confessions

ankunft

- Yazar -

  1. toplam entry 588
  2. takipçi 1
  3. puan 20275

dört gün savaşı

ankunft
bir alıntı olarak aşağıya yazıyorum. claude salhani, 2003 yılında "the american conservative" dergisinde "four day war" (dört gün savaşı) başlıklı hayali bir senaryosu:
birinci gün: çarşamba.

şafak vakti negev çölündeki askeri üslerden kalkan israil savaş uçakları iran’ın buşehr’deki nükleer tesislerini yok eder. saldırı islam dünyasını sarsar. milyonlarca insan sokaklara dökülür.

ikinci gün: perşembe.

israil’in abd desteği olmadan saldıramayacağına inanan iran misillemeye geçer. binlerce devrim muhafızı irak içlerine girer. şiddetli çatışmalar yaşanır. hizbullah, israil’e füze yağdırır. islam dünyasında dev kalabalıklar sokakları kaplar. kahire, amman ve ankara’da israil büyükelçilikleri tahrip edilir, abd büyükelçilikleri ateşe verilir.

üçüncü gün: cuma:

islam dünyasında cuma namazı sonrası kalabalıklar harekete geçirilir. devlet binaları yağmalanır. çatışmalar büyük bir zayiatla sona erer. sıkı yönetim ilan edilir. ancak kargaşa durdurulamaz. s. arabistan’da islamcı gruplarla güvenlik güçleri arasında yaygın çatışmalar başlar. suudi kraliyet ailesi ortadan kaybolur. endonezya’da, malezya’da, mısır’da israil’e savaş açılmasını isteyen halk çılgına döner.

dördüncü gün: cumartesi.

pakistan ordusundaki islamcı subaylar perviz müşerref’i devirme planını hareket geçirir. pakistan istihbarat servisi isi, ülkenin nükleer tesisleri ve nükleer kodların denetimini ele geçirir. birkaç saat içinde, nükleer silah yüklenen iki uçak, gizli bir hava üssünden kalkar. hedefleri tel aviv ve ashdod’dur. dolambaçlı bir yol izleyerek doğu afrika’da yakıt ikmali yapar. kendilerini güney afrika uçakları olarak tanıtır. kuyruk işaretleri de güney afrikalı olduklarına işaret etmektedir. iki uçak intihar pilotları tarafından uçurulmaktadır. israil hava trafik kontrolünün kendilerine verdiği hattı izlerken aniden yön değiştirip iki kente dalarlar ve nükleer yüklerini boşaltırlar.

israil pakistan’a misilleme yapar. milyonlarca insan ölür. arap yönetimleri çöker. savaş ortadoğu’yu kaplar. yüz binlerce insan ölür. zayıflayan israil ayakta kalma mücadelesi vermektedir ve nükleer silahlarla arap başkentlerini vurur. ortadoğu tam bir kaosa sürüklenir....."

sikin kot pantolonun fermuarina sikismasi

ankunft
efendim, bu lanet olay ne yazık ki, tahminen 6 yaşımdayken bizzat başıma gelmiş bulunup "az hasarla" üstesinden gelinmiştir. şöyle ki biz ailecek o zamanlar anadolunun şirin mi şirin bir kasabasında ikamet etmekte iken, ben, küçük yaramaz çocuk evden uzaklarda, arkadaşlarımla kasabanın yakınındaki dereye çimmeye (bkz: yıkanmak) gitmiştik. o derede insan ne kadar temizlenebilir konusunu daha sonra açmak üzere şimdilik kenara koyuyor ve hayatımın dönüm noktası olan hadiseye devam ediyorum. biz çimdik, çimdik, sonra yanımızda getirdiğimiz yağlı-salçalı ekmeklerimizi yemeye koyulduk. hafızam beni yanıltmıyorsa bakkal ibrahim amcadan bi şişe gazoz da aşırmıştık.(allah rahmet etsin, iyi adamdı. inşallah bu gazoz şişesi ahirette bi tarafımıza girmeye kalmaz.) biz o gazozu hiç ettikten sonra benim bağırsakların hızlı hızlı çalışmasına müteakip ben, haylaz arkadaşlarımın küçük ankunftu görme uğraşlarını boşa çıkaracak uygun bir ağaç aramaya çıkmış, ve uzun uğraşlar sonunda bulmuştum. lakin acele ediyordum, çünkü arkadaşlarım peşimdeydi (daha doğrusu küçük ankunftun...geri zekalılar, aynı şeyden kendilerinde de olduğunu bilmiyolardı herhalde). ağacın dibiyle işim bittikten sonra, o aceleyle altımdaki kot pantolonun fermuarını çekmem, küçük ankunftun acı içinde çığlık atması, kan-revan içinde kalması, benim gözlerimden yaşların boşalması falan ardarda geldi. salak arkadaşlarım da feryatlarımı duyup yanıma koştu.(küçük ankunfta dair muratlarına da erdi şoparlar. hatta bir tanesi kanı durdurmak için dokunmak zorunda kaldığında hiç te çekingen değildi. bu arkadaşın cinsel akıbeti hakkında ciddi şüphelerim devam ediyor.) velhasıl, ben o acı ile, küçük ankunft fermuarımdan çıkmış, etrafı seyrede seyrede, kasabanın meydanından, kadınların, genç kızların yoğunlukla bulunduğu kasaba çeşmesinden son sürat eve gittim. fakat, heyhat, annem yok. alt komşumuz elmas teyze (sağolsun, bu günlerimi ona borçluyum) hemen gerekli müdehaleyi yaptı, kanı durdurdu, küçük ankunftu mumya gibi sardı sarmaladı da hasarsız bir şekildebu acı hadiseyi atlattık. ben ve küçük ankunft (ki artık kocaman oldu...) hala oturur, o günleri yadederiz. yanlız üzerine vurgu yapmakta fayda var; biz bu olayı hasarsız atlattık çok şükür. şimdi sorarsanız bütün bunları bize niye anlattın diye, valla bilmiyorum. içimden geldi.

