the matrix’ten sonra, yeni bir devrim deniyor bu film için. fragmanları da hayli etkileyeci, merakla beklemekteyiz.
neredeyse her binanın duvarında bir örgüt (yasa içi (içi mi? one lan? lan mı? evet! peki...)-yasa dı$ı) adı ya da bir sloganın bulunduğu semttir. bazen doğru binaya gelip gelmediğimi, giri$ kapımızın tam kar$ısındaki slogana bakarak teyit ederim.
taksim (sıraselviler), mecidiyeköy (esentepe caddesi), gülbağ (çiçekli bahar sokak) ve kağıthane, gültepe gibi birkaç semtte daha ikamet etmi$, yaşamı$ biri olarak ak$amları ve geceleri tüm bu semtlere göre daha güvenli olan semttir.
insanlarının ve mahallenin "adının çıktığı" kanısındayım. canlarının da çıkmamasını diliyorum.
ula$ım sıkıntısının had safhada olduğu, iett’nin malum sebeplerden en dandik otobüslerini ve en deli (hastayım bu $oförlere, o körüklülerle mahalleye bir dalı$ları var ki, oy oy oy. trombolinde zıplıyormu$ gibi olursunuz. halk otobüslerinde aynı tat yoktur) $oförlerini gönderir. özel günlerde, iett yerine halk otobüslerinin kullanması tavsiye edilir. o günlerde otobüsler mahalleye de girmez.
taksim (sıraselviler), mecidiyeköy (esentepe caddesi), gülbağ (çiçekli bahar sokak) ve kağıthane, gültepe gibi birkaç semtte daha ikamet etmi$, yaşamı$ biri olarak ak$amları ve geceleri tüm bu semtlere göre daha güvenli olan semttir.
insanlarının ve mahallenin "adının çıktığı" kanısındayım. canlarının da çıkmamasını diliyorum.
ula$ım sıkıntısının had safhada olduğu, iett’nin malum sebeplerden en dandik otobüslerini ve en deli (hastayım bu $oförlere, o körüklülerle mahalleye bir dalı$ları var ki, oy oy oy. trombolinde zıplıyormu$ gibi olursunuz. halk otobüslerinde aynı tat yoktur) $oförlerini gönderir. özel günlerde, iett yerine halk otobüslerinin kullanması tavsiye edilir. o günlerde otobüsler mahalleye de girmez.
bugünkü kö$esinde bekir co$kun döktürmü$ kendisiyle ilgili...
acaba ba$bakan tatilini biraz uzatamaz mı?..
farkında mısınız; ortalık sakin...acaba ba$bakan’ın tatilini biraz daha uzatma olanağı yok mu?.. ankara’daki gazeteci arkada$larımız keyifsiz, ortalığı karı$tıracak haber verilemiyor kaç gündür... i$ çıkmıyor... haber kanallarında “son dakika”lar kalktı sanki... bağrı$ma-çağrı$ma yok... suçlamalar, azarlamalar kesildi... töhmet ve hakaretler duyulmuyor...
*
bize misafirliğe gelen o hiperaktif oğlanı dü$ünüyorum...sofranın etrafında var hızı ile dönmeye başladığından epeyi zaman sonra, annesi-babası alıp götürdüklerinde aynı duyguya kapılmı$tım...bir süre bir engin sessizliğin ortasında öyle pencerenin pervazına baktıktan sonra “acaba gitti mi?” diye sormu$tum kendi kendime... bir sessizlik var... mesela pkk‘nın ta$eronu kimdir?... ergenekon kimin uzantısı?... israil i$birlikçileri kimler?.. türk ordusu ne dümenler çeviriyor?.. medya yine ne fitne pe$inde?.. yüksek yargı hangi entrikaların içinde?.. kimse çıkıp bunları söylemiyor... ve ortalık karı$mıyor...
*
bir sükûnet var kaç gündür... kamer genç’in bir haftadır sessiz-sakin oturduğu, hatta bir tür bunalıma girdiği haberleri geliyor... en zor durumda olanlar ise; yalakalar... ona-buna saldırmak için sinyal gelmiyor ve öyle bo$ oturuyorlar... televizyon televizyon dolanıp “çok doğru söyledi” diyecekler ama... ba$bakan bir şey söylemi$ değil...
*
bir sessizlik var... huzuru bozacak bir şey olmuyor... ortalık sakin... acaba ba$bakan tatilini biraz uzatamaz mı?..
http://cep.haberturk.com/yazarlar/530117-acaba-basbakan-tatilini-biraz-uzatamaz-mi
hamiş: ne kaldı $urada seçime. bir tatile göndeririz kendisini. ne dersiniz, olur mu? bence olur!
acaba ba$bakan tatilini biraz uzatamaz mı?..
farkında mısınız; ortalık sakin...acaba ba$bakan’ın tatilini biraz daha uzatma olanağı yok mu?.. ankara’daki gazeteci arkada$larımız keyifsiz, ortalığı karı$tıracak haber verilemiyor kaç gündür... i$ çıkmıyor... haber kanallarında “son dakika”lar kalktı sanki... bağrı$ma-çağrı$ma yok... suçlamalar, azarlamalar kesildi... töhmet ve hakaretler duyulmuyor...
