vakti zamanında eko tv de izlediğim yaptıkları absürtlükler ve geyiklerle kırıp geçiren ikili.
sabahın köründe işe gideceğin aklına geldiği an işin daha da çileden çıkartıcı duruma geldiği andır.
şahrud ve seyduna türküler - sen hiç mi bahar görmedin albümde gülayın seslendirdiği eser.
trende biletsiz sevdalar vardı
vagonlar kaçaklara göz yumarlardı
aksada yüreklere kar pınarları
sevdanın arkası var ardı bahardı
istanbul ağlıyor sen ağlıyorsun
(hadi git git artık) ne duruyorsun
yolcular hep kaçak bizse tutuklu
gözler ağlıyor tutkulu çocuksu
yıldız avlarım göğün mavisinde
her dem bakışlarını gözlerinin deryasında
pusu duran ellerimi sana tuzaklarım
her tetik düşürdüğünde gözlerin ölüme az kalır
yalnız gördü ya gelir bende kalır yalnızlık uzar geceler
istanbula yağmur yağar karla karışık
karı ayıklar yağmur kokularını alırım koynuma
ot koyarım göz ucuma anlarım yine yangın yine hasret
yıkanan istanbuldan düşen payıma
bi de yüzünün giderken ki ıslaklığı
gül damlası düşmüş ateş yurduydu
dağlara dil uzatan narlı kuyuydu
yağsada gönüllere gam geceleri
ceren yarasında (aşk) büyütürdü
istanbul ağlıyor ben ağlıyorum
hadi kalk gel artık dayanamıyorum
yolcular geldiler sen yoksun içinde
yüreğim can veriyor acılar içinde.
trende biletsiz sevdalar vardı
vagonlar kaçaklara göz yumarlardı
aksada yüreklere kar pınarları
sevdanın arkası var ardı bahardı
istanbul ağlıyor sen ağlıyorsun
(hadi git git artık) ne duruyorsun
yolcular hep kaçak bizse tutuklu
gözler ağlıyor tutkulu çocuksu
yıldız avlarım göğün mavisinde
her dem bakışlarını gözlerinin deryasında
pusu duran ellerimi sana tuzaklarım
her tetik düşürdüğünde gözlerin ölüme az kalır
yalnız gördü ya gelir bende kalır yalnızlık uzar geceler
istanbula yağmur yağar karla karışık
karı ayıklar yağmur kokularını alırım koynuma
ot koyarım göz ucuma anlarım yine yangın yine hasret
yıkanan istanbuldan düşen payıma
bi de yüzünün giderken ki ıslaklığı
gül damlası düşmüş ateş yurduydu
dağlara dil uzatan narlı kuyuydu
yağsada gönüllere gam geceleri
ceren yarasında (aşk) büyütürdü
istanbul ağlıyor ben ağlıyorum
hadi kalk gel artık dayanamıyorum
yolcular geldiler sen yoksun içinde
yüreğim can veriyor acılar içinde.
şimdi gidiyorsun
git
oysa senden tek bir damla istemiştim
sana kocaman bir deniz sunmak için
şimdi gidiyorsun
git
ne zaman başladı bu hikaye
anımsamak zor
gençtim
hazırda fırtınalarım vardı dört nala sevdalarım
komazdı öyle üç-beş nöbetleri
geceler içimi acıtmazdı böyle
bir insan bu kadar eksilebilir mi
hatırlarsan sesine uyku kaçmış bir adam vardı
bu şehrin biryerlerinde
düşler ormanının gece bekçisi derdin sen ona
gözlerinde gizledi o seni sen bilmedin
o adam bendim unuttun mu
bak sevdiğin adam gülmeyi bile unuttu
seni unutamadı
işin kolayına kaçmadım
uğruna ölmedim yani
uğruna ölünecek sandığım biri için yaşadım hep
sen bunu da bilmedin
ben bir bakışına bin anlam yükledim
sen aşka kestirmeden gittin
bir hayatın özetini bırakıp avuçlarıma
şimdi gidiyorsun
git
bana karanlığın ne demek olduğunu öğretmeden
bütün ışıklarımı söndürüyorsun
bu cehennem cinayetlerini işliyorsun
sonra bunlara intihar süsü veriyorsun
yazıklar olsun yazıklar olsun
susuyorsun susuyorum susayacaklarım bitmiyor
hani sen sevdiğini
yarı yolda bırakacak kadar yüreksiz değildin
düşmemeyi öğretecektin nerdesin nerdesin
uzun lafın kısası yoktur
anlatacağım çok şey var
hoyrat bir rüzgar gibi geldin
aklımı hayatımı dağıttın
şimdi gidiyorsun
git
daha ayrılığa bile çarpmadan
aşk bize döndü
bir yılan gibi soktun koynuma kimsesiz geceleri
artık ölüm sana dokunamamaktan kötü değil
ama sana dokunmak da yasak bana
göz çukurlarımdaki karanlık bunu anlatır
sen var ya sen
allah kahretsin
yani şimdi
gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı
yani şimdi başkaları mı sevecek seni
ben saçlarını okşadığım zaman
ellerin öksüz kalırdı
şimdi gidiyorsun git
üstüne çok fazla bişey söylemeye gerek yok.
