ortaçgil’in 1998 yılında çıkardığı light albümünde yer alan eşsiz şarkıdır. bu mükemmel eserin, kıçı kırık aşk tesadüfleri sever filmiyle daha bir tanınması ise ayrı bir sinir harbidir.
tiyatro tarihinin kültlerinden arınarak, deneysel çalışmalar ile seyircisine farklı lezzetler sunan tiyatro grubudur. burda düşüncenin herhangi bir sınırı yoktur. önemli olan tek şey sanatçının üretmesi ve görsele yansıtma çabasıdır.
3 yıl önce kurulmasına rağmen önemli sayıda seyirciye ulaşmışlardır.
http://tinyurl.com/6k97vu2
3 yıl önce kurulmasına rağmen önemli sayıda seyirciye ulaşmışlardır.
http://tinyurl.com/6k97vu2
(bkz: tuzluk)
dandini dandini dastana danalar girmiş bostana ,
kov bostancı danayı,
yemesin lahanayı.. ile yıllarca uyutulduk..
şimdi de;
aynı yoldan geçmişiz biz
aynı sudan içmişiz biz
yazımız bir kışımız bir
aynı dağın yeliyiz biz
şarkılar bir türküler bir
hep beraber söyleriz biz
halaylar bir horonlar bir
aynı sazın teliyiz biz
gönüller bir dualar bir
bir allahın kuluyuz biz
has bahçemiz yurdumuzdur
aynı bağın gülüyüz biz
haydi bi daha bidaha bidaha
hep beraber söyleyelim
vur şu davula bidaha bidaha
hem çoşup hem söyleyelimm
ile uyutuluyoruz...
kov bostancı danayı,
yemesin lahanayı.. ile yıllarca uyutulduk..
şimdi de;
aynı yoldan geçmişiz biz
aynı sudan içmişiz biz
yazımız bir kışımız bir
aynı dağın yeliyiz biz
şarkılar bir türküler bir
hep beraber söyleriz biz
halaylar bir horonlar bir
aynı sazın teliyiz biz
gönüller bir dualar bir
bir allahın kuluyuz biz
has bahçemiz yurdumuzdur
aynı bağın gülüyüz biz
haydi bi daha bidaha bidaha
hep beraber söyleyelim
vur şu davula bidaha bidaha
hem çoşup hem söyleyelimm
ile uyutuluyoruz...
adnan oktardan miras kalan sevgi sözcüğüdür.
(bkz: rockn rolla )
gözlerine gökyüzünü yerleştirdiklerinden şüphe ettiğim oyuncu. yüzüne biraz daha enerji katıp , bezmiş mimiklerinden vazgeçseydi şuan kayıplarda olmak yerine, daha iyi projeler de yer alabilecekti kanımca.
boğazı röntgenleyerek kahvaltı keyfi yapmak isterseniz mutlak uğrayınız.
gelmek istediğim zirve.. dur bakalım 17:00 da iyi haber alırsam tüm midyeleri böceklerini ayırmak şartıyla yiyeceğim ve midyeseverler tarafından dayak yiyeceğim zirve olarak tanımlayabiliriz.
dünyaya yaklaşık 50-80 cm daha aşağıdan baktığı zamanlar, dev bir kadın vardı hayatında. korkulu rüyası freddy, ateş püskürten ejderhaları ve pamuk prensesin kötü kalpli üvey annesini bir hamlede yerle bir edecek kadar güçlüydü. gıptayla bakardı her defasında ve merak ederdi; bu kadar güçlü biri, nasıl bu kadar güzel olabiliyor ki? (o zamanlar gücün sadece doğa üstü yaratıklara ait olduğunu düşünürdü. biraz aptaldı da )
zamanla bakış açıları aynı yükseklikte eşitlendiğinde ,kadının süper kahramanlıktan emekli olma yolunda olup ,güzelliğinin arasına sıkışan çizgilerini görmeye başladı. bu kaygılandırıcı ya da üzücü değil di onun için ... çünkü o sıralar kendisinin büyüme sevincindeydi. her ne kadar görüntüsünde bir kaç çizgisel değişim olsa da o hep güçlüydü ve yanında baki, paslanmaz çelik gibi dimdik duracaktı.
lakin kendi boyu ona fark atmaya başladığında işler değişti. önden onu elinden sürükleyerek götüren kadın gitti, çok gerilerde kaldı. en sevdiği hindistan cevizli çikolatalarını sadece bir diş alarak kenara atmaya başladı ve lanet olası bir mikrop vücuduna bulaştı. sonrasında sadece, gözlerinde göstermeye çalıştığı gücü ve gizli tutmaya çalıştığı ben gidersem o ne olcak bakışı kaldı...
