''uçak geçtiği zaman, sevinmeyen çocuklar var…''
"nâr-ı beyza halinde ateşin bir derecesi var ki; harareti etrafına neşretmiyor ve etrafındaki harareti kendine celbettiği için, şu tarz bürudetle, etrafındaki su gibi mayi şeyleri incimad ettirip, manen bürudetiyle ihrak eder."
cehennemdeki zemherir azabı (soğuk cehennem, şiddetli soğuk).
ayrıca;
1800 derece kadar olan hararette erimeyen cismin sıcaklık hali.
cehennemdeki zemherir azabı (soğuk cehennem, şiddetli soğuk).
ayrıca;
1800 derece kadar olan hararette erimeyen cismin sıcaklık hali.
Reza zarrab'ı tutuklatan abd'li savcı preer bharara'nın hakkında çıkan iddialara verdiği cevap;
“savcılık hayatım boyunca hakkımda bir çok saçma şey yazıldı. ama hiçbiri türkiye'de yazılanlar kadar aptalca değildi”
çok pratiktir. hem gecenin bir vakti ayraç aramaya kalkmaz hem de gözlüğü oraya buraya koyup da yaşanan kaybolma ve ezilme tehlikesinden kurtarmış olursunuz.
bir de bunların bağğyan diyen versiyonları vardır ki onlar daha feci.
evet, yıl olmuş 2016 ve ben hala bigudi kullanıyorum.
maşayla güzelim saçlarını yıpratmak istemeyen ya da kuaförde bir maşaya 60 tl bayılmak istemeyenler için müthiş saç aparatı.
saçımı bigudiyle sarıp evde dolaşınca kendimi 60 ların moda dergilerinden fırlamış gibi hissediyorum, orası ayrı tabi.
maşayla güzelim saçlarını yıpratmak istemeyen ya da kuaförde bir maşaya 60 tl bayılmak istemeyenler için müthiş saç aparatı.
saçımı bigudiyle sarıp evde dolaşınca kendimi 60 ların moda dergilerinden fırlamış gibi hissediyorum, orası ayrı tabi.
bir an için oturduğu sedyeyi salıncak, etrafa attığı bakışları da kimseyi bulamadığından değil de, elma şekerini aradığı için attığını düşündüm. sadece bir an için. ve ona daha çok yakıştı sanki. gerçekten çocuk gibi görünebildi işte o zaman.
bir hiç uğruna ölüyor çocuklar. toprak, din, petrol, para... ve hiçbirinin bunlardan haberi yok. ne için yaralandıklarından, ne için öldüklerinden haberleri yok. onlar sadece çocuk.
o çocuğun yüzünden akan kanda boğulacaksınız bir gün!
“ama, bir gün, zalim, döktüğü bu kanda boğulacaktır. şehit kanları içinde özgürlük gülleri açılacaktır bir gün.”
evet, karışmak kimseye düşmez. ama bunun için bu kadar direten, bunu bu kadar haklı bulan "dindar" müslümanları da anlamıyorum. eğer derdiniz islamsa bir kadının polis olarak çalışmasını destekleyemezsiniz. dertlerinin islam ya da özgürlük olduğunu düşünmüyorum.
gerçekten intihar edecek birinin sözleri değildir. hem de hiç değildir.
(bkz: mezara)
"insanın derdi ne kadar büyük olursa gülüşü o kadar sıcak olurmuş, o dert güzelleştirirmiş onun yüreğini. öyle derler, bizim buralarda. o derdin büyüklüğü neye göre ölçülür biçilir bilmem ben. fakat birinin gülüşünün sıcaklığını hissettim mi, anlıyorum ki derdi çok. güzelleşmiş derdiyle."
neşet ertaş
neşet ertaş
şu hayatta kıskandığım tek kadın. hangi kadın bir şairin şiiri olmayı istemez ki? bir şairi bırak dört şairinde sevdiği olmuştur. ah tomris uyar...
her genç kızın bir dönem okuduğu, okumak zorunda hissettiği okuduktan sonra da pişman olduğu bir boka yaramayan kitaplar. bunları okuyup zaman kaybedeceğime doğru düzgün kitaplar okusaydım diye pişman olurum hala. hayatında hiçbir derdi olmayan, her haftasonu bale gösterilerine gidip opera dinleyen, amerikan kolejinde okuyan genç kızımızı anlatıyor bu kitap. ve ipek hanım teyzeye göre bu kitap gençlere yol gösteriyormuş. saçmalık...
okuyan birini gördüğünüzde hemen kurtarın!
okuyan birini gördüğünüzde hemen kurtarın!
abd büyük elçiliği patlamadan önce vatandaşlarını uyarmış. bizimkilerin istihbaratı ne işe yarıyor acaba? bizim halkımızın zerre değeri yok tabi. şimdi bazıları çıkar haberimiz yoktu, üzgünüz rollerini oynarlar.
şu anda yaşıyor olabilmemiz bile mucize. ne tecavüzler eksik oluyor ne patlamalar. her gün şehit haberleri geliyor. artık şaşırmıyoruz bile bu tarz haberlere. ölümlere o kadar alıştık ki...
şu anda yaşıyor olabilmemiz bile mucize. ne tecavüzler eksik oluyor ne patlamalar. her gün şehit haberleri geliyor. artık şaşırmıyoruz bile bu tarz haberlere. ölümlere o kadar alıştık ki...
bir amacı da olabilir sadece canı istediği için de giyebilir. iki tarz kadın da tanıyorum. o yüzden genelleme yapmamak gerek.
ruhunuzu alıp uzaklara götüren mark eliyahu şarkısı. hiç bitmese, gözümü kapatıp iyice kaybolana dek dinlesem diye düşünürken buluyorum kendimi.
dertler çoğaldıkça yazmaya bile üşeniyorsun onları. hem zaten unutmaya çalışıp da unutamadığın şeyleri bir de deftere kaydetmeye gerek yok.
sanırım bu yüzden büyüdükçe günlük tutmak da bırakılıyor.
hem zaten günlük tutmak umudu olanların işi.
sanırım bu yüzden büyüdükçe günlük tutmak da bırakılıyor.
hem zaten günlük tutmak umudu olanların işi.
toz alma, bulaşık yıkama türevi ev işlerini sevmem ama ütü yapmak öyle mi..
kirlerle uğraşmak yok, oraya buraya eğilmeye, uzanmaya çalışmak yok.
o kırışıklıkların düzelmesi resmen terapi gibi.
hele bir de ütü yaparken tv izleniyor ya da müzik dinleniyorsa tadından yenmez.
kirlerle uğraşmak yok, oraya buraya eğilmeye, uzanmaya çalışmak yok.
o kırışıklıkların düzelmesi resmen terapi gibi.
hele bir de ütü yaparken tv izleniyor ya da müzik dinleniyorsa tadından yenmez.
bir türlü bitiremediğim ahmet ümit romanı.
okuyorum, sıkılıyorum bitmiyor.
zaten karakterlerin kim olduğunu anlayamadım hepsi birbirine girdi.
uzun aralar vererek okuduğum için de son sayfalara geldiğimde başında ne olduğunu çoktan unutmuştum.
bari sonunu okuyup katil kimmiş onu öğreneyim dedim sonunu okudum onu da anlamadım.
sonuç: kitabı bitirmek için uğraşılan ve boşa giden geceler ve keşke başka kitap(lar) okusaydım yakarışları.
edit: belki de tüm hata kitapta değil de bendedir.
okuyorum, sıkılıyorum bitmiyor.
zaten karakterlerin kim olduğunu anlayamadım hepsi birbirine girdi.
uzun aralar vererek okuduğum için de son sayfalara geldiğimde başında ne olduğunu çoktan unutmuştum.
bari sonunu okuyup katil kimmiş onu öğreneyim dedim sonunu okudum onu da anlamadım.
sonuç: kitabı bitirmek için uğraşılan ve boşa giden geceler ve keşke başka kitap(lar) okusaydım yakarışları.
edit: belki de tüm hata kitapta değil de bendedir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?