*
bize misafirliğe gelen o hiperaktif oğlanı dü$ünüyorum...sofranın etrafında var hızı ile dönmeye başladığından epeyi zaman sonra, annesi-babası alıp götürdüklerinde aynı duyguya kapılmı$tım...bir süre bir engin sessizliğin ortasında öyle pencerenin pervazına baktıktan sonra “acaba gitti mi?” diye sormu$tum kendi kendime... bir sessizlik var... mesela pkk‘nın ta$eronu kimdir?... ergenekon kimin uzantısı?... israil i$birlikçileri kimler?.. türk ordusu ne dümenler çeviriyor?.. medya yine ne fitne pe$inde?.. yüksek yargı hangi entrikaların içinde?.. kimse çıkıp bunları söylemiyor... ve ortalık karı$mıyor...
*
bir sükûnet var kaç gündür... kamer genç’in bir haftadır sessiz-sakin oturduğu, hatta bir tür bunalıma girdiği haberleri geliyor... en zor durumda olanlar ise; yalakalar... ona-buna saldırmak için sinyal gelmiyor ve öyle bo$ oturuyorlar... televizyon televizyon dolanıp “çok doğru söyledi” diyecekler ama... ba$bakan bir şey söylemi$ değil...
*
bir sessizlik var... huzuru bozacak bir şey olmuyor... ortalık sakin... acaba ba$bakan tatilini biraz uzatamaz mı?..
http://cep.haberturk.com/yazarlar/530117-acaba-basbakan-tatilini-biraz-uzatamaz-mi
hamiş: ne kaldı $urada seçime. bir tatile göndeririz kendisini. ne dersiniz, olur mu? bence olur!
üyelerinin, "yaa konusu $öyle bir film vardı"dan tutun, i$-i$çi-ev arkadaşı arayana kadar envai çe$it duyuru/ilanlarını yayınlayan internet sitesi. ekşi sözlük çıkı$lı ve desteklidir. yalın bir görsele sahip olmasına rağmen ihtiyacı görecek durumdadır.
http://www.eksiduyuru.com
http://www.eksiduyuru.com
lemanın son sayısında (ya da okuduğum son sayısında), timsahın penisinin kendilerinden bahsettiği sözlük.
kı$ın, yorgan dolayısıyla kamuflesi daha kolayken yazın sıcak günlerinde çar$af ile pek bir zordur. uyandığında "in$allah kimse görmemi$tir" diye dü$ünmekten ba$ka bir$ey gelmez elden.
ve maalesef tayyip erdoğan reel bir sorundur. en yakın sandıkta, bu ettiği lafları kafasının çevresinde döndürecek bir sonuç alması umulmaktadır.
acaba kabil-habil olayı ile bir ilgisi varmı bildiğimiz/ya$adığımız yıllar boyunca ba$ının beladan, dertten kurtulmamasının?
acaba kabil-habil olayı ile bir ilgisi varmı bildiğimiz/ya$adığımız yıllar boyunca ba$ının beladan, dertten kurtulmamasının?
metalcilerin ve rock, rap gibi türlerin konserlerinde de görülen i$aret parmağı ve küçük parmağın açık, diğer parmakların kapalı olduğu el i$aretine verilen isim. bozkurt i$aretine benzetilir bilmeyenlerce, karı$tırılır. her$eyin birbirine karı$tığı bu devirde de hor görülemeyecek bir durumdur ya da hor görülür, her neyse...
ölen ingiliz-amerikan askerlerinin çoğu bu ülkelerin vatanda$ları olmayan, sava$ın sonunda canlı kalırlarsa vatanda$lığa alınacakları vaat edilen bir çe$it maraba, bir çe$it köle olan paralı askerlerdir. profesyonel ordu diyenlere kapak olurmu, uyarmı tencereye bilmiyorum. ölen asker ana kuzusu da, maa$lı profesyonel asker robot mu? anası, babası, sevdiği yok mudur bunların?
ölen ingiliz-amerikan askerlerinin çoğu bu ülkelerin vatanda$ları olmayan, sava$ın sonunda canlı kalırlarsa vatanda$lığa alınacakları vaat edilen bir çe$it maraba, bir çe$it köle olan paralı askerlerdir. profesyonel ordu diyenlere kapak olurmu, uyarmı tencereye bilmiyorum. ölen asker ana kuzusu da, maa$lı profesyonel asker robot mu? anası, babası, sevdiği yok mudur bunların?
