(bkz: ulker)
(bkz: ogretmenler gunu)
tasari geometri
(bkz: google talk)
ogrencileri olan bir ogrencidir.
bunca entryi gordukten sonra bir kez daha "bizden adam olmaz" dememe sebep olmus basliktir. an itibariyle (bkz: ogretmenler gunu)
bukadar entryinin yarisina bile raziyim. x takim koyucak, yok hayir y size 6 tane gecirir gibi muhabbetlerimiz hic bitmez.
bukadar entryinin yarisina bile raziyim. x takim koyucak, yok hayir y size 6 tane gecirir gibi muhabbetlerimiz hic bitmez.
cok salakca olur ama hani karsinizdakini konusturmak icin, ortam gergin filansa gevsek gevsek de kullanadabiliriz.
bir reklam filminde hakan sukuru oynatmisti bu elemanlar. sonrada ogrendimki hakan paranin yani sira birde omur boyu cips alicakmis elemanlardan.
hep masa basi isleri yoneticiler kapiyor dimi.
lan hergun sinava girioz
.:
sikildim
.:
hafa bok gibi
skyman:
ben sikildim
.:
hava
.:
baska kim idol alabilir
skyman:
bizim okulda ali caylak var
.:
liseden lan
skyman:
liseden necmettin vardi
.:
necmettin?
.:
haha
.:
tamam ak
skyman:
.:
ismet vardi kacirdin olum
.:
derste mesutu kovalarken siranin ustunden sekiyim dediydi de kolunu kirmisti ak
.:
manyak olmustu
.:
mesutun gotu ucukladi ama
skyman:
hehuehue
.:
ismetin dersi 10 dersmi 12 dersmi neydi hava karariodu.mesut pici isiklari kapatiodu bunyamin ipneside balgami goaarrrrk die bi cekiodu
skyman:
zhuauhaeuea
.:
hocanin silueti camin onunde
.:
cikiodu boole ne oldugunu anlamaya calisirken
skyman:
olm o ismette cok maldi nasil ogretmen yaptirmasin a.k.
.:
sonra bunyo goaaaaaarrrgggk puuh die bi attiriodu balgami karanlikta hocanin arkasina
.:
sikildim
.:
hafa bok gibi
skyman:
ben sikildim
.:
hava
.:
baska kim idol alabilir
skyman:
bizim okulda ali caylak var
.:
liseden lan
skyman:
liseden necmettin vardi
.:
necmettin?
.:
haha
.:
tamam ak
skyman:
.:
ismet vardi kacirdin olum
.:
derste mesutu kovalarken siranin ustunden sekiyim dediydi de kolunu kirmisti ak
.:
manyak olmustu
.:
mesutun gotu ucukladi ama
skyman:
hehuehue
.:
ismetin dersi 10 dersmi 12 dersmi neydi hava karariodu.mesut pici isiklari kapatiodu bunyamin ipneside balgami goaarrrrk die bi cekiodu
skyman:
zhuauhaeuea
.:
hocanin silueti camin onunde
.:
cikiodu boole ne oldugunu anlamaya calisirken
skyman:
olm o ismette cok maldi nasil ogretmen yaptirmasin a.k.
.:
sonra bunyo goaaaaaarrrgggk puuh die bi attiriodu balgami karanlikta hocanin arkasina
artik ibrahim sadrinin sundugu yarisma programi.
molierenin klasik romanlarindan. kocaeli buyuksehir belediyesi sehir tiyatrosunun bu yil repertuarina aldigi yeni oyunlarindan biri.
(bkz: benimle cikmana izin verdim)
kenani trtdeki "yuzuyle" ve artistik patinaj yarismalarini anlatan o unutulmaz sesiyle taniyordum.
sonra ben yeni yuzyilda, o atvde calisirken tanistik, arkadas olduk.
karsilasinca ne mi konusurduk? hayir, futbol degil. formula l konusurduk, en son cikan caz albumlerinden, tiyatrodan soz acardik....
ntvnin "bebeklik" doneminde; henuz 90 dakika ortaya cikmadan onceki donemde de beni israrla futbol tartisma programlarina cagirirdi.
her seferinde "yapma be kenan!" der, itiraz ederdim; "futbol bilgim sokaktaki adam kadar; oraya cikip muzikten, sinemadan, edebiyattan soz edersem, gorursun!"
hic duraksamadan "ben de onun icin cagiriyorum zaten, kultur adamlarina ihtiyacimiz var bizim" karsiligini verirdi.
