lee lou

bir dostumun kızının adı... harbiden 4 tarafı suyla cevrili, paso agliyor ve isiyor keza.

tek şeritli yol gibidir. gidersiniz ama dönemezsiniz. icine düsünce her evresini tüm hücrelerinizde yaşatıp, aklınızı almadan bırakmaz. bıraktıktan sonra tövbeler edersiniz, tekrar karsınıza cıktığında aynı seyleri yasayacagınızı bilmenize ragmen kosa kosa pesinden gidersiniz. (bkz: bu ne tuhaf çelişki anne)

özlem…
ilk özlem ana rahmine düştüğümüz anda başlar.. dışarıdaki hayata çıkma çabasıyla… farkında olmadan neyi özlediğimizi bilmeden ilk kalp atışlarımızla bedenimizin ruhumuzun içine yerleşendir özlem.. bir ana anne sıcaklığına duyulandır özlem ….masum, çaresiz, sadece beklenmez mi? sıcak kollarında, sıcak bir nefesle uykuya dalmayı küçük beden.. ilk adım atışlar, ilk kelimeler, etrafı dünyayı tanıma telaşıdır özlem..bizi nelerin beklediğini bilmeden büyüme telaşıdır… evcilik oynamaya.. koşmaya arkadaşadır özlem..

özlem..
ilk gençlik hayallerimizedir.. bir masum mektuba.. bir bakışadır.. kaçamak el tutuşlara aşk oyunlarınadır.. oyunu ne olduğunu… dokunmanın acısını zevkini bilmeden.. bir cafe de oturmayadır özlem.. kalp atışlarına mahçup bakışlara… okul kırmaya aşk uğruna…sevgiyedir.. kalbimizi henüz keşfetmeden.. sevdayı henüz bilmeden..

özlem…
çocukluk, gençlik özlemini özlemeye özlem.. o masum sonu mutlu biten özlemler.. çocukken bir çikolataya özlem..bayramlarda bir kırmızı pabuça duyulan özlem… alınca mutlu olunan.. hoyrat gençlikte aşka özlem… bir bakışta bir gülüşte kalbi durduran…. sonsuzluk.. işte bu dedirten..

özlem..
en mutlu özlem… sonu olan.. sonu özlediğinle biten.. varışı sevdan olan özlemler..

özlem
ya gelmeyeceğini, gelemeyeceğini bildiğine özlem… ya orada olduğunu bildiğin ses vermeyene özlem…. ya özlemekten korkana özlem… ya yaşamaktan korkana özlem.. ya düşlere özlem.. ya yarını olmayacak aşklara özlem.. gideceğini bilerek sevilene özlem.. yaşanamayacaklara özlem… işte sonu olmayan özlem.. işte vazgeçilemeyen özlem.. işte çaresiz bekleyişe özlem.. insanın içini acıtan… boşlukta yaşanan özlemler… peki var mı bu özlemin sonu…? biter mi….? bu özlem.. söz verirsin kendine özlemeyeceğim diye… tutulur mu bu söz…..? kalbindeki özleme söz geçer mi……?

özlem sevgidir…
özlem güçtür..
özlem varoluştur.
özlem sevdandır..
özlem bekleyiştir…
özlem içindeki acıdır..
özlem özlememeyi hasrettir..
özlem özlemeyeni özlemektir..
özlem özleyeni özlemektir…
özlem gelemem diyeni bekleme güçüdür..
özlem gidene ağıttır..
özlem sevdana söz vermektir..
özlem kalbine söz geçirememektir.
özlem kaçış değil var oluştur…
özlem çaresizlik değil çaredir..
özlem vazgeçmemektir.
özlem kelimelerin yetersiz kaldığı andır.
özlem sessizliğin çığlığıdır..
özlem yaşamındır..
özlem gelmeyeceğini bilerek bekleyebilmektir.
özlem siyah gecelerde siyahın izi kalabilmektir..
ve artık..
özlem.............

aynı yerde calıstığınız sevgilinizin ayrıldıktan sonra her katta bir sevgilisi oldugunu anlamanız/ögrenmeniz.

nutella ile istenen verimi alabileceginizi düsündügüm eylem.

alanı, hektarı ölcülemeyecek kadar genis insan.

