carpediem

vapurda bir sey okumak denince, en keyiflisi baskasinin gazetesini okumaktir. vapur ayri bir sey zaten canim. bir paylasim var bir kere. amcam almis gazetesini, en az 5 kisinin gozleri gazetede. ne kadar guzeldir, amca hizmet etti insanliga farkinda degil. insana sevaba sokan bir sey bu vapur...

asiklar ozellikle platonikler icin alt kat acik alana oturun. gunese gore konumunuzu belirleyin. eger eminonunden biniyorsaniz "aman gunes var bu tarafta. ben cinlik yapiim diger tarafa oturayim! muhahha!!" hatasini yapmayin. eger bu hataya duserseniz iki dakika maruz kalacaginiz gunes, eger uskudara gidiyorsaniz 15 boyunca yok kadikoye gidiyorsaniz 30 dakika boyunca tepenizde olup sizi sicim sicim terletecektir. "aman canim ruzgar var!" demeyin, yaz sicaginda ruzgar da bir ise yaramiyor. biz gelelim asil konumuza. evet, asiklar! oturdunuz yerinize. simdi bekleyin. birazdan vapur kalkicak. walkman, discman vb. bir alette bunalim sarkilarinizi dinlemeye baslayin. vapurun motoruna dikkat kesilin. cunku calismaya baslamasi ve vapurun harekete gecmesi arasinda sigaranizi yakicaksiniz. "biraz erken yaksam nolur ki??" demeyin. sigara erken bitiyor. "amaan sende sanki cok onemli o arada sigarayi yakmak" demeyin. vapur hareket eder. ruzgar olur. sigarayi yakamazsiniz, aci cekersiniz. sigarayi yaktiniz, bunalim sarkilar zaten kulakta. ee bundan sonrasini da ben soylemiyim artik. istanbul, siz ve "o"!.. daha ne istersiniz ki...

not:kisin disarida oturmak isteyen mazosist arkadaslarimiz varsa vapurun en cillop ruzgarsiz acik mekanini tarif ediyorum. vapurun sag girisinden girin. kapali mekan kapilarininin tumunu gecin. acik alandaki oturaklarin en ucuna kadar yuruyun. kisin bir vakti acik alan, temiz hava ve yalnizligin tadini cikarin...

cengelkoy-kuzguncuk arasinda kucuk ama mukemmel bir semt. cok hos bir sahili var. ayrica bayagi tarihi bir mekan. beylerbeyi camii ve beylerbeyi sarayi bilinmesi gereken yerleridir. istanbul’un yasanisi yerlerinden bir tanesi.

cengelkoye bagli bir mahalleydi. simdi cadde oldu. mehmet akif ersoy mahallesine dahildir. adres yazarken insani deli etmekte birebir, taksiye binince ise intihar etme katsayisini artirabilme yetenegine sahiptir. camlica tepesieteklerinde oldugundan "eskiden buralar ormanlikti, kurt inerdi buralardan beylerbeyine!.." muhabbetleri de sikca doner.

(bkz: olmek)
(bkz: intihar etmek)

acaba iettyle bir iliskisi mi var demeden gecemedigim yazar.

lanetlenmis hatlardan biri. zaten bir hat hasippasadan veya kirazlitepeden geciyorsa basi dertten kurtulmaz, dert gibi biner yolcularin tepesine. bu hat insani 1 saat bekletmezse rahat etmez. bir de yetmezmis gibi ucube yerlerden gecer, gece gece korkar insan. alternatifi 15ck veya uskudar dolmuslari+otobus/minibustur.

muhtesem bir hattir. 14f ile gitmek zorunda olanlar bilirler. gecenin bir vakti o otobuse binmek korku yaratir. acayip yerlerden gecer o 14f otobusu. 1 saat bekledigimizi hatirlariz. 15ck bizim icin bir kurtarici olmustur adeta. ayrica dersaneye gitmek icin bir ton yol yurumekten de kurtulduk.superdir super...

bir bayan ismi.
(bkz: vildan atasever)

(bkz: vildan)

bir duman sarkisi. nakarati beni benden almistir, imrendigim, "ulan ben bole soz yazsam..." seklinde dusuncelere kapildigim ender sarkilardandir.
"oyle yurekten seviyorsan
akli basindan atacaksin
kimi yaninda ariyorsan
once icinde bulacaksin..."

acik acik solemisler, cok da iyi etmisler. ama albumdeki ilk sarki ve fazlasiyla kurbani andiriyor, bir sok yasatiyor. neyse ki diger sarkilar gayet dumanca.

kadinlar gununu bile kotu emellerine alet edebilen varliklar. kadikoyde cikmis kadinlar, kadinlar gununde apo leyhinde slogan atiyor. neymis, serbest birakilsinmis. baska isteginiz??

tum kurtleri ayni kefeye koyan kampanya. butun kurtlerde yapsa bunu, ulkemizi bolmek ve insanlari ayaklandirmak icin yapilan bu oyunlara gelmememiz lazim diye dusunuyorum. ayrica turkiye turklere degil turkiye vatandaslarina aittir. belki bu kucuk bir kelime farkliligi ama buyuk anlam farklari var. bu topraklar uzerinde yasayan tum vatandaslar ulkede ayni haklara sahiptir. bunu bilmeliyiz ki cocuklarimiza ogretebilelim ve gittikce daha bilincli bir turkiye dogsun. boyle oyunlara gelmeyecegimiz ve bu ulkeyi kimsenin bolemeyecegini de herkese kanitlayalim.

bushun ne mal oldugunu bakip da goremeyenlerin gozune sokmus afet. adamin umrunda degil olen insanlar. isyan durumu soz konusu olunca, koltugunun derdine dusup gostermelik bir ziyaret yapti afet bolgesine. tabii olen insanlar vergisini odeyen amerikan vatandaslarinin da umrunda degil. 5 gun onceden gelecegi belli oldugu halde hicbir mudahele yapilmadi. parasi olanlar baska yerlere kacabildi ama fakir insanlar orada kaldi. onlara hicbir sekilde yardim edilmedi. insana verilen deger bu kadar iste amerikada!!

sigarayi yakmak. sigaranin alev almasi akabinde "alla allaa neden alev aldi lan bu?" diye dusunup, uflemek suretiyle alevi sondurmek. sonra bir firt cekmek. bir de "alla allaa neden gelmio bu??" diye dusunmek. sigaraya bir bakip tersten yaktigini anlamak. bir dusunmek boyle icebilir miyim diye. "asik miyim ulan ben?" nidalariyla sigarayi balkondan asagi atmak.

3 eylul gunu olanlardan sonra bir daha rock festivalinde cikmaz diye dusundugum ve yine 3 eylulden sonra sirf daha cok insan gelsin diye rock festivaline bu adami cagiran organizatorlerin bir daha cagirmaya yeltenmeyecegini de dusundugum kisi.

"artik gitsin sozlukten, bugunluk yeter" dedigim bilgic. bir sevkle butun gun entry girmis, pek de iyi etmistir ama yazik gunah o gozlere, monitorun karsisinda; yazik gunah o kaba etlere, sandalye ustunde dumduz oldular.
(bkz: yapma canim yapma arkadasim)

(bkz: cagla sikel)

kizim bak! ben senin iyiligini dusunuyorum. ama sen anlayamazsin bunlari simdi. bir anne ol bak ozaman anliyacaksin. ah ahh eski gunler... bize de derdi annelerimiz boyle ama tabii biz anlayamazdik. aslinda ben senden anlamani beklemiyorum. ama sen anla olur mu?? cunku ana yuregi bik bik bik...