herkonudafikrimvar

ındependence , insanların maddi durumu ile alay eden moderatör. . efendim olay şu şekilde gelişti. bilgi forum başlığı altında, ihtiyaç dahilinde yazılabilecek bir forum linki koyulmasının işe yarayabileceği hatta siteyi geliştirebileceğine dair masum bir öneride bulundum. bu önerimin sonunda ise 'eğer uğraşıp da sözlüğü bu şekilde evrimleştirirsen ben de emeklerine katkım olsun diye sana 100 tl bağış yapacağım' diyerek zaten bağış sistemiyle çalışan sözlükteki emeklere karşı çorbada tuzum bulunsun, bağışın önü açılsın diye tamamen içimden gelerek bir teklifte bulundum. sonuçta sözlükte forum linki oluşturmak için site tasarımını değiştirecek ve emek sarf edecekti, ben de bütçem elverdiğince bir bağış yapabileceğimi belirttim. kendisi bana aynen 'pek cok forum sitesi varmis megerse. buradan bakabilirler. hiç olmazsa 100tl leri ceplerinde kalir, bir seyler yerler de ac ac dolasmazlar sokaklarda caddelerde.' şeklinde cevap verdi.
şimdi kendisine soruyorum.. bre zengin insan, belki benim gelirim düşük, belki ben fakirim, belki ben açım, belki de evsizim,sen nasıl böyle bir aşağılama yazarsın. belki ben aç dolaşıyorum ama bütçemden kısıp sana 100 tl gibi bir bağış yapmak istedi gönlüm. bu para hacmiyle neden alay edersin. belki benim çapım bu kadar. sana 10bin tl bağışlasaydım tatmin olur muydun?
tanım : fakirleri aşağılayan moderatör

şu anda böyle bir şey yok ancak bir önerim olacak. efendim görüldüğü üzere şu anda site güzel bir çekirdek kadro yakalanmış durumda. ancak bu yazarlar sözlük formatının dışında (birbirine hakaret etmeden) biraz hayvanlaşabileceği şeyler de yazıp coşmayı isteyebiliyorlar. etrafta düzgün forum kalmadığından böyle bir talep oluşmuş durumda. insanlar nasıl evrimleşiyorsa sitelerin de evrimleşmesi doğaldır. örnek vermek gerekirse 22 mart brüksel saldırıları bir sözlük başlığıdır, 'film tavsiyesi olan var mı yeaa', 'regl oldum ağrı kesici önerisi olan var mı', 'porno sitelere giremiyorum dns lazım ehe', çağrı merkezine başlıcam hoho' 'iphone 8 alıcam aha' gibi insanların içindekileri rastgele dışarı çıkartabileceği bir forum linki oluştur. sözlük başlıkları sözlük kısmında kalsın, forum başlıklarını forum kısmında topla. isteyen istediği yerde takılsın. kaliteyi korumak için yine onayla yazar kabul et. eğer uğraşıp da sözlüğü bu şekilde evrimleştirirsen ben de emeklerine katkım olsun diye sana 100 tl bağış yapacağım. ileride popüler olup da reklam almayan başlarsan ayrıca konuşuruz. ama yok ben elitim, burası da elit bir sözlük diye devam edeceksen kolay gelsin derim.(bkz: independence)

ındependence, mesaj kutularini okudugundan suphelendigim icin insanlarla mesajlasmayi kestigim sozlugun moderatoru. bu şuphede yalniz degilmisim. amator ruhla sozluk yonetmek guzeldir ama herseye atlayip entry silmek, herkese nizam vermek nereye kadar gidecek merak ettigim moderator. simdi sozluk formatinda yazmisimdir umarim silmessin.

üniversite sınavında eksi ( - ) nete düşmedikçe kazanılan üniversitelerden bir tanesi daha. sınava girip kendinden emin olduğun 5'er tane soruyu işaretleyip 25 net yaparsan rahatlıkla kazanırsın. son zamanlarda buna uyanan genç eskortlar bu tarz dandik üniversiteleri kazanıp kayıt yaptırıyorlar. böylece üniversite öğrencisi genç kız imajıyla kendilerini galerici, müteahhit, kebapçı abilere çok daha pahalıdan pazarlıyorlar. yani okula aylık 1000 tl ücret ödüyor ama instagramında nişantaşı üni uluslararası ticaret öğrencisi yazıyor. bunu gören abiler bu kızlara ayda 5-6 bin tl yedirip sonra da etraflarına üniversitede okuyan kız sikiyoz ehe ehe diye anlatıyorlar. çağımızın pazarlama stratejileri, helal olsun bu kızlarımıza.