$öyle bir$ey... arkada$ bunalıma girmi$, ne yapacağını $a$ırmı$. bir i$ görü$mesine gidecek, $i$lî’ye kadar gelmi$ ama sonraki otobüse bindiğinde ödünç aldığı akbil’de kontörün yetersiz olması sonucu kalakalmı$... sağa sola, tanıdıklara ula$maya çalı$mı$... hayat... herkes bir yerlerde, i$inde, ailesiyle vs. kimseye de ula$amamı$, kalakalmı$ öylece, cebinde 5 kuru$la!
11818’i aramı$ sonra, aklında kalan bilinmeyen numaralar servisini. alo fetva hattı’nın numarasını sormu$. 0 212 526 16 80 numarası verilmi$. aramı$, telefonu açan ki$iye: "böyle sürünerek ya$ayıp, ele güne yük olmak, rezil olmak mı daha kötüdür ve/veya günahtır yoksa intihar etmek mi?" diye... amca hazırlıklı, bir iki polyannacı ya da herneyse damar benzetme/açıklamadan sonra: " bak, $u gün $u semtte .... $irketine gel. herhangi bir para istenmiyor. orada bir i$ ayarlarız sana, gel konu$alım" der. "allah allah" der arkada$, "gidelim bakalım"...
git bakalım!
belirlenen gün geldiğinde malum semte gidilir, $irket bulunur. olay $udur: faiz ödemeden ev-araba- vs sahibi olmak isteyen insanlara, adı faiz olmayan, ba$ka bir ad altında bir miktar para alınarak 120 aya kadar taksitle bu imkân sunulur. amcamız arkada$a: " 100 tane kredi satarsan 1000 tl rahat kazanırsın ayda" demi$. bahsettiği 100 kredinin her birinin 100 000 tl olduğu ve rahat! kazanılacak 1000 tl için toplamda 10 000 000 tl kredi satması gerektiğini matematiği berbat arkada$ bile! çözmü$tür.
yoruma gerek var mı sayın seyirciler?
11818’i aramı$ sonra, aklında kalan bilinmeyen numaralar servisini. alo fetva hattı’nın numarasını sormu$. 0 212 526 16 80 numarası verilmi$. aramı$, telefonu açan ki$iye: "böyle sürünerek ya$ayıp, ele güne yük olmak, rezil olmak mı daha kötüdür ve/veya günahtır yoksa intihar etmek mi?" diye... amca hazırlıklı, bir iki polyannacı ya da herneyse damar benzetme/açıklamadan sonra: " bak, $u gün $u semtte .... $irketine gel. herhangi bir para istenmiyor. orada bir i$ ayarlarız sana, gel konu$alım" der. "allah allah" der arkada$, "gidelim bakalım"...
git bakalım!
belirlenen gün geldiğinde malum semte gidilir, $irket bulunur. olay $udur: faiz ödemeden ev-araba- vs sahibi olmak isteyen insanlara, adı faiz olmayan, ba$ka bir ad altında bir miktar para alınarak 120 aya kadar taksitle bu imkân sunulur. amcamız arkada$a: " 100 tane kredi satarsan 1000 tl rahat kazanırsın ayda" demi$. bahsettiği 100 kredinin her birinin 100 000 tl olduğu ve rahat! kazanılacak 1000 tl için toplamda 10 000 000 tl kredi satması gerektiğini matematiği berbat arkada$ bile! çözmü$tür.
yoruma gerek var mı sayın seyirciler?
118 bilinmeyen numaralar hizmetinin, türk telekom tarafından birkaç $irkete verilmesinden sonra hizmet veren numaralardan biridir. birkaç numara olmasına rağmen aklımda kalan bu olmu$.
kesinlikle herhangi bir müzik aleti değildir. ve sema da kesinlikle birkaç $ekilden ibaret değildir. o anı yakaladığında, insana "ne oluyorum" dedirten haller ya$atır. ya$anmı$tır.
mahsun kırmızıgülün bir $arkısında geçen şu sözlerden sonra söylemesi pek güzeldir: "...(allah) iyileri, fakirleri mutlu etsin. amin amin. aminnnn
yıllardır istanbulda bulunmama rağmen, ziyaretimin ancak birkaç gün önce mümkün olduğu huzur ortamı. ada$ım olan birinin adını ta$ıması da güzel bir rastlantı oldu, bize de böyle eserler bırakmak nasip olsa...
gün içinde gördüğü, dü$ündüğü, aklına gelen $eyleri not edip, yolu dü$tüğünde internet kafede entry girmeye çalı$an; bu sebeple, arasıra "napıyorum lan (lan mı?) ben" diye de düşünmeden edemeyen bilgiç.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?