malcolm x

ankunft
malcolm x (malcolm little ve daha sonrasında el hac malik el-şahbaz) (omaha 1925 - new york 1965), abdli siyaset adamı ve siyah hakları savunucusudur. 1952’de malcolm x adıyla black muslims hareketine girdi. elijah muhammad’ın yolunu izledi ve ona abd içinde tümüyle bağımsız olacak bir zenci cumhuriyetinin kurulması fikrini benimsetti. ancak mart 1964’de iki önderin arası açıldı; malcolm x, afrika - amerika birliği örgütünü kurdu ve 1964’de afrika ile ortadoğu’ya (mekke’de hacc için bulundu) iki gezi yaptı. dönüşünden kısa bir süre sonra da öldürüldü.

massachusette’nin siyah mahallesinde bitirir. çok istemesine rağmen, üniversiteye gidemeyince, küçük yaşta çalışmak zorunda kalır. michigan ve boston derken, kendini birden harlem’de bulur. bir siyah olarak, kendisine dayatılan yaşama biçimi, onu sonunda hapishaneye düşürür. üniversiteyi harlem sokaklarında tamamladığını ve doktora tezini de hapishanede hazırladığını uzun uzun anlatır. o okuma açlığını hapishanede giderir. doymak bilmez bir istekle hapishane kütüphanesindeki kitapları tek tek okur. hapishane yılları için: "bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa, üniversiteden sonra hapishanedir" diyerek, hiç kimsenin çaresiz ve çözümsüz olmadığını vurgular.

o, yedi yıllık “hapishane eğitiminden” sonra, başka bir malcolm x olarak harlem’e geri döner. hapisten önce bir sokak serserisiyken, şimdi amerika’da büyük bir hızla gelişen islam’ın etkili ve ateşli bir temsilcisidir. .

malcolm little olan soyadını harlem’de x olarak değiştirir. yeni soyadı, onun afrikalı atalarının artık kendisi başta olmak üzere, kimse tarafından bilinmediğinin simgesidir. elijah muhammed’in öncülüğünü yaptığı "siyah müslümanlar hareketi" malcolm x’le birlikte daha da kuvvet kazanarak yayılmaktadır. artık malcolm, elijah muhammed’in baş kurmayıdır. fakat elijah muhammed’in zina yapmasına karşı çıkması, daha sonra da elijah muhammed’in, malcolm’a, başkan kennedy’nin öldürülmesi hakkındaki yetkisiz ve iğneleyici sözlerinden ötürü sessiz kalmasını emretmesi, malcolm’un kendi hareketi içinde izole edilmesine sebep olur.

gerçek islam’ın elijah’tan çok uzak olduğunu biliyordu. ancak islam’ı bütün incelikleriyle kavrayabilmek ırk, renk ve dil ayrımı yapmadığını görebilmek için hacc’a gitmesi gerekiyordu. o amerika’da bildiği islam’la, hac’da mekke’de gördüğü islam arasında dağlar kadar fark olduğunu anlayınca, x olan soyadını el şahbaz’a çevirdi. çünkü o “gözleri mavinin en mavisi, saçları sarının en sarısı insanlarla aynı tabaktan yemek yemiş, aynı saflarda omuz omuza namaz” kılmıştı.

başlangıçta, ilk zenci müslüman hareketinin öncüsü elijah muhammed’in bağlısı olarak ırkçı düşünceler taşıyorken, hacc dolayısıyla islam dünyasına yaptığı bu gezi onu bu düşüncelerden döndürdü. artık kendisini islam’ın sömürgecilik ve ırkçılık karşıtı evrensel mesajını tüm dünyaya iletmeye adamıştı. bu amacını kitleler çapında gerçekleştirmeye çalıştığı toplantılarından birinde suikasta uğrayıp, 25 şubat 1965’de öldürüldü.

20 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol