(bkz: meme vermek)
koca bir bira göbeği sahibi yapıyor insanı. diyetisyen kontrolünde yazar olunması şiddetle tavsiye olunur!
asitlik derecesi yükselmiş çömezcanımız.
hoşgeldi.
hoşgeldi.
enver sülük için izlediğim dizi. hayranım adama bir yakalasam!!
ibrahim tatlıses bile evlendi dedirten durum. onu boşver de mustafa sarıgül nasıl bir adam arkadaşım! adam nerde düğün dernek, cenaze orda!
hayatta görübilecek en sahte yüz! ne yazık ki bir bir tanımış oldum.. neyse ben onun başlığında biraz söyleneyim.
hayatta görübilecek en sahte yüz! ne yazık ki bir bir tanımış oldum.. neyse ben onun başlığında biraz söyleneyim.
28.09.2011 tarihindeki tüm gazatelerin manşet haberidir. ulan götler, bizim sözlüğün taksici bedir ve kasımı haber yapsanız daha insani bir durum.
ota boka ağlayan, ya da herhangi bir olay karşısında dayanamayıp zırlayan partnerin verdiği sıkıntıdan kurtulmak için kulağa küpe olması gereken faydalı tekniklerdir.
örnek yöntemler;
ağlayan sevgiliyi ensesine vurup susturmak ya da ağzına vermek.. ya da ne bileyim kulağını çekmek vs...
örnek yöntemler;
ağlayan sevgiliyi ensesine vurup susturmak ya da ağzına vermek.. ya da ne bileyim kulağını çekmek vs...
#1026357
alkolik yazarlar birden fazla mevcut olunca bu tip serzenişler mevcut olmuyor değil bu sözlükte. lakin neyin sizi bir araya getirdiğini de unutmamak lazım.
aslını inkar eden kıçtır.
alkolik yazarlar birden fazla mevcut olunca bu tip serzenişler mevcut olmuyor değil bu sözlükte. lakin neyin sizi bir araya getirdiğini de unutmamak lazım.
aslını inkar eden kıçtır.
sabah sabah koparan başlık. gözüme birden o sahne gelip yerleşti. sevgilisinden ilgi bekleyen; zırıl zırıl ağlayan kadıncığımıza beklenmedik bir anda enseye saplak gelir.
büyük gün. doğum gününümü kutlicaz lan!
27.09.2011 tarihinde alınan yeni üyeleriyle bayan yazar sayısını hızlıca arttırmıştır.
yeter lan ! evde kaldık...
yeter lan ! evde kaldık...
bilge babayı dört gözle bekleten yeni yazar adayımız.
hoşgeldin.
hoşgeldin.
(bkz: eşcinsel sitelere yasak )
telekomünikasyon iletişim başkanlığının (tib), yasaklı listesinde yer almayan www.kaosgl.com ve www.lambdaistanbul.org adlı sitelere filtre uygulayan meclis, erişime kapattığı bu sitelere girmek isteyenlere yazılı başvuru şartı da getirdi.
http://tinyurl.com/5tdjh62
http://tinyurl.com/5tdjh62
aziz kedinin eski uzatmalı sevgilisi, bbg nin nostaljik melikesi, hürriyetin köşe yazarı, bir de şu yazının anası.
(bkz: seksi kadın isterük)
(bkz: seksi kadın isterük)
melike karakartalın hürriyet gazetesindeki yazısıdır.
düşünsenize stepford wives filmindeki gibi, ya da canımız bihter’imiz gibi,
her sabah saçımız yeni maşalanmış, “makyajlı ama makyajsız görünen” bir
porselenlikte, adeta bir prenses gibi kalkıyor ve saten sabahlığımızı
üzerimize alıyoruz. uçuşarak odada geziniyor ve uzun kirpiklerimizi
kırpıştırıyoruz. nefesimiz bahar çiçekleri gibi kokmakta...
o bihter ki sabahları gözlerinde çapak olmaz, yüzünü yıkamaz... o bihter ki
suratı yastığın şeklini almaz... o bihter ki saçları sabah bile yoluk yoluk
olmaz...
zaten şu bihter bitirdi evlilikleri, yemin ediyorum.
ben de böyle kalkmak istiyorum ama olmuyor bir türlü. uyanıyorum, ağzımın
yerinde gözümü hissediyorum, saçımın her teli ayrı yöne bakıyor, yastık
yüzüme patates baskı yapmış... maalesef gerçekler böyle.
can tanrıyar, petek dinçöz ile biten evliliğiyle ilgili “birbirimize
dokunmakta zorlanıyorduk. petek evde sahnedeki gibi alımlı ve bakımlı
değildi. makyaj yapmazdı, pijamayla ve terliklerle dolaşırdı” demiş ya.
sonra üstüne petek dinçöz “kostüm giyip bekleyecek miydim? pirinci gece
kıyafetiyle ayıklayan bir kadın gördünüz mü?” yanıtını vermiş ya. (aferin)
“bir evlilikte erkek beklentisi” konusunu can tanrıyar bu olayla nefis
özetlemiştir.
hikâye hep aynı, erkekler sürekli “seksi kadın isterük” hezeyanları içinde,
kadınlar ise buna çare peşinde. çare aranmasa, ilişki noktalansa bile hep
kabahat peluş terlikle gezen kadında kalıyor. donla gezen erkekte değil.
döngü bu yani.
kadın evlilikten sonra kendini dilediğince salmalıdır diyor değilim lakin
“her daim sahnedeki petek” yaklaşımı, gerçek hayatta aşırı doza kaçıyor.
kaçıyor da, her erkeğin “sahnedeki petek”ini istemesi hakikati, hiç
değişmiyor.
ha, öte yandan, erkeklerde, beğendikleri, aşık oldukları kadınların insani
özellikleri olmadığı gibi bir kanı var nedense.
şimdi, sevgili erkekler, biliyorum kabul etmeyeceksiniz fakat miranda kerr
ya da ne bileyim, gisele bündchen filan da kaka yapıyor. bacaklarında
tüyler çıkıyor. sabahları maymun gibi kalkıyor üstelik geceleri de
horluyor. gisele’in kocası “gisele hiç podyumdaki gibi değil, bir kere bile
kanat taktığını görmedim” filan diyor mudur? ya da dita von teese’in erkek
arkadaşı, dita evde sürekli eşofmanla geziyor diye bozuluyor mudur? acaba
dita’ya yaklaşan erkekler “7/24 jartiyer, kırmızı ruj, aralık dudaklar ve
şampanya kadehi içinde dans” beklentisi içinde midir?
kardeş, bunun kışı var soğuğu var, hastalığı var... şubat ayında saten
gecelikle sen yat yatabiliyorsan. ayrıca her gün mutfakta pür makyaj,
topuklu ayakkabı ve seksi elbiseyle yemek yapan bir kadın bulursan haber
ver. röportaj yapacağım kendisiyle.
melike karakartal - hürriyet gazetesi
düşünsenize stepford wives filmindeki gibi, ya da canımız bihter’imiz gibi,
her sabah saçımız yeni maşalanmış, “makyajlı ama makyajsız görünen” bir
porselenlikte, adeta bir prenses gibi kalkıyor ve saten sabahlığımızı
üzerimize alıyoruz. uçuşarak odada geziniyor ve uzun kirpiklerimizi
kırpıştırıyoruz. nefesimiz bahar çiçekleri gibi kokmakta...
o bihter ki sabahları gözlerinde çapak olmaz, yüzünü yıkamaz... o bihter ki
suratı yastığın şeklini almaz... o bihter ki saçları sabah bile yoluk yoluk
olmaz...
zaten şu bihter bitirdi evlilikleri, yemin ediyorum.