"mustafa" karakterine, gülüşüne aşık olduğum ve allahım neler yaratıyorsun sen diye namaza durduğum dizi film.

en makbul olanidir, uyanirsiniz ve hersey bitiverir.

esasoglanin burcundan dolayi bir arkadasimin iliskisini hatirlatti bana bu entry.
kankasının hoşlandığı kızla birbirlerine aşık olurlar, ilişki yaşamaya başlarlar. kiz sirilsiklam asiktir. buraya kadar herşey normal. ancak sanki buradaki saçmalığı yapan kız arkadaşıymış gibi bir süre sonra sürekli kızın kafasına kakmaya başlar. "sen benim kankamla çıktın" diye. hadi canım, gercekten mi diyesiniz gelir. susarsınız. bir gün sabrınız taşar sorarsınız; bilmiyor muydun? olay anında orada degil miydin? neden başladın o zaman bu ilişkiye diye ama cevap gelmez. cünkü kendisi de bunu neden yaptigini neden böyle davrandigini bilmiyordur. nitekim güzelim iliskiye de kiza da yazik eder. kendi dünyalarinda celiskiler yasadiklarindan, bir cok kadini egolari icin kullanmaktan asla cekinmezler, aglatirlar, üzerler. ve bundan zevk aldiklarina cogunun ruh hastasi olduguna inaniyorum.

kaba etin icatlarindan olan hede hödö(bkz: adini sen koy).

her gördügü sakallıyı dedesi sanma sendromuyla eşdeğer.

"yoğunlaştırılmış eğitim programımız ile sizin de saçlarınız 2 ay da ahenkle çaça, salsa ve vals yapabilecek"

"burcudan hevesten rüyadan özlemden ne eksiğin var? senin de saçların ahenkle dans etsin"

"bizi seçin saçlarınız sadece dans etmekle kalmasın, şarkı da söylesin"

seklinde kampanyaları çağrıştıran slogan.

- heeyy naber?
+ sanane
- nasıl yani sanane? ayıp oluyo ama insan gibi selam verdik.
+ vermeseydin, insan olsan vermezdin zaten
- noluyo yaaaaa
+ ne noluyo be ucube!!! nasıl siktir olup gittigini unuttun galiba. simdi de utanmadan mutlu maymun nidalarıyla selam veriyosun.
- ohoo! sen hala ordamısın güzelim. aylar gecti üstünden, aş kendini biraz.
+ bi siktir git.

okudugumda"...yokla ceplerini aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz" dizelerini çağrıştıran cümle.

tahrik unsuru yüksek bomba.

kredi.

pantolon indirip, mal varlığı sergilemek.

tanrı adaylarına önerileriniz nelerdir?

evinize misafir gelir mesela yani bu insanoglu yavrulamistir, bu kısmı sizi baglamaz ancak yavrusunu da yanında getirdiyse iste bu sizi fena baglar. eve girdigi andan itibaren o yavrunun icinden bir canavar cıkar, etrafta ne varsa kurcalamaya, ortaya dökmeye, cekistirmeye baslar. ne hikmetse yavrulayan kisilik oralı bile olmaz. bu gibi durumlarda o küçük canavarlar için cuk oturan tanımlamadır.

büyük versiyonlari da vardır elbet ama ben açılışı yaptım, gerisini de baskaları yazsın.
(bkz: açın türkiyenin önünü)

yakın arkadaşlarımın burcudur, kadını erkegi öylesine güzeldir ki tanıdıkca daha da sever ve kendinizi yanında güvende hissedersiniz. allah eksik etmesin yakınımızdan dediklerimizdendir.