git
oysa senden tek bir damla istemiştim
sana kocaman bir deniz sunmak için
şimdi gidiyorsun
git
ne zaman başladı bu hikaye
anımsamak zor
gençtim
hazırda fırtınalarım vardı dört nala sevdalarım
komazdı öyle üç-beş nöbetleri
geceler içimi acıtmazdı böyle
bir insan bu kadar eksilebilir mi
hatırlarsan sesine uyku kaçmış bir adam vardı
bu şehrin biryerlerinde
düşler ormanının gece bekçisi derdin sen ona
gözlerinde gizledi o seni sen bilmedin
o adam bendim unuttun mu
bak sevdiğin adam gülmeyi bile unuttu
seni unutamadı
işin kolayına kaçmadım
uğruna ölmedim yani
uğruna ölünecek sandığım biri için yaşadım hep
sen bunu da bilmedin
ben bir bakışına bin anlam yükledim
sen aşka kestirmeden gittin
bir hayatın özetini bırakıp avuçlarıma
şimdi gidiyorsun
git
bana karanlığın ne demek olduğunu öğretmeden
bütün ışıklarımı söndürüyorsun
bu cehennem cinayetlerini işliyorsun
sonra bunlara intihar süsü veriyorsun
yazıklar olsun yazıklar olsun
susuyorsun susuyorum susayacaklarım bitmiyor
hani sen sevdiğini
yarı yolda bırakacak kadar yüreksiz değildin
düşmemeyi öğretecektin nerdesin nerdesin
uzun lafın kısası yoktur
anlatacağım çok şey var
hoyrat bir rüzgar gibi geldin
aklımı hayatımı dağıttın
şimdi gidiyorsun
git
daha ayrılığa bile çarpmadan
aşk bize döndü
bir yılan gibi soktun koynuma kimsesiz geceleri
artık ölüm sana dokunamamaktan kötü değil
ama sana dokunmak da yasak bana
göz çukurlarımdaki karanlık bunu anlatır
sen var ya sen
allah kahretsin
yani şimdi
gözleri sana benzeyen bir kızım olmayacak mı
yani şimdi başkaları mı sevecek seni
ben saçlarını okşadığım zaman
ellerin öksüz kalırdı
şimdi gidiyorsun git
üstüne çok fazla bişey söylemeye gerek yok.
genelde ailesinden gelen parayı çarçur ettıkten sonra "abi babamlar yakında göndericek şunları yazsak şimdilik " diyen öğrenci eylemidir.
-sana kayanin selami var..
-hangi kayanin?
-sana kayanin...
-hangi kayanin?
-sana kayanin...
napıyosun?
-telefonla konuşuyorum.
-aaa sizin telefon konuşuyo mu?
- emelin selami var!
- hangi emel??
- html
-telefonla konuşuyorum.
-aaa sizin telefon konuşuyo mu?
- emelin selami var!
- hangi emel??