90 dakika da oyle oyle ortaya cikmisti.
gercek bir spor âsigiydi kenan.
atletizmden soz ederken gozleri cocuk gibi parlardi.
ayni zamanda bilgi birikimi zengin bir kultur adamiydi.
bir konserden onun gibi derinlemesine haz alan; muzigi oylesine hassas bir kulakla dinleyen ama dinlemeden once de kitaplar okuyarak kendini buna
hazirlayan az insan tanidim.
o ve hincal agabeyle birlikte 90 dakika programina cikmaya basladigimizdan bu yana tam sekiz yil gecmis.
dile kolay, sekiz yil...
sagolsunlar, izleyiciler hep yanimizdaydi, farki fark etmislerdi...
ama su futbol duzeni var ya, bazen olesiye biktirdi bizi; hirpalandigimiz, tehdit edildigimiz oldu; kimi kez lafin ucunu yitirdik, sonunu getirmekte zorlandik.
eh, dogrusu biz de kolay adamlar degildik; ne hincal agabey ne de ben!
zordu sekiz yil boyle bir programi ayakta tutmak, hele bu ulkede, bu ulkenin medyasinda...
bunun ne denli imkânsiz bir is oldugunu medyanin icinde olmayan bilmez.
kenan imkânsiz olani basarmisti...
cunku zor virajlarda kendine ozgu sukûnetini kaybetmedi, gemiyi hep rotada tuttu.
kimsenin kalbini kirmamak icin kendi kalbinin kirilmasini sineye cekti; abartmali iddialara ve polemiklere prim vermeden bildigi yolda ilerledi...
simdi dusunuyorum da kac spor muduru, kac medya yoneticisi bunu yapabilir; kaci bu yolda itidalini yitirmeden kararli bicimde yuruyebilir?
bugun kac spor gazetecisi yalniz futbolu degil, diger spor dallarini da biliyor ve dikkatle, ozenle izliyor?..
ah kader! ah kenan... seni cok arayacagiz, cok
hasmet babaoglu (12.07.2005)
sonra ben yeni yuzyilda, o atvde calisirken tanistik, arkadas olduk.
karsilasinca ne mi konusurduk? hayir, futbol degil. formula l konusurduk, en son cikan caz albumlerinden, tiyatrodan soz acardik....
ntvnin "bebeklik" doneminde; henuz 90 dakika ortaya cikmadan onceki donemde de beni israrla futbol tartisma programlarina cagirirdi.
her seferinde "yapma be kenan!" der, itiraz ederdim; "futbol bilgim sokaktaki adam kadar; oraya cikip muzikten, sinemadan, edebiyattan soz edersem, gorursun!"
hic duraksamadan "ben de onun icin cagiriyorum zaten, kultur adamlarina ihtiyacimiz var bizim" karsiligini verirdi.
90 dakika da oyle oyle ortaya cikmisti.
gercek bir spor âsigiydi kenan.
atletizmden soz ederken gozleri cocuk gibi parlardi.
ayni zamanda bilgi birikimi zengin bir kultur adamiydi.
bir konserden onun gibi derinlemesine haz alan; muzigi oylesine hassas bir kulakla dinleyen ama dinlemeden once de kitaplar okuyarak kendini buna
hazirlayan az insan tanidim.
o ve hincal agabeyle birlikte 90 dakika programina cikmaya basladigimizdan bu yana tam sekiz yil gecmis.
dile kolay, sekiz yil...
sagolsunlar, izleyiciler hep yanimizdaydi, farki fark etmislerdi...
ama su futbol duzeni var ya, bazen olesiye biktirdi bizi; hirpalandigimiz, tehdit edildigimiz oldu; kimi kez lafin ucunu yitirdik, sonunu getirmekte zorlandik.
eh, dogrusu biz de kolay adamlar degildik; ne hincal agabey ne de ben!
zordu sekiz yil boyle bir programi ayakta tutmak, hele bu ulkede, bu ulkenin medyasinda...
bunun ne denli imkânsiz bir is oldugunu medyanin icinde olmayan bilmez.
kenan imkânsiz olani basarmisti...
cunku zor virajlarda kendine ozgu sukûnetini kaybetmedi, gemiyi hep rotada tuttu.
kimsenin kalbini kirmamak icin kendi kalbinin kirilmasini sineye cekti; abartmali iddialara ve polemiklere prim vermeden bildigi yolda ilerledi...
simdi dusunuyorum da kac spor muduru, kac medya yoneticisi bunu yapabilir; kaci bu yolda itidalini yitirmeden kararli bicimde yuruyebilir?
bugun kac spor gazetecisi yalniz futbolu degil, diger spor dallarini da biliyor ve dikkatle, ozenle izliyor?..
ah kader! ah kenan... seni cok arayacagiz, cok
hasmet babaoglu (12.07.2005)
sokak basketbolunun amerika da nasil oldugunu gosteren guzel bi film.
futboldaki golun basketbol versiyonu.
(bkz: www.korfez.org)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?