confessions

banzai146

- Yazar -

  1. toplam entry 29
  2. takipçi 1
  3. puan 45912

hoşgeldin

banzai146
bu kelimeyi yanlis yorumlamayalim lutfen. bu kelime ile tesriflerimizin onlari mutlu ettigini anlamamiz gerekir. kelimenin kokeni turk’un misafirperverliginin basladigi tarihle es kosmaktadir.

yeşim

banzai146
bazi kaynaklarda bulunan bir hikayesi var yesim tasinin:
genc bir adam, degerli taslara ilgi duyarmis ve
mucevher ustasi olmaya karar vermis. "bu meslegi yapacaksam,
iyi bir mucevher ustasi olmaliyim" diye dusunmus ve ulkedeki
en iyi mucevher ustasini aramaya baslamis. sonunda bulmus,
yanina varmis, bir sure bekledikten sonra usta tarafindan
kabul edilmis. "anlat, dinliyorum" demis usta. genc adam
anlatmaya baslamis; taslara ilgi duydugunu ve iyi bir
mucevher ustasi olmaya karar verdigini heyecanla anlatmis.

yasli usta sesini cikarmadan genc adami dinlemis, sozleri
bitince de ona bir tas uzatmis, "bu bir yesim tasidir" dedikten
sonra genc adamin avucuna tasi birakmis ve avucunu kapatmis.
"avucunu aynen boyle kapali tut ve bir yil boyunca hic acma.
bir yil sonra tekrar gel. haydi simdi gule gule" demis ve
saskin genc adami oylece birakip kalkmis, odadan cikmis.

genc adam evine donmus, kendisini merakla bekleyen
annesiyle babasina neler oldugunu anlatmis. anlattikca da
kendisine cok anlamsiz gelen bu hareketi ve soguk
konusmasi nedeniyle kizdigi ustaya olan ofkesi
artiyormus. gunler gecmeye baslamis. genc adam
surekli soyleniyor ama avucunu hic acmiyormus.

"nasil boyle budalaca bir sey yapmami ister.
bir de ulkenin en iyi mucevher ustasi olacak.
bu sacmaliga bir yil boyunca nasil katlanacagim,
boyle bir eziyetle nasil yasarim. bu ne bicim ustalik.
ustalik kaprisi yapacaksa, bari basindan yapmasaydi."
diye devamli soyleniyor, her onune gelene
ustadan yakiniyor ama avucunu hic acmiyormus.

avucu kapali uyuyor, butun islerini diger eliyle yapiyormus.
ve bu duruma da giderek alismaya, diger elini cok rahat
kullanmaya baslamis. uyurken de yanlislikla avucu acilip
tas dusmesin diye hep yari uyanik uyuyormus.

boylece bir yil gecmis, her gunu zorluklarla dolu,
her gecesi de yarim uykuyla yasanmis bir yili tamamlamis.
ve o gun gelmis. genc adam tam bir yil sonra,
buyuk ustanin karsisina cikmis.
usta bir sure beklettikten sonra yanina gelince,
genc adam ne kadar sacma bulursa bulsun,
bu sinavi basariyla tamamlamis olmanin verdigi
gururla elini uzatmis, avucunu acmis.

"iste tasin" demis, "bir yil boyunca avucumda tasidim,
simdi ne yapacagim?" yasli usta sakin bir sesle cevap
vermis: "simdi sana bir baska tas verecegim, onu da
ayni sekilde bir yil boyunca avucunda tasiyacaksin."
bu soz uzerine genc adam butun sukunetini
kaybetmis, bagirip cagirmaya baslamis.

yasli ustayi bunaklikla, delilikle suclamis,
mucevher ustaligini ogrenmek icin gelen genc bir insana
boyle eziyet ettigi icin, hasta oldugunu bagira cagira
soylemis. genc adam bagirip cagirirken,
yasli usta ona hissettirmeden birtasi avucuna sikistirmis.
ofkeden yuzu kipkirmizi genc adam, bir yandan bagirip
cagirirken avucundaki tasi hissetmis. durmus, tasi
biraz daha sikmis ve heyecanla konusmus:
"bu tas, yesim tasi degil usta!"

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol