bir faruk nafiz çamlıbel şiiri;
hangi ceylan seni kesmiş de çocukken memeden,
hangi kaplan sana süt vermiş öz annen yerine?
üç yüz evlik köyü takmış saçının tellerine,
sürüyorsun bu mezarlıkta için titremeden.
seyre çık, sevdiğim,akşamları kurbanlarını;
yarıyor kalbini herkes sana göstermek için.
ah, o taş kalbine bir gün heyecan vermek için
yedi köy halkı sebil etti bu yıl kanlarını.
bir çiçek rikkati sinmiş de ipekten tenine,
sonra göğsünde çelikten mi dövülmüş bu yürek?
sen köyün derdine bigane yaşarken,gülerek,
gömüyor can veren evladını yüzlerce nine.
bir ölüm meltemi halinde eserken nefesin,
ömrü bir dal gibi aşıklarının,sallanıyor;
ihtiyarlar yanıyor, körpe çocuklar yanıyor;
sen köyün sıtmalı bağrında cehennem mi,nesin?
hangi ceylan seni kesmiş de çocukken memeden,
hangi kaplan sana süt vermiş öz annen yerine?
üç yüz evlik köyü takmış saçının tellerine,
sürüyorsun bu mezarlıkta için titremeden.
bir faruk nafiz çamlıbel şiiri;
gözlerim gözlerinde dinlenirken eriyor,
eriyor yaklaşırken dudağına dudağım.
zerrelerim çözülmüş gibi sesler veriyor,
ben sıcak bir denize inen buzdan bir dağım.
yanında damla damla bittiğimi duyarım,
yoklarım yerinde mi yüzüm,alnım,saçlarım?
bir göğüs geçirerek derim ki: yine varım,
fakat bir rüya gibi şimdi kaybolacağım
bir gün,için içimde neyim varsa alacak,
varlığım bir su olup kabından boşalacak,
benden nişan olarak kucağında kalacak
boş bir yığın: elbisem, gömleğim, boyunbağım.
gözlerim gözlerinde dinlenirken eriyor,
eriyor yaklaşırken dudağına dudağım.
zerrelerim çözülmüş gibi sesler veriyor,
ben sıcak bir denize inen buzdan bir dağım.
yanında damla damla bittiğimi duyarım,
yoklarım yerinde mi yüzüm,alnım,saçlarım?
bir göğüs geçirerek derim ki: yine varım,
fakat bir rüya gibi şimdi kaybolacağım
bir gün,için içimde neyim varsa alacak,
varlığım bir su olup kabından boşalacak,
benden nişan olarak kucağında kalacak
boş bir yığın: elbisem, gömleğim, boyunbağım.
tansiyon ölçmeyen, kan şekeri bakmayan, doğru düzgün anamnez almayan sağlık personellerini(doktor, acil tıp teknisyeni...) bünyesinde barındıran; şikayet edildiğinde ise il sağlık müdürlüklerince cansiperane savunulan kurum.
uykusuz gecelerimin kabusu!
uykusuz gecelerimin kabusu!
(bkz: gaz sancısı)
(bkz: özel hastane)
haftada bir houstondan bana selam diyen ancak gerisini getirmeyen yazar.alenen selam dedikten sonra kaçıyor yahu!
erkekte üriner ve genital sistem, kadında ise sadece üriner sistemle ilgilenen tıp dalı.kadın üreme organları için doğru tercih jinekolojidir.
bulunduğu semtten dolayı samatya devlet hastanesi olarak da bilinen hastane.
şu sıralar bina yeniden kısım kısım yıkılarak yeniden inşa edilmekte.bu sayede yatarak tedavi edilen hasta sayısı azalmış durumda ancak acil birimi çok yoğun olarak çalışmakta.
şu sıralar bina yeniden kısım kısım yıkılarak yeniden inşa edilmekte.bu sayede yatarak tedavi edilen hasta sayısı azalmış durumda ancak acil birimi çok yoğun olarak çalışmakta.
diğer sezon finallerine kıyasla 4. sezonda çok sönük bir final yaşatan dizi.
katy perry şarkısı:
you change your mind
like a girl changes clothes
yeah you, pms
like a bitch
i would know
and you over think
always speak
crypticly
i should know
that youre no good for me
cause youre hot then youre cold
youre yes then youre no
youre in then youre out
youre up then youre down
youre wrong when its right
its black and its white
we fight, we break up
we kiss, we make up
(you)you dont really want to stay, no
(but you)but you dont really want to go-o
youre hot then youre cold
youre yes then youre no
youre in and youre out
youre up and youre down
we used to be
just like twins
so in sync
the same energy
nows a dead battery
used to laugh bout nothing
now your plain boring
i should know that
youre not gonna change
someone call the doctor
got a case of a love bi-polar
stuck on a roller coaster
cant get off this ride
you change your mind
like a girl changes clothes
you change your mind
like a girl changes clothes
yeah you, pms
like a bitch
i would know
and you over think
always speak
crypticly
i should know
that youre no good for me
cause youre hot then youre cold
youre yes then youre no
youre in then youre out
youre up then youre down
youre wrong when its right
its black and its white
we fight, we break up
we kiss, we make up
(you)you dont really want to stay, no
(but you)but you dont really want to go-o
youre hot then youre cold
youre yes then youre no
youre in and youre out
youre up and youre down
we used to be
just like twins
so in sync
the same energy
nows a dead battery
used to laugh bout nothing
now your plain boring
i should know that
youre not gonna change
someone call the doctor
got a case of a love bi-polar
stuck on a roller coaster
cant get off this ride
you change your mind
like a girl changes clothes
tasvir edecek olursam:"göğüse bir filin oturması hali"
mezunlarının birbirlerini kayırmak için fırsatlar aradığına defalarca şahit olduğum eğitim yvası.
promiscous girl şarkısında kanadalı oyun kurucu steve nashe selam geçen şarkıcı:
-hey is that the truth or are you talking trash
is your game m.v.p. like steve nash
-hey is that the truth or are you talking trash
is your game m.v.p. like steve nash
ahmet hakan gibi alaycı,
yılmaz özdil gibi tasarruflu,
ergun babahan gibi oportunist,
umur talu gibi dokunan,
hakkı devrim gibi babacan,
mehmet yılmaz gibi kolay heyecanlanmayan,
iclal aydın gibi naif,
mehmet demirkol gibi tasvirci,
melih aşık gibi ilkeli,
can dündar gibi edebi,
haşmet babaoğlu gibi altını çizen,
nazlı ılıcak gibi üstünü örten,
emre aköz gibi içmeyen,
ertuğrul özkök gibi işverenini seven,
perihan mağden gibi türetken,
hasan pulur gibi kaynak gösteren,
çetin altan gibi umut veren,
mehmet barlas gibi iş bitiren,
hıncal uluç gibi polemik başlatabilen,
engin ardıç gibi lafı koyup polemiği bitirebilen
biri olmalıdır...
yılmaz özdil gibi tasarruflu,
ergun babahan gibi oportunist,
umur talu gibi dokunan,
hakkı devrim gibi babacan,
mehmet yılmaz gibi kolay heyecanlanmayan,
iclal aydın gibi naif,
mehmet demirkol gibi tasvirci,
melih aşık gibi ilkeli,
can dündar gibi edebi,
haşmet babaoğlu gibi altını çizen,
nazlı ılıcak gibi üstünü örten,
emre aköz gibi içmeyen,
ertuğrul özkök gibi işverenini seven,
perihan mağden gibi türetken,
hasan pulur gibi kaynak gösteren,
çetin altan gibi umut veren,
mehmet barlas gibi iş bitiren,
hıncal uluç gibi polemik başlatabilen,
engin ardıç gibi lafı koyup polemiği bitirebilen
biri olmalıdır...
yerel seçim tarihi yaklaştıkça ayda bir mecburi hizmet kurası çekmeye başlamış olan kurum.(bundan önce 3 ayda bir gibi yapıyorlardı.)
hesap belli tabi.seçimde oy kullanacak vatandaşlara "bakın sizi doktorsuz bırakmadık" mesajı vermeye çalışıyorlar.
hesap belli tabi.seçimde oy kullanacak vatandaşlara "bakın sizi doktorsuz bırakmadık" mesajı vermeye çalışıyorlar.
müşterilerine köpek muamelesi yapan çalışanları olan banka.azarlamalar, alaya almalar, gerizekalı muamelesi yapmalar falan hep bunlarda.
zaten iyi yazardı şimdilerde muhteşem yazıyor.
garip bir bomba adı.
