deniz seki'nin haklı bulduğum bir beyanı. dışarıda torbacılar cirit atıyor sonuçta...
komşusu açken geceyi tok geçirmemek için zengin mahallelerine taşınanlar var.
tıpçı kafası acil durumlarda ve özel işlerde yetkinken mühendis kafası genelin algılanması gereken işlerde yetkindir. ıssız bir adaya düşsem yanıma ikisini de alır ülke kurarım.
görüşlerini biraz sığ bulsam da emeklerini görmezden gelemeyeceğim youtube insanı. huzur ve irfan serisi, podcastleri, sesli hikayeleri, kısa filmleri ile kedilerin kedisidir maşallah. modern çağın nasrettin hocası.
açıp kutsal kitapları okursanız bir çoğuyla ilk okumada karşılaşabileceğiniz mantık hatalarıdır. eve döndüğümde bu entry bir editasyon sürecine girecek ve notlarımı paylaşacağım.
eski klasik gitar alınır. penseyle fretleri sökülür. masif macunla fretlerin oyukları doldurulur. 1 gün kuruması beklenir. en ince zımparayla macunun oyuklardan taşan kısmı zımparalanır. tamamen düzleştirdikten sonra su bazlı sprey boyayla boyanır. 1 gün kuruması beklenir ve atonal sesler azalıp bitene kadar bir köprü bir eşik zımparayla alçaltılır. tebrikler bok gibi bir perdesiz gitarınız oldu. hevesinizi almanız açısından yeterli olacaktır ancak profosyonel bir müzisyen için devşirme perdesiz gitar ne kadar yeterli olur bilemem. direkt perdesiz olarak üretilen gitarlar fiyat olarak abartılı olsa da emek var işin içinde sonuçta. kıyacağsın o kadar da paraya.
siyasal islamın promosyonlarıdır. çocuklar masumdur asıl suçlu, çocukların eline özgür suriye ordusu bayrağı tutuşturan çocuk istismarcılarıdır.
istifaları kabul edilmemiştir ve bu durumda istifa dilekçesi vermiş olmaları hiçbir işe yaramamaktadır. eğer ortada bir ihmal olduğu düşünülüyorsa yargılanmaları, gerekli görülürse hapisle cezalandırılmaları aksi takdirde beraat etmeleri gerekmektedir. işini iyi yapamayan adamların işgal ettiği mevkilerden ayrılmaları daha iyi bürokratların ve siyasetçilerin yolunu açar.
anayasa yerine 1984 ile yönetilen ülkenin bir başka boktan uygulaması.
akli melekeleri yerinde olmayan, doğru karar verme yetisinden yoksun kişi.
3 aydır bir hocam arabasının önüne taktırdığı kamerayla trafikteki kusurlu araçların videosunu çekip şikayet ediyor.
yaya geçidine yaklaşırken yavaşlamayan/durmayan şoför de suçludur o şoförün kanunlara aykırı hareket ettiğini görüp de yetkili birimlere bildirmeyen yaya da suçludur. insana önce vatandaşlık bilincini aşılamak lazım.
tanım: yaya geçidinin amacına uygun kullanılmamasından doğan yanılgıdır. yaya geçitleri gereklidir.
yaya geçidine yaklaşırken yavaşlamayan/durmayan şoför de suçludur o şoförün kanunlara aykırı hareket ettiğini görüp de yetkili birimlere bildirmeyen yaya da suçludur. insana önce vatandaşlık bilincini aşılamak lazım.
tanım: yaya geçidinin amacına uygun kullanılmamasından doğan yanılgıdır. yaya geçitleri gereklidir.
merak ettiğim ya da çalışmam gereken bir konuyu kitaplarımda, notlarımda bulamadığımda internette arıyorum ve sözlükte buluyorum. bilgi içerikli entry girmenin elzem olduğu çok açık bu yüzden elimden geldiğince bilgi içerikli entry girmeye çalışıyorum. ancak diğer tüm sosyal medya unsurları gibi sözlüklerin de amacına uygun kullanılmaması kaliteyi oldukça düşürdü.
