evrensel basım yayınlarından çıkan radi fişin yazdığı gayet güzel bir roman
romanları siyasi görüş katmadan sadece edebi eser ölçütleriyle değerlendirilirse yapılabilecek birşey.edebiyat evet siyasidir evet bir simgedir ama sezarın hakkını sezara vermek lazım
tarih türkiye sosyalizm, bin yılın eşiğinde marksizm ve türkiye solu, ideolojiler alanı ve türkiye örneği kitaplarını okuduğum tkp mk üyesi.çok zeki, çok bilgili gerçek bir komunist aydın.sanırım avrupanın en iyi 10 marksisti arasında sayılıyordu.dünyadaki en iyi marksist aydınlardan biri
tkp genel sekreteri.ne yapmalıcılar, türkiyede sosyalizmin iktidar arayışı ve anti tezler gibi türkiyede yazılmış en iyi kitaplardan birkaçını yazan yazar.kendisi 17yaşında sosyalist iktidarda yazarak siyasal zekasını kanıtlamıştır.türkiyenin en iyi sol beyinlerinden birisidir.halen www.sol.org.tr de yazı yazmaktadır.
hrant dink’in cenaze törenine katılmama sebebi bir aydının devlet töreniyle uğurlanarak ölümünden sorumlu olanların reklam malzemesi yapılmasına karşı çıkmaktır.bu bilgiyi isteyenler www.sol.org.tr adresine bakabilirler.ayrıca hrant dink’in ölümünden sonraki ilk eyleme katılan en kalabalık örgüt tkpdir
1920de mustafa suphi başkanlığında baküde toplanan türkiyenin en eski partisi.şimdiki tkp 86 yılındaki gelenek hareketinden gelir.2001de sip adını değiştirip tkp adını almışlardır.ciddi bir anti-emperyalist söyleme, sovyetleri sahiplenme geleneğine ve türkiyenin en iyi kadrolarına sahiptirler.ayrıca komünizmi bir iktidar biçimi olarak gördüklerini söyleyecek kadar şerefli ve dürüst bir partidir.genel başkanı aydemir güler, genel sekreteri kemal okuyandır.
kesinlikle!ne bu 5 saniyede bir güncelleniyor(istatistiği yanlış vermiş olma ihtimalim yüksek)
türkiye komunist hareketinde sosyalist devrim teorisini ilk ortaya atmış kişidir.sosyologtur.tip başkanlığı yapmıştır.1987de sürgünde ölmüş ve bana kalırsa ona en çok memleketinden ayrı kalmak ağır gelmiş olan, küçükken idolüm şimdi ise saydığım kişi.
aydın sol bir kavramdır.çünkü üretmek gerekir, değiştirmek, dönüştürmek gerekir.marx’ın 11. tezinde geçen ’filozoflar şimdiye kadar dünyayı farklı şekillerde yorumladılar ama aslolan dünyayı değiştirmektir’sözünü şiar edinmektir.ama türkiye’de aydın olmak daha büyük bir fedakarlık gerektirir.aziz nesin’in, nazım hikmet’in, behice boran’ın, ruhi su’nun sonunu kabul etmeyi gerektirir.bu yüzdende kutsaldır, önemlidir bu memlekette aydın olmak.
1893te gürcistanda doğan bir sovyet şairi.1908de rsdipne katıldı.1917de bolşevikleri destekledi benim en sevdiğim eseri payel yayınlarından çıkan lenin destenıdır.1930 yılında intihar etmiştir
nazım ustanın memleketinden uzaktayken yazdığı bana birgün memleketimden ayrılmak zorunda kalırsam naparım dedirten şiir...8 nisan 1958de yazılmıştır
memleketim, memleketim, memleketim,
ne kasketim kaldı senin ora işi
ne yollarını taşımış ayakkabım,
son mintanın da sırtımda paralandı çoktan,
şile bezindendi.
sen şimdi yalnız saçımın akında,
enfarktında yüreğimin,
alnımın çizgilerindesin memleketim,
memleketim,
memleketim...
memleketim, memleketim, memleketim,
ne kasketim kaldı senin ora işi
ne yollarını taşımış ayakkabım,
son mintanın da sırtımda paralandı çoktan,
şile bezindendi.
sen şimdi yalnız saçımın akında,
enfarktında yüreğimin,
alnımın çizgilerindesin memleketim,
memleketim,
memleketim...
nazım hikmetin şiiridir.aşkın aslında karşılıksızda olabileceğini anlatan, beni her dinleyişimde derinden yaralayan çok güzel bir şiir.