ben de böyle kalkmak istiyorum ama olmuyor bir türlü. uyanıyorum, ağzımın
yerinde gözümü hissediyorum, saçımın her teli ayrı yöne bakıyor, yastık
yüzüme patates baskı yapmış... maalesef gerçekler böyle.
can tanrıyar, petek dinçöz ile biten evliliğiyle ilgili “birbirimize
dokunmakta zorlanıyorduk. petek evde sahnedeki gibi alımlı ve bakımlı
değildi. makyaj yapmazdı, pijamayla ve terliklerle dolaşırdı” demiş ya.
sonra üstüne petek dinçöz “kostüm giyip bekleyecek miydim? pirinci gece
kıyafetiyle ayıklayan bir kadın gördünüz mü?” yanıtını vermiş ya. (aferin)
“bir evlilikte erkek beklentisi” konusunu can tanrıyar bu olayla nefis
özetlemiştir.
hikâye hep aynı, erkekler sürekli “seksi kadın isterük” hezeyanları içinde,
kadınlar ise buna çare peşinde. çare aranmasa, ilişki noktalansa bile hep
kabahat peluş terlikle gezen kadında kalıyor. donla gezen erkekte değil.
döngü bu yani.
kadın evlilikten sonra kendini dilediğince salmalıdır diyor değilim lakin
“her daim sahnedeki petek” yaklaşımı, gerçek hayatta aşırı doza kaçıyor.
kaçıyor da, her erkeğin “sahnedeki petek”ini istemesi hakikati, hiç
değişmiyor.
ha, öte yandan, erkeklerde, beğendikleri, aşık oldukları kadınların insani
özellikleri olmadığı gibi bir kanı var nedense.
şimdi, sevgili erkekler, biliyorum kabul etmeyeceksiniz fakat miranda kerr
ya da ne bileyim, gisele bündchen filan da kaka yapıyor. bacaklarında
tüyler çıkıyor. sabahları maymun gibi kalkıyor üstelik geceleri de
horluyor. gisele’in kocası “gisele hiç podyumdaki gibi değil, bir kere bile
kanat taktığını görmedim” filan diyor mudur? ya da dita von teese’in erkek
arkadaşı, dita evde sürekli eşofmanla geziyor diye bozuluyor mudur? acaba
dita’ya yaklaşan erkekler “7/24 jartiyer, kırmızı ruj, aralık dudaklar ve
şampanya kadehi içinde dans” beklentisi içinde midir?
kardeş, bunun kışı var soğuğu var, hastalığı var... şubat ayında saten
gecelikle sen yat yatabiliyorsan. ayrıca her gün mutfakta pür makyaj,
topuklu ayakkabı ve seksi elbiseyle yemek yapan bir kadın bulursan haber
ver. röportaj yapacağım kendisiyle.
melike karakartal - hürriyet gazetesi
yeni çömezimiz!
hoşgeldin anam.
hoşgeldin anam.
kanımca malatyalı olan çiko.
hoşgeldi ki.
hoşgeldi ki.
elif şafakı her ne kadar sevmesem de edeple ilgili şu cümlelerinin hakkını yiyemem sanırım.
haddini aşmamak, kalp kırmamaktır edep.. dedikodudan, haksızlıktan ve ithamdan uzak durmaktır edep.. eyvallah kelimesi üzerine kafa yormaktır.. bilmediğin konuda susmak, bildiğin konuda ahkâm kesmemektir edep.. insan ayrımı yapmamaktır.. aşırılığa gitmemektir......
haddini aşmamak, kalp kırmamaktır edep.. dedikodudan, haksızlıktan ve ithamdan uzak durmaktır edep.. eyvallah kelimesi üzerine kafa yormaktır.. bilmediğin konuda susmak, bildiğin konuda ahkâm kesmemektir edep.. insan ayrımı yapmamaktır.. aşırılığa gitmemektir......
başlığı her okuduğumda kulağımda fonda bağlama sesi çınlıyor.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?