üzüldüğüm nokta bilgi içerikli entrylerin, goygoy amaçlı entryler arttıkça değerini yitirmesi. sözlükleri twitter'a (twitter'ın da amacına uygun kullanılmadığını düşünüyorum.) çeviren güruhun bir şekilde etkinliği azaltılmazsa yarın öbür gün somut kaynaklarda aradığını bulamayan insanlar sözlüklere yönelmek yerine yeni alternatifler arayacak. yazarların bilgi verme amacı gütmeyen başlıklara yönelmesi ise uzun vadede sözlüğü çöplüğe çevirecektir.
sözlük moderasyonlarının ne kadar görüntülenme o kadar para mantığıyla hareket etmemesi gerekir (yakın zamanda bu yüzden kendini yiyen bir sözlük biliyorum). fazla uzatmak istemiyorum kısacası moderasyonun entry kalitesi ve yazar alımı konusunda seçici olması gerekli.
üzüldüğüm nokta bilgi içerikli entrylerin, goygoy amaçlı entryler arttıkça değerini yitirmesi. sözlükleri twitter'a (twitter'ın da amacına uygun kullanılmadığını düşünüyorum.) çeviren güruhun bir şekilde etkinliği azaltılmazsa yarın öbür gün somut kaynaklarda aradığını bulamayan insanlar sözlüklere yönelmek yerine yeni alternatifler arayacak. yazarların bilgi verme amacı gütmeyen başlıklara yönelmesi ise uzun vadede sözlüğü çöplüğe çevirecektir.
sözlük moderasyonlarının ne kadar görüntülenme o kadar para mantığıyla hareket etmemesi gerekir (yakın zamanda bu yüzden kendini yiyen bir sözlük biliyorum). fazla uzatmak istemiyorum kısacası moderasyonun entry kalitesi ve yazar alımı konusunda seçici olması gerekli.
eklem yapmayan, dilin ekstrensek kaslarından musculi hyogloussus'a adını veren kemiktir.
ince bağırsakta laktaz ile sindirilen disakkarit. glikoz ve galaktoz monomerlerinin birbirine 1,6 beta glikozid bağıyla bağlanmasıyla oluşur. glikoz ve galaktoz monomerleri lümenden enterosite co transport (na+ aracılı) ile alınır. enterositten portal dolaşıma ise counter transport (na+ aracılı) ile aktarılır. enterosite taşınmayı sağlayan protein glut-5 iken karaciğere taşınmayı sağlayan protein glut-2'dir.
(bkz: laktoz intöleransı)
(bkz: laktoz intöleransı)
laktaz sentezini sağlayan lct geninin ekspresyonunu kontrol eden mcm6 geninin inaktivasyonu ya da ekspresevitesinin azalmasıyla ortaya çıkan hastalık.
laktaz eksikliği/yokluğu sebebiyle duodenum ve jejenumda laktoz sindirimi aksar. sindirim aksadığı için emilim de azalır, lümende laktoz birikir. laktoz birikimi lümenin osmotik basıncını artırır. enterositlerden lümene sıvı kaybı gerçekleşir ve diyareyle sonuçlanır.
ayrıca barsakta biriken laktoz, flora bakterileri tarafından fermente edilir ve o2 (moleküler hidrojen), h2 (moleküler hidrojen), ch4 (metan) açığa çıkar. fermantasyon sonucu açığa çıkan gaz midede ve barsakta şişkinliğe sebep olur.
laktoz intöleransının belirtileri:
şişkinlik, mide krampları, aşırı gaz çıkarma, ishal, kusma, karında ağrı ve yanma.
olayı biraz da evrimle ilişkilendirirsek:
insan evriminde tarıma geçiş süreci büyük önem taşır. ılıman iklime sahip olan bölgelerde tarımsal faaliyetler başlarken soğuk iklime sahip bölgelerde coğrafi koşullar tarımı mümkün kılmadığından insanlar hayatlarını devam ettirmek için avcılığa devam ettiler ve hayvanları evcilleştirmeye başladılar. dolayısıyla zaman içinde üst enlemlerde yaşayan toplumlarda mcm6 ve lct genleri işlerlik kazanırken ekvatora yakın kesimlerde köreldi.