şiir şöyledir:
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden
ölmek de ayıp değil,
bütün iş tahirle zühre olabilmekte
yani yürekte.
meselâ bir barikatta dövüşerek
meselâ kuzey
kutbunu keşfe giderken
meselâ denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
yani tahiri zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
tahir ne kaybederdi tahirliğinden?
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
şiir şöyledir:
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden
ölmek de ayıp değil,
bütün iş tahirle zühre olabilmekte
yani yürekte.
meselâ bir barikatta dövüşerek
meselâ kuzey
kutbunu keşfe giderken
meselâ denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
yani tahiri zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
tahir ne kaybederdi tahirliğinden?
tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
ekşi sözlükten bir arkadaşım söyledi.
türkiyedeki en kalabalık 1 mayısı 1977 1 mayısını anlatan şarkıdır.
karadeniz ağıtını türkiyede en iyi söyleyen kişidir.araştırmacı türkücü de denilebilir.aslen opera sanatçısıdır.sadece bağlamayla beraber söylediği türkülerle insanı derinden yaralar.bir şiirde şöyle yazar hakkında:
ve bitmez tükenmez bir sevidir ruhi su
her solukta bir kürek ateş atar damara
var git kendin bul der doğruyu..
bu dizeler onu çok iyi anlatır.o yılmaz güney gibi halkın sanatçısının halkın savaşçısı olduğuna inanmıştır ve bunu yaşamıştır.
ve bitmez tükenmez bir sevidir ruhi su
her solukta bir kürek ateş atar damara
var git kendin bul der doğruyu..
bu dizeler onu çok iyi anlatır.o yılmaz güney gibi halkın sanatçısının halkın savaşçısı olduğuna inanmıştır ve bunu yaşamıştır.
ekşi sözlükte onunla ilgili başlık açmak bazı afrika ülkelerinde yalakalık olarak kabul edilir dese de benim sevdiğim bir şahıstır kendileri.ekşi sözlüğün kurucusudur aynı zamanda.
bana göre hemen hemen bütün rap şarkıları.bir de yabancı olursa ohoooooooo!hiç anlaşılmıyor o hızla.
acıların insanların içinde bir yangın, bir bayrak olabileceğini gösteren ahmet telli şiiri.kavgadan uzak kalmanın aşktan, insanın o en güzel yangınından uzak bırakacağını söyler. sözleri şöyledir:
suya dusen bir karanfilse yuregin
birak kendini irmagin turkusune gulum
vursun seni o tastan bu tasa
o caglayandan bu caglayana
kavgadan uzak kalmissan
sevdadan da uzak demektir
devinmez yuregin magmasi
catlamaz sabrin kara tasi
suya dusen bir karanfilse yuregin
birak kendini irmagin turkusune gulum
vursun seni o tastan bu tasa
o caglayandan bu caglayana
kavgadan uzak kalmissan
sevdadan da uzak demektir
devinmez yuregin magmasi
catlamaz sabrin kara tasi
sözlerini anlamasamda beni ağlatan bana bir kere daha müziğin evrensel olduğunu hatırlatan şarkı.kazım koyuncudan dinlemiştim.
samed behrenginin en sevdiğim kitaplarından biri olup okyanusa açılmayı göze alan küçük bir balığın hikayesidir.o cesareti küçükken çok takdir etmişimdir.şimdi ise 10 yaşındaki yeğenime okutmaya çalışıyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?