orjinal ismi the hills have eyes olan bu filmin yönetmeni alexandre aja, başrol oyuncuları ise; michael bailey, smith tom ve ted levine.
konusu; her şey klasik bir aile tatili ile başlıyor... carter ve ethelin evlilik yıldönümleridir. kutlamak için tüm aile californiaya gitmeye karar verirler. fakat,bir karavan ile batıya yönelen aile, nelerle karşılaşacaklarını bilmemektedir.
anlamı gayet açık bir başlık aslında; birine ya da bir şeye sarılarak uyuma eylemi. asıl mesele ise kiminle uyunduğudur. örneğin; sevgiliye sarılıp uyumak romantikken kocaman bir adamın oyuncak ayısına sarılarak uyuması garip hatta komik kaçabilir.
başlayınca bir türlü bırakılamayan dizi. her ne kadar senaryosu bazen saçmalasa da mutlaka bir sonraki bölümü merak ediyor ve dayanamayıp yine izliyorsunuz.
karmaşık sistemlerde yapılan ufak tefek oynamaların ilerdeki zamanda büyük değişikliklere yol açabileceğini savunan teori.
ayrıca bu teorem; yakın gelecekte olan şeylerin tahminin kolay, daha sonraki zamanlarda olacakların ise tahmininin zor olduğunu iddia eder.
ayrıca bu teorem; yakın gelecekte olan şeylerin tahminin kolay, daha sonraki zamanlarda olacakların ise tahmininin zor olduğunu iddia eder.
sözleriyle insanın içine işleyen şarkı. hele funda arar "aşk bizi terketti/ah,ne gelir elden" der insanın içinden bir şeyler kopar gider sanki...
hem kaç şarkı ayrılık gözyaşlarını ve acısını böyle güzel anlatır ki:
"gozlerimden haylaz yagmurlar yagdi
ayrilik mi,sen mi,yoksa sevda mi
hangisi sebebim olur"
hem kaç şarkı ayrılık gözyaşlarını ve acısını böyle güzel anlatır ki:
"gozlerimden haylaz yagmurlar yagdi
ayrilik mi,sen mi,yoksa sevda mi
hangisi sebebim olur"
funda ararın son dans albümünde yer alan güzel şarkı.
sözleri:
bir mektupla başladı sevdamız
kaç fasıl sürdü de bitti
rüzgarına bırakıp yandığımız
satırlar uçup da gitti
ne sözlerin tadı kaldı
ne şarkılar seni andı
bin teselli kar etmez
aşk yolcusu yalnız kaldı
bu sabah güneş doğmuyor
gün geceden kurtulmuyor
aşkın esir almış bu gönlümü
dudaklarımdan o şarkı hiç düşmüyor
kimse bana üzülmüyor
sabret, o gelir demiyor
aşkın esir almış bu gönlümü
dudaklarımdan o şarkı hiç düşmüyor...
sözleri:
bir mektupla başladı sevdamız
kaç fasıl sürdü de bitti
rüzgarına bırakıp yandığımız
satırlar uçup da gitti
ne sözlerin tadı kaldı
ne şarkılar seni andı
bin teselli kar etmez
aşk yolcusu yalnız kaldı
bu sabah güneş doğmuyor
gün geceden kurtulmuyor
aşkın esir almış bu gönlümü
dudaklarımdan o şarkı hiç düşmüyor
kimse bana üzülmüyor
sabret, o gelir demiyor
aşkın esir almış bu gönlümü
dudaklarımdan o şarkı hiç düşmüyor...
hara adlı şarkılarıyla dikkat çeken grup.
çamur’un aşkın ızdırabı adlı ilk albümlerinde bulunan süper şarkısı.