hastalığın görülme sıklığının toplumlar arasında değişmesi evrimsel hipotezi kanıtlar niteliktedir. hastalığın insidansı uzak asya ülkelerinde %100'e yakınken iskandinavya'da %2'dir.
laktaz eksikliği/yokluğu sebebiyle duodenum ve jejenumda laktoz sindirimi aksar. sindirim aksadığı için emilim de azalır, lümende laktoz birikir. laktoz birikimi lümenin osmotik basıncını artırır. enterositlerden lümene sıvı kaybı gerçekleşir ve diyareyle sonuçlanır.
ayrıca barsakta biriken laktoz, flora bakterileri tarafından fermente edilir ve o2 (moleküler hidrojen), h2 (moleküler hidrojen), ch4 (metan) açığa çıkar. fermantasyon sonucu açığa çıkan gaz midede ve barsakta şişkinliğe sebep olur.
laktoz intöleransının belirtileri:
şişkinlik, mide krampları, aşırı gaz çıkarma, ishal, kusma, karında ağrı ve yanma.
olayı biraz da evrimle ilişkilendirirsek:
insan evriminde tarıma geçiş süreci büyük önem taşır. ılıman iklime sahip olan bölgelerde tarımsal faaliyetler başlarken soğuk iklime sahip bölgelerde coğrafi koşullar tarımı mümkün kılmadığından insanlar hayatlarını devam ettirmek için avcılığa devam ettiler ve hayvanları evcilleştirmeye başladılar. dolayısıyla zaman içinde üst enlemlerde yaşayan toplumlarda mcm6 ve lct genleri işlerlik kazanırken ekvatora yakın kesimlerde köreldi.
hastalığın görülme sıklığının toplumlar arasında değişmesi evrimsel hipotezi kanıtlar niteliktedir. hastalığın insidansı uzak asya ülkelerinde %100'e yakınken iskandinavya'da %2'dir.
düşük bütçeyle uygun bir kulaklık arayanlar için beats dr.dre md-a6 bugünlerde 35 liralık fiyatıyla performans/fiyat parametresi en yüksek ürünlerdendir.
dağ taş bombalamaktır.
her gün sabah ve muadili yayın organları dün 100 terörist öldürüldü önceki gün 75 bugün de 80 tane öldürdük minvalinde haber pompalıyor. kaç aydır her gün sözde onlarca terörist öldürüyoruz ve terör hala bitmiyor. artık yemiyoruz ama ne de olsa yiyen bir güruh var. yaz yavrum yaz inanıyorlar.
kampların yeri belli koordinatları belli. eğer cidden amaçları terörü bitirmek olsaydı yakın ve orta menzilli füzelerle çoktan temizlenmişti bölge. bunların amacı terörle mücadele ediyoruz imajı verip oy devşirmek, 7 haziranda kaybettiği muhafazakar kürtlerin oylarının tamamını geri almak.
her gün sabah ve muadili yayın organları dün 100 terörist öldürüldü önceki gün 75 bugün de 80 tane öldürdük minvalinde haber pompalıyor. kaç aydır her gün sözde onlarca terörist öldürüyoruz ve terör hala bitmiyor. artık yemiyoruz ama ne de olsa yiyen bir güruh var. yaz yavrum yaz inanıyorlar.
kampların yeri belli koordinatları belli. eğer cidden amaçları terörü bitirmek olsaydı yakın ve orta menzilli füzelerle çoktan temizlenmişti bölge. bunların amacı terörle mücadele ediyoruz imajı verip oy devşirmek, 7 haziranda kaybettiği muhafazakar kürtlerin oylarının tamamını geri almak.
taksim'de ideoloji karmaşası yaşayan çocuğu anımsatan yazarın açtığı başlıktır.
cinsellik cahili ülke insanının derdidir. örnek vermek gerekirse milli gururumuz osbirci tayfanın "gavurlar hep veriyo hepicüğü orusbu" yaklaşımı üzerine eğilmek lazım.
