bu ülkede insanların partiye değil de lidere oy verdikleri gerçeği düşünüldüğünde gerçekleşmesi gereken eylem.
bugün beni büyük hayal kırıklığına uğratan şehir.
görüntü ve gürültü kirliliği...
öğrencilerin işlemlerini internet üzerinden kolayca gerçekleştirebilmelerini sağlayan sistem.
(bkz: öğrenci bilgi sistemi)
(bkz: kapiş)
ilk duyduğunuz da hareketsiz kalırsınız,bir süre tepki veremezsiniz,inanmak istemezsiniz.birkaç dakika sonra hissettiğiniz tek şey hayal kırıklığıdır.ağlamakla ağlamamak arasındasınızdır.gurur ağır basar ağlamazsınız.arayıp küfürler yağdırmak nedenini sormak istersiniz ama o saçma gurur engel olur gene.
yılın 365 günü izmir de yaşayan biri olarak katılmazsam eşşeklik olur nitekim çocuk onca yol geliyor.
şikayet edeceğine git erit denesi,gıcık kız cümlesi.
kazmalığı güneş gözlüğünü lunaparkta takmasından dolayı mıdır diye düşündüğüm kişi.
büyük ihtimalle üst komşuya kahve içmeye gitmiş,gizemli annedir.evde çalan telefona kimse cevap vermeyince durumu çakarsınız. geri döndüğünde nerede olduğunu sorduğunuzda siz bana nereye gittiğinizi söylüyo musunuz tribine girer.bir de nasıl oluyor da kapıyı o kadar sesiz kapatabiliyorlar anlamam.
eğer birini seviyorsan ona sımsıkı sarıl ki,onu sevdiğini bilsin.
can sıkıntısının insana neler yaptırtabileceğine dair güzel bir örnek.
muhteşem bir nihat behram şiiri.
kırk sevginin baygınıyım - belki de yüzkırk -
yine de yalnızlık yalazlanır kırık kalbimde
otların tutuklusu
haylazı ağzım
şimdi tutlusu kara suların.
her şeye yeniden başlayabilseydim eğer
aşkımı acıyla anmazdım artık.
ben ki delisiyim suların, oysa bu sular
çöl rüzgarı kadar bulanık.
akar gibi geçiyorum dünyadan, ısınıp bakınmadan,
sarhoş
sıkılgan
sırılsıklam...
kırk diyarda kırkbin öpüşün bitkiniyim
dudağında kırkbin kekik tadı kamaşır
yine de kalbim ısırgan mı ısırgan.
eşini çağlayana kaptırmış balığıyım bu nehrin
aydır, geceden beri dişlenmiş kelebeğin
her sabah ağzımda ölümüyle buluşan
kırk sevginin baygınıyım - belki de yüzkırk -
yine de yalnızlık yalazlanır kırık kalbimde
otların tutuklusu
haylazı ağzım
şimdi tutlusu kara suların.
her şeye yeniden başlayabilseydim eğer
aşkımı acıyla anmazdım artık.
ben ki delisiyim suların, oysa bu sular
çöl rüzgarı kadar bulanık.
akar gibi geçiyorum dünyadan, ısınıp bakınmadan,
sarhoş
sıkılgan
sırılsıklam...
kırk diyarda kırkbin öpüşün bitkiniyim
dudağında kırkbin kekik tadı kamaşır
yine de kalbim ısırgan mı ısırgan.
eşini çağlayana kaptırmış balığıyım bu nehrin
aydır, geceden beri dişlenmiş kelebeğin
her sabah ağzımda ölümüyle buluşan
(bkz: suda yiten ayışığı)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?