üzüntüleri zamana bırakmak belki merhem olabiliyor bazen, ama bedeni zamanda sürüklenmesi tamamen hayal kırıklığı... hayatınızın ortasına oturttuğunuz rol modellerinizin uğradıkları değişim ve gözünüzün önünde sona doğru sürüklenmeye başladıkları (yahut onların da ölebileceklerini düşünmek) en büyük acıyı yerleştiriyor göğüs kafesinin orta yerine.
şaşıp kalıyor insan, sihirle yaptığı un kurabiyesiyle mutluk bahşeden kadın nasıl kendine fayda edemez. yoksa o gerçek süper kahraman değil de sadece bir insan mıydı? yılların ilerlemesi yani yaşlanmak bu kadar kötü müydü? o zaman keşke büyümeseydik.
zamanla bakış açıları aynı yükseklikte eşitlendiğinde ,kadının süper kahramanlıktan emekli olma yolunda olup ,güzelliğinin arasına sıkışan çizgilerini görmeye başladı. bu kaygılandırıcı ya da üzücü değil di onun için ... çünkü o sıralar kendisinin büyüme sevincindeydi. her ne kadar görüntüsünde bir kaç çizgisel değişim olsa da o hep güçlüydü ve yanında baki, paslanmaz çelik gibi dimdik duracaktı.
lakin kendi boyu ona fark atmaya başladığında işler değişti. önden onu elinden sürükleyerek götüren kadın gitti, çok gerilerde kaldı. en sevdiği hindistan cevizli çikolatalarını sadece bir diş alarak kenara atmaya başladı ve lanet olası bir mikrop vücuduna bulaştı. sonrasında sadece, gözlerinde göstermeye çalıştığı gücü ve gizli tutmaya çalıştığı ben gidersem o ne olcak bakışı kaldı...
üzüntüleri zamana bırakmak belki merhem olabiliyor bazen, ama bedeni zamanda sürüklenmesi tamamen hayal kırıklığı... hayatınızın ortasına oturttuğunuz rol modellerinizin uğradıkları değişim ve gözünüzün önünde sona doğru sürüklenmeye başladıkları (yahut onların da ölebileceklerini düşünmek) en büyük acıyı yerleştiriyor göğüs kafesinin orta yerine.
şaşıp kalıyor insan, sihirle yaptığı un kurabiyesiyle mutluk bahşeden kadın nasıl kendine fayda edemez. yoksa o gerçek süper kahraman değil de sadece bir insan mıydı? yılların ilerlemesi yani yaşlanmak bu kadar kötü müydü? o zaman keşke büyümeseydik.
cezaevine giderken son sözü; hamdım, piştim, yandım, hamdolsunolmuştur.
ismi gibi hadım edilmiş bir yer. koca koca fabrikalar , peyzaj yoksunu düzenlemeler, bitmek bilmeyen trafik... yazık lan orda yaşayanlara.
-sevmek nedir olric?
-sevmek sessizliktir efendimiz...
-susarsam bilmez ki sevdiğimi olric?
-susarak haykırınız efendimiz..
-sevmek sessizliktir efendimiz...
-susarsam bilmez ki sevdiğimi olric?
-susarak haykırınız efendimiz..
(bkz: rakı içemeyen kız)
ısrarla yaşamakta olan mekan. kahvesinin halen tadı enfes, halen tükenmez köpüğü var. daha da çok yaşasın anasını satayım!
güzel düşünülmüş hem de çok güzel ama bu zirveden çok bilgi sözlük yazarları buluşmasına benzemekte olan toplaşmadir. yoksa herkes planını yapmış, tasını tarağını toplamışken ’’haydin zirve yapıyoruz’’ diye 24 saat öncesi bildirilen ( ki bizler gibi konser mağdurlarına 8 saat önceden) bir zirve tanımıyoruz efendim.
şimdiden iyi eğlenceler diler, gözlerinizden öperim.
şimdiden iyi eğlenceler diler, gözlerinizden öperim.
bilgi sözlük yazarlarının uğradıklarında daha yüksek maliyetler ödeyerek, parmaklarını sözlükte eskitmiş yazarına destek olmalarını düşündüğüm yer.
indy! küfür etme , e ne yapalım destek olmak lazım!
indy! küfür etme , e ne yapalım destek olmak lazım!
kadıköy’e yukarıdan bakarken sinatradan dinlemek ne de güzel olurmuş meğer. dün bizzat denedim.
sirkelenmek için dinlenmesi gereken metallica parçasıdır. her dinlediğim de egomu şişirmekle kalmıyor kendimi bir bok sanmaya başlıyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?