özendiğimiz ülkelerdeki aileler gençlere henüz çocukken bu eğitimi veriyor ve gençler kiminle birlikte olacağına ya da olmayacağına doğru düzgün karar verebiliyorlar. bizim ülkemizde malesef mekanizma sağlıksız yürüyor. yanlış partner seçimiyle başlayan hatalar silsilesi telafisi çok zor olan ya da mümkün olmayan hatalarla sonlanıyor. boğaza bıçak dayamalar şantajlar şiddet vs... neler görmedik ki ?
o jessicalar dudayevalar fotoğraf atmıyor mu? atıyor ama ayrılınca türlü pisliklere maruz kalmıyorlar. sözün özü eğitim şart.
özendiğimiz ülkelerdeki aileler gençlere henüz çocukken bu eğitimi veriyor ve gençler kiminle birlikte olacağına ya da olmayacağına doğru düzgün karar verebiliyorlar. bizim ülkemizde malesef mekanizma sağlıksız yürüyor. yanlış partner seçimiyle başlayan hatalar silsilesi telafisi çok zor olan ya da mümkün olmayan hatalarla sonlanıyor. boğaza bıçak dayamalar şantajlar şiddet vs... neler görmedik ki ?
o jessicalar dudayevalar fotoğraf atmıyor mu? atıyor ama ayrılınca türlü pisliklere maruz kalmıyorlar. sözün özü eğitim şart.
"niçin 10 bin değil de 9999 ayetel kursi?" sorusunun cevabı için reklamclık ve prefrontal kortex ilişkisi üzerine yapılan birkaç çalışmadan bahsetmek faydalı olacaktır.
gumroad'ın çalışmalarına göre tam sayılar yerine küsüratlı sayılar insanlar için daha cazip yani 9.95 ve 9.99 gibi küsuratlı sayılar 10 ve 20 gibi tam sayılara göre daha çekici.
janiszewski'nin çalışmaları ise tam sayıların popüleritesinin düşmesini alıcılarda oluşan güvensizlik hissine bağlıyor. yani alıcı sorguluyor (alıcı sorgularsa gönderici sıçar çünkü gönderici art niyetli bir puşt.). tam sayılar bir grup denekte sayının rastgele seçildiğini düşündürürken bir diğer grupta kazıklanma endişesi oluşturuyor. tabi sorgulamayan bir grubun varlığından söz etmezsek olmaz.
monroe ise farklı bir noktaya dikkat çekiyor. on, yüz, bin gibi az heceli sayılar dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz gibi çok heceli sayılara nazaran daha az tercih ediliyor. sanırım bir çoğumuzun kafasında fruko'nun "on yüz milyon baloncuk yuttum." mottosuyla bir dönem piyasayı sarstığı reklam canlanmıştır.
özetle 1 tane daha ayetel kursinin sevapla ya da üşengeçlikle falan alakası yok. tamamen algınızı kontrol etmek amacıyla din adamlarının kullandığı psikolojik bir teknik. bunu bilinçli mi yapıyorlar bilmiyorum ancak işe yaradığı kesin.
gumroad'ın çalışmalarına göre tam sayılar yerine küsüratlı sayılar insanlar için daha cazip yani 9.95 ve 9.99 gibi küsuratlı sayılar 10 ve 20 gibi tam sayılara göre daha çekici.
janiszewski'nin çalışmaları ise tam sayıların popüleritesinin düşmesini alıcılarda oluşan güvensizlik hissine bağlıyor. yani alıcı sorguluyor (alıcı sorgularsa gönderici sıçar çünkü gönderici art niyetli bir puşt.). tam sayılar bir grup denekte sayının rastgele seçildiğini düşündürürken bir diğer grupta kazıklanma endişesi oluşturuyor. tabi sorgulamayan bir grubun varlığından söz etmezsek olmaz.
monroe ise farklı bir noktaya dikkat çekiyor. on, yüz, bin gibi az heceli sayılar dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz gibi çok heceli sayılara nazaran daha az tercih ediliyor. sanırım bir çoğumuzun kafasında fruko'nun "on yüz milyon baloncuk yuttum." mottosuyla bir dönem piyasayı sarstığı reklam canlanmıştır.
özetle 1 tane daha ayetel kursinin sevapla ya da üşengeçlikle falan alakası yok. tamamen algınızı kontrol etmek amacıyla din adamlarının kullandığı psikolojik bir teknik. bunu bilinçli mi yapıyorlar bilmiyorum ancak işe yaradığı kesin.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?