sözleri:
dize geldim anladım ki bu alem budur
yazamadım sevdiğime beş altı satır
neyse dedim de duruldum tutundum aşka
hem üzüldüm hemde üzdüm susaydım keşke
duman oldum o halimden eser kalmadı
aşkım figanım gülüm baharım
meyhanelerde sakiler derman olmadı
çok istedim olsun diye sensiz olmadı
bana yine gül yüzünle gel tek sözümle gel
gözüm yolda gönlüm sende kaldı al da gel
yana yana yaza oldu kışım kor oldu düşüm
can yürekten yürek sende kaldı al da gel
geceleri gündüzlere katıp dururken
sıkılmadan orda burda atıp dururken
uzun ince bir yollarda kayarken alem
ne hallere düştük ulan durup dururken
sözleri:
dize geldim anladım ki bu alem budur
yazamadım sevdiğime beş altı satır
neyse dedim de duruldum tutundum aşka
hem üzüldüm hemde üzdüm susaydım keşke
duman oldum o halimden eser kalmadı
aşkım figanım gülüm baharım
meyhanelerde sakiler derman olmadı
çok istedim olsun diye sensiz olmadı
bana yine gül yüzünle gel tek sözümle gel
gözüm yolda gönlüm sende kaldı al da gel
yana yana yaza oldu kışım kor oldu düşüm
can yürekten yürek sende kaldı al da gel
geceleri gündüzlere katıp dururken
sıkılmadan orda burda atıp dururken
uzun ince bir yollarda kayarken alem
ne hallere düştük ulan durup dururken
lyonel trouillot’un eseri olup, ülkemizde metis yayınlarından çıkmıştır. 106 sayfalık bu roman "haiti’nin bağımsızlığının iki yüzüncü yılı kutlamalarında geçen "sokaklara dökülenlere" adanmış bu roman haiti’nin tarihine ışık tutuyor"muş.
genellikle solaklar için dezavantaj olan şeylerdir.
mesela koskoca bir amfide sınava gireceksinizdir ve bütün sıra kolları sağlaklar için dizayn edilmiştir. dolayısıyla sağlak olanlar istedikleri yere rahatça kurulur, yazılarını yazarlar.
mesela koskoca bir amfide sınava gireceksinizdir ve bütün sıra kolları sağlaklar için dizayn edilmiştir. dolayısıyla sağlak olanlar istedikleri yere rahatça kurulur, yazılarını yazarlar.
kötü adam karakterine bile şirinlik katmayı becerebilmiş başarılı oyuncu. (bkz: beyaz gelincik)
gerçekten ortalamanın çok çok üzerinde olan ve her rolünün hakkını verebilmiş nadir isimlerden biri.
gerçekten ortalamanın çok çok üzerinde olan ve her rolünün hakkını verebilmiş nadir isimlerden biri.
dinlenmek için en gerekli şeydir kendisi.
ama uzun süreli olursa bünyede yalnızlık hissi yaratır o ayrı...
ama uzun süreli olursa bünyede yalnızlık hissi yaratır o ayrı...
(bkz: kumral ada mavi tuna)
(bkz: araf)
o güzel buğulu sesi ile huzur kaynağıdır kendisi. umutsuz anlarda hemen rahatlatır sesiyle, pozitif bir havayla kaplar insanın dünyasını...
ben biliyorum ki o yanımdayken ellerimi boşluğa uzatıp kendimi bıraksam bile düşmeme izin vermeyecek bir kardeşim var ve ben biliyorum ki onun yanında saat onikiyi vursa bile asla her şeyi göze alacak kadar korkup kaçmayacağım, çünkü sıcacık bir güven olacak hep içimde.
ben biliyorum ki canımı acıtanlar olacak, hatta yaralanacağım ama yaralarımı sararken yardım edip, saçımı okşayacak içimden attığım çığlıkları, düşmenin eşiğine geldiğim uçurumları ben söylemeden gözlerimden anlayacak sen, hep koruyacaksın beni...
ben biliyorum ki her an yanımda olamasan da her içim karardığında geçmişi taşıyan bir kırmızı defter alacak beni sayfaları arasına avutacak ve güneş tekrar tenime, ruhuma vuracak…
ben biliyorum ki sen yanımdayken gidenler canımı daha az acıtabilecek, atılan iftiraları ufak sıyrıklarla atlatacağım.
ben biliyorum ki gözümü kırpmadan savunacağım ve iyiliği için her şeyi göze alacağım bir kardeşim var.
ben biliyorum ki canımı acıtanlar olacak, hatta yaralanacağım ama yaralarımı sararken yardım edip, saçımı okşayacak içimden attığım çığlıkları, düşmenin eşiğine geldiğim uçurumları ben söylemeden gözlerimden anlayacak sen, hep koruyacaksın beni...
ben biliyorum ki her an yanımda olamasan da her içim karardığında geçmişi taşıyan bir kırmızı defter alacak beni sayfaları arasına avutacak ve güneş tekrar tenime, ruhuma vuracak…
ben biliyorum ki sen yanımdayken gidenler canımı daha az acıtabilecek, atılan iftiraları ufak sıyrıklarla atlatacağım.
ben biliyorum ki gözümü kırpmadan savunacağım ve iyiliği için her şeyi göze alacağım bir kardeşim var.
ilk entrysi ne yazık ki tanım entrysi olamamış başlıklardan biri.
başkenti taipei olan ada ülke.
başkenti taipei olan ada ülke.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?