çocukluğumun yaz eğlencelerinden biriydi misket.öğrenciyken yaz tatili geldiğinde belli bir moda halinde sırasıyla misket, futbolcu kartları, gazoz kapakları vs ile oyunlar oynanırdı mahallelerde.en azından bizim yaşadığımız mahallelerde.
mesela aroma marka gazoz kapağı çok sık bulunamazdı, değerliydi.futbolcu kartlarınınsa yıldızı rıdvan dilmendi, 07 numaralı karttı ve sıradan bir kart oyununa onun kartının da bulunduğu desteyle oturmak delilikti.misketlerinse çeşitleri vardı.cam olanlar birlik sayılırdı pek rağbet görmezlerdi.kemikler vardı 5lik sayılırlardı, süt beyazın üzerine her renk desenle süslenirlerdi(hiç şüphesiz misket camiasının en şatafatlı üyeleriydiler)10luk sayılan parlak misketler vardı benim pek tutmadığım.normal misketlerden büyük boyda olanlar ise 25likti.
misket dendiğinde ben onlu yaşlarımın yaz tatillerini hatırladım hep.arkadaşlarımla ortak olup diğer çocukların misketlerini, kartlarını kekmeye çalıştığım, bazen kazanıp bazen kaybettiğim oyunlar geldi hep gözümün önüne.
şimdiyse büyük büyük bilim adamları oturmuşlar utanmadan yaptıkları bombalara çocukların oyuncaklarından birinin adını veriyorlar.ki o çocuklar oynamaları gereken misketler yerine misket bombalarıyla öldürülüyorlar.
evet ölen çocuklar büyüyemiyorlar...
şeker de yiyemiyorlar, misket de oynayamıyorlar...
çocukluğumun yaz eğlencelerinden biriydi misket.öğrenciyken yaz tatili geldiğinde belli bir moda halinde sırasıyla misket, futbolcu kartları, gazoz kapakları vs ile oyunlar oynanırdı mahallelerde.en azından bizim yaşadığımız mahallelerde.
mesela aroma marka gazoz kapağı çok sık bulunamazdı, değerliydi.futbolcu kartlarınınsa yıldızı rıdvan dilmendi, 07 numaralı karttı ve sıradan bir kart oyununa onun kartının da bulunduğu desteyle oturmak delilikti.misketlerinse çeşitleri vardı.cam olanlar birlik sayılırdı pek rağbet görmezlerdi.kemikler vardı 5lik sayılırlardı, süt beyazın üzerine her renk desenle süslenirlerdi(hiç şüphesiz misket camiasının en şatafatlı üyeleriydiler)10luk sayılan parlak misketler vardı benim pek tutmadığım.normal misketlerden büyük boyda olanlar ise 25likti.
misket dendiğinde ben onlu yaşlarımın yaz tatillerini hatırladım hep.arkadaşlarımla ortak olup diğer çocukların misketlerini, kartlarını kekmeye çalıştığım, bazen kazanıp bazen kaybettiğim oyunlar geldi hep gözümün önüne.
şimdiyse büyük büyük bilim adamları oturmuşlar utanmadan yaptıkları bombalara çocukların oyuncaklarından birinin adını veriyorlar.ki o çocuklar oynamaları gereken misketler yerine misket bombalarıyla öldürülüyorlar.
evet ölen çocuklar büyüyemiyorlar...
şeker de yiyemiyorlar, misket de oynayamıyorlar...
chelseaden manchester citye transfer olan solak futbolcu.defansın ve orta sahanın solunda görev yapabilen bridge arap sermayesinin getirdiği paraları cömertçe harcayan citylilerin cebinden 12 milyon poundun çıkmasına aracılık etmiştir.ayrıca kendisi de yıllık 5,2 milyon pound alacakmış cityden ki bu chelseanin verdiğinden 1,2 milyon puond fazla.
önce asier del horno sonrasında ise ashley coleun gölgesinde kalan ve pek çok maçta ilk 11de oynayaman bridge potansiyelinin çok altında maçlar çıkartıyordu.sanırım mavi beyazlılarda düzenli forma şansı bulması kendisine ingiltere milli takımında oynama şansını da yaratacaktır.
önce asier del horno sonrasında ise ashley coleun gölgesinde kalan ve pek çok maçta ilk 11de oynayaman bridge potansiyelinin çok altında maçlar çıkartıyordu.sanırım mavi beyazlılarda düzenli forma şansı bulması kendisine ingiltere milli takımında oynama şansını da yaratacaktır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?