- html
oğlum küple içsem sarhoş olma; ama sabahtan uykusuzum ondan göçtüm.
adam resepsiyonda bekliyormuş. arkadasındaki güzel bayanı görememiş. ve birden dirseği kadının göğüslerine dokunmuş. adam: - "hanımefendi eğer kalbiniz de göğsünüz kadar yumuşaksa beni affedersiniz", demiş.
kadın da bunun üzerine:
- "beyefendi eğer penisiniz de dirseğiniz kadar sert ise oda 406da bekliyorum."
kadın da bunun üzerine:
- "beyefendi eğer penisiniz de dirseğiniz kadar sert ise oda 406da bekliyorum."
kadınlar neden orkid takar? adet yerini bulsun diye.
kertenkelenin dişisine ne ad verilir? kertilenkele.
kertenkelenin dişisine ne ad verilir? kertilenkele.
dolunay adlı harika şarkıyı söyleyen ve maalesef kı 2004 te dağılmış gruptur.
dolunay
dün gece uyurken seyrettim seni
resamı belirsiz bir resmi gibi
ekimin son güneşi
konuşa bilsem ruhunla senin
bağıra bilsem çılgınca sonsuza
karışa bilsek yağmura
yok olsak dolunayda
haydi kalk
dokunbak çok yanlızım
hüzün kaplar içimi dolunay geceleri
dokun bana, hisset sevgimi
konuşa bilsem ruhunla senin
bağıra bilsem çılgınca sonsuza
karışa bilsek yağmura
yok olsak dolunayda
dolunay
dün gece uyurken seyrettim seni
resamı belirsiz bir resmi gibi
ekimin son güneşi
konuşa bilsem ruhunla senin
bağıra bilsem çılgınca sonsuza
karışa bilsek yağmura
yok olsak dolunayda
haydi kalk
dokunbak çok yanlızım
hüzün kaplar içimi dolunay geceleri
dokun bana, hisset sevgimi
konuşa bilsem ruhunla senin
bağıra bilsem çılgınca sonsuza
karışa bilsek yağmura
yok olsak dolunayda
duygu asenanın bri gayın hayatını konu alan romanı.tavsiye edilir.
midem bir tuhaf. bu rakı bozuk muydu ne?
babasının dursun´a mektubu
uy sevgili uşağum dursun
allah´ın selamı üstine olsin...
mektubu çok yavaş yazayrum, çünkim bilirum, çabuk okuyamazsun ! benden yana sual edersen, allahuma pin şükür iyiyüm, yeni pir iş puldum. emrimde yüze yakın adam var, hepsi de sessüz sedasuz, kendi hallerinde. ne iş pulduğumu soraysan söyleyeceğum patlama, mezarluk pekçisi oldum. bacin emine bir uşak doğuracak, daha erkek midur, kiz midur, pelli değül. haçan o yüzden sağa dayi mi oldin, teyze mi oldin söyleyemeyrum. temel emicen de tükan açtı, o da otuza aldigini yirmipeşe verir, sürümden kazaniyormuş öyle dedi. bizim köye findukçularin temel´i muhtar sectuk, akillu usak da! geçen gün hepimizi zelzeleye karşi aşi etturdu. temel akilludur, hem de durusttur.. geçenlerde bir taksinin şoforu köye varmış, muhtari arayu, meğer yolda pir tavuk ezmuş sahibini soraymuş. muhtar temel tavuğa pakmış, ha pu bizden değildur, pizum köyde yassu tavuk yoktur, demiş. senin küçüğün memet cok akilli bir uşak çıktı. geçen gün tepeye varmiş, elinde bir ip sallayup duriy. anan, "uy uşağum ne edeysun orada ?" demiş. o da hava turumuna bakayrum demiş. çektum oni akşam karşuma, anlat pakayum şu hava turumu işinu dedim. anlatti, meğer ip sallanunca havanin rüzgarli olduğuni, ip islaninca da yağmur yağdiğuni anlaymiş. çok akilli uşak vesselam. sen o yaşta böyle akilli degildun!
yaa işte boyle usağum.. memleçetten sağa pol pol havadis.. yeni havadis olursa yine yazarum..
baki hudaya emanet ol.
baban
not: mektupa para koyacaktum, ama geç aklima celdi, zarfi kapatmişum !
uy sevgili uşağum dursun
allah´ın selamı üstine olsin...