turnover'ı en fazla olan iştir. bir kişinin çalışma süresi ortalama 3 aydır. çalışan kişi rüyalarında telefonda müşterilerle kavga etmeye başlar ve işi bırakma zamanının geldiğini anlar. içerisi açık öğretim destek kursu seviyesindedir. beyni boş ama libidosu yüksek yüzlerce kız ve erkek çalışır. para kazanmaktan ziyade geçici sevgili bulmak için güzel bir sosyal ortamdır. profesyonel bir iş gibi değil, beginner job olarak değerlendirmek lazım. (çalıştığım kampüste türkiye'nin en büyük çağrı merkezi var. sıklıkla gözlemleyebiliyorum.)
not: telefonda sesine aşık olduğunuz o güzel sesli hatunların %99'u 1.50 boyunda, 60 kilo ve kol tüylerini almayan kızlar. kötü sesliler genelde güzel olanlar.

ülkemizde empoze edilen örf ve dini tabuları yıkan medeniyette bir seviye atlamış kızdır. sevgilisinin onun yokluğunda fotolarına bakıp arzulayacağını bilmenin hazzını yaşar. sevgilisi de medeniyetten nasibini almış bir erkekse bu ilişki uzun yıllar canlı kalır. ayrıldıkları zaman bile fotolar da hiçbir zaman internete düşmez.

ilk buluşmanın okey veya batak oynanan bir cafede gerçekleştiğini gösterir

ışid'e katilmak icin bir insanin kendini radikal musluman olarak gormesine gerek yok. dunyanin dort bir tarafindan sadece adam öldürme güdülerini bastiracak, tecavüz vs gibi vahsiliklerini uygulayabilecekleri bir yer arayanlarin da orgute katildigi bir gercek

haftada 5 gün nike running programını başlatıp müzik eşliğinde 3 km'yi yaklaşık 15 dk'da koşmak. bir kaç gün aksatırsam gece duasını etmeden yatmış çocuk gibi pişman oluyorum.

rezacığım, amerika anlaşma yapmayı sever. türkiye ve iran'daki rüşvet işleyişiyle ilgili gizli belgeleri satarsan belki iltica hakkı alabilirsin.

ah be uzun adam.. dünya lideriyim diye gaza gelip kendini yavuz sultan selim zannettin, ortadoğu'da neo osmanlı kurmak için çıkardığın savaş hem bizi yaktı hem avrupa'yı yaktı..

işid'in gerçekleştirildiği en az 11 kişinin öldüğü söylenen terör saldırısı
edit : eş zamanlı olarak brüksel metrosunda da patlama gerçekleşmiştir

benim teorim, yakin zamanda ıran, reza'yı iade istedi. deşifre oldugu icin eskisi gibi iş yapamayan reza, iran ile arayi duzeltmek icin feda edilecekti. bunun istihbaratini alan reza ilk firsatta abd'ye topukladi, elindeki gizli belgeleri abd'ye satma anlasmasi yaparak teslim oldu.birkac ay yatip abd'den siginma hakki alacaktir.

1920 danimarka ve fransa'sının 2016 türkiye'sinden daha nezih şehirleri olduğunu gösteren filmdir

hayatında ilk defa türkiye'ye gelen amerika'da doğma büyüme uzaktan kuzenim, burada herkes neden bu kadar zayıf demişti. aklıma diyecek bir şey gelmemişti. demek ki orada millet ne kadar iriyse burada bizi görünce kadına zayıf gözükmüşüz. bir diğer soru da avrupa birliği üyesi romanya'dan bir arkadaşım, sizin kadınlarınız 30'dan önce evlenmiyor ancak bir çoğu bakireliğe de önem veriyor, evlendikleri güne kadar fizyolojik zorunluluk olan cinsel ihtiyaçlarını nasıl karşılıyorlar diye sormuştu, ben yine kilit. son olarak ankara uçağında japon bir turist ile tanışmıştım, binalara bakıp bu binaları hangi malzemeden yapıyorlar falan gibi bir soru sormuştu, şok..

artık bomba patlayınca akla gelen ilk soru hangi örgüt yaptı acaba? ortadoğu'da da öyledir, canlı bomba patlayınca ilk olarak kaç kişi öldüğüne değil hangi örgütün yaptığına bakarlar. olay o kadar normaldir yani..

toplam değeri ülkemizin gsmh'dan daha yüksek olan siteler hakkında konuştuğumuz arıza

apartman yöneticisi ve emekli askerdir

starcraft adlı efsane bilgisayar oyununda zerg ırkındaki mineral toplayan amelenin adı

hep hukuk okumak istedim, hatta hukuk fakültelerinde devam zorunluluğu pek olmadığından çalışırken dışarıdan okumaya yeltenmeyi bile düşünmekteyim. zaten üniversite mezunu birinin, bir vakıf üniversitesi hukuk bölümüne sınavsız kayıt şansı var mı bunu da merak etmekteyim. bilen varsa aydınlatırsa sevinirim.