mektubu çok yavaş yazayrum, çünkim bilirum, çabuk okuyamazsun ! benden yana sual edersen, allahuma pin şükür iyiyüm, yeni pir iş puldum. emrimde yüze yakın adam var, hepsi de sessüz sedasuz, kendi hallerinde. ne iş pulduğumu soraysan söyleyeceğum patlama, mezarluk pekçisi oldum. bacin emine bir uşak doğuracak, daha erkek midur, kiz midur, pelli değül. haçan o yüzden sağa dayi mi oldin, teyze mi oldin söyleyemeyrum. temel emicen de tükan açtı, o da otuza aldigini yirmipeşe verir, sürümden kazaniyormuş öyle dedi. bizim köye findukçularin temel´i muhtar sectuk, akillu usak da! geçen gün hepimizi zelzeleye karşi aşi etturdu. temel akilludur, hem de durusttur.. geçenlerde bir taksinin şoforu köye varmış, muhtari arayu, meğer yolda pir tavuk ezmuş sahibini soraymuş. muhtar temel tavuğa pakmış, ha pu bizden değildur, pizum köyde yassu tavuk yoktur, demiş. senin küçüğün memet cok akilli bir uşak çıktı. geçen gün tepeye varmiş, elinde bir ip sallayup duriy. anan, "uy uşağum ne edeysun orada ?" demiş. o da hava turumuna bakayrum demiş. çektum oni akşam karşuma, anlat pakayum şu hava turumu işinu dedim. anlatti, meğer ip sallanunca havanin rüzgarli olduğuni, ip islaninca da yağmur yağdiğuni anlaymiş. çok akilli uşak vesselam. sen o yaşta böyle akilli degildun!
yaa işte boyle usağum.. memleçetten sağa pol pol havadis.. yeni havadis olursa yine yazarum..
baki hudaya emanet ol.
baban
not: mektupa para koyacaktum, ama geç aklima celdi, zarfi kapatmişum !
takım elbise giyince elini cebe sokma hastalığı.
ibrahim - ipram,ibram,irbam.
bir defa yendikten sonra bağımlılık yapan harika tat.
sözleri mehmet teomana ait olan,zuhal olcayın seslendirdiği harikulade şarkı.
yeni tanıştık belki de
ama kimbilir belki de hep vardın
eşlik ediyordun sessiz ve sinsice belki de
şimdi şimdi anlıyorum
kurnazca ayırdın beni belki de
lime lime savurdun sevdiklerimi
belki de
yalnızlığım
yaşamak zorunda olduğum beraberliğimsin
yalnızlığım kanımsın canımsın
sen benim çaresizliğimsin
yalnızlığım
bugünüm yarınım
sen benim hüzünlerimsin
yalnızlığım
tek bilebildiğim sen benim
vazgeçilmezimsin
senin olmamı istedin
ama belkide bir aşık gibi
inatla bunca zaman kendine sakladın
belki de bir tohum gibi serpildin
filizlendin ben oldun belki de
yatağımı bile paylaşabilmek için
benimle
yalnızlığım
yaşamak zorunda olduğum beraberliğimsin
yalnızlığım kanımsın canımsın
sen benim çaresizliğimsin
yalnızlığım
bugünüm yarınım
sen benim hüzünlerimsin
yalnızlığım
tek bilebildiğim sen benim
vazgeçilmezimsin..
yeni tanıştık belki de
ama kimbilir belki de hep vardın
eşlik ediyordun sessiz ve sinsice belki de
şimdi şimdi anlıyorum
kurnazca ayırdın beni belki de
lime lime savurdun sevdiklerimi
belki de
yalnızlığım
yaşamak zorunda olduğum beraberliğimsin
yalnızlığım kanımsın canımsın
sen benim çaresizliğimsin
yalnızlığım
bugünüm yarınım
sen benim hüzünlerimsin
yalnızlığım
tek bilebildiğim sen benim
vazgeçilmezimsin
senin olmamı istedin
ama belkide bir aşık gibi
inatla bunca zaman kendine sakladın
belki de bir tohum gibi serpildin
filizlendin ben oldun belki de
yatağımı bile paylaşabilmek için
benimle
yalnızlığım
yaşamak zorunda olduğum beraberliğimsin
yalnızlığım kanımsın canımsın
sen benim çaresizliğimsin
yalnızlığım
bugünüm yarınım
sen benim hüzünlerimsin
yalnızlığım
tek bilebildiğim sen benim
vazgeçilmezimsin..
çiğnediği sakızı ağzından çıkarıp daha sonra tekrar çiğnemek için başındaki başörtüsüne yapıştırmak.
(bkz: seven ne yapmaz)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?