agire jiyan

(bkz: forward mail)

benim icin akibeti "okumadan silmek" olan mail.

gonul yarasi’nda dunya’nin seslendirdigi fikir fikir turku:

mavilim maviselim
tenhada bulusalim mavilim
kurban oldugum allah
tez gonder kavusalim mavilim

mavilim hergediyor
hergini terk ediyor mavilim
hergin basini yesin
yarim elden gidiyor mavilim

"genc iken olene olum zor i$tir"i bilenlerin, olum senden olabildigince uzak olsun ifadesi.

(bkz: immanuel kant)

biz en cok cocuklari sevdik seninle, gozya$lari yuzumuze dokunsun, ucurtmalari sonsuzlukta kaybolsun, belki biraz da agaclari olsun istedik bahcelerinde; dallari, meyvalari tukenmeyen. bir de tukenmeyen umutlari olsun istemi$tik, istemi$tik ki gormesinler tutmasinlar cirkinlikleri, elleriyle birlikte yumuk kalsin gozleri.

hayat adil degildi cunku, en cok bunu biliyorduk; soylemesek te biliyorduk. ayniydi belki huzunlerimiz, huzunden bulutlar cizmeyi ogrenmi$tik coktan gokyuzune. firtinanin onlari surukleyecegini bile bile huzunden bulutlar cizdik. bir iz kalsin istemi$tik sadece, ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk. gostermek istercesine adiligini hayat; calip gitti bulutlarimizi; farketmeden beyazlarinin bizde sakli kaldigini, caldim sandi. agladik ya$ olduk ve belki biraz da bogulduk cozumsuzlugun icinde...

engin gokyuzunde yildizlara adanan dilek olduk, ayni cumlenin sonuna nokta olduk. yagmur olduk, toprak kokan ellerimizle tutunduk $ehirlere. alip gotursun diye cocuklarimizin gozya$larini, gectik kendimizden; yagmur olduk islattik acilari. butun cocuklar bizimdi, biz en cok cocuklari sevdik seninle. ucurtmalari olsun istedik renkleri secilmeyen, ucurtmalari olsun istedik gokyuzunu susleyen, gokyuzunde suzulen. ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk...

cunku ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini. bir kuru ekmek tutu$turdular kucugumun eline, gozya$inin kari$tigi ekmege sarildi kucugum: annesi diye. ve doymadi cocuk annesini yedikce, agladi belki hic gelmeyecegini bile bile. adi ba$ka, tadi ba$ka bir adami babasi sandi sonra cocuk ve sarildi simsiki ekmegini dusurmeden elinden, sarildi simsiki gozya$lariyla adamin ceketini islattigini gormeden. ne de olsa cocuktu, unuturdu belki kirilmi$ bir $eker cubugunda her $eyi; bundan sebep $eker aldi baba sandigi adam kucuge, ille de tadinin bitecegini bile bile. ve bildigi bir $ey daha vardi: bundan sonra hep yabanci kollar boynuna dolanacakti; belki yarim yamalak, belki isitamadan annesi gibi... cunku hayat adil degildi, en cok bunu biliyorduk ve biz en cok cocuklari sevdik seninle. ama dedim ya ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini, cektiler ayaginin altindan tabureyi...

icim hala sicak...

icim hala kaniyor...

not: ankara’da 2005. eylul ayinda cocuguna bakamamanin yukumlulugu altinda ezilen onurlu bir annenin intihari uzerine yazilmi$tir...

olmeden once istenecek son istek · (11)
okul tuvaletinde sigara icmek · (7)

(bkz: sevmek bir eylemdir)

neden olmasin kisvesi ardina gizlenmi$, anlayi$li gorunen insan repligi. sizden daha iyi bir fikirle kar$iniza gecen ki$iye alt oldugunuzu belli etmek istemediginiz zamanlarda yardiminiza ko$ar. selcuk erdem bir karikaturunde cok guzel resmetmi$tir:

fatih sultan mehmet ve vezirleri bir haritanin etrafinda toplanmi$lardir. padi$ah konu$ur:
- $imdi siz denizi alip $urdan $uraya getireceksiniz
- gemileri oraya gotursek padi$ahim
- o da olur.

(bkz: olmeden once yapilmasi gereken $eyler)

bilal inci’nin kizi, 1973 dogumlu oyuncu. selvi boylum al yazmalim’in erkek gorunumlu cocuk oyuncusu, samet’i. $u siralar sirlar dunyasi’nda boy gosterse de yer aldigi filmler $oyledir:

vizontele tuuba - fazilet - 2003
deli yurek - gulcin - 1999
kir cicekleri - 1997
gelincik tarlasi -1993
zikkimin koku -1992
selvi boylum, al yazmalim -1977

selvi boylum al yazmalim filminde oynayan samet esasinda kiz cocugudur ve adi elif inci’dir. hatta serilip serpilip guzel bir kiz olmu$, deli yurek dizisinde gulcin’i canlandirmi$tir kendisi.

bir i$i para kar$iligi yapmayan, hayrina icra eden ki$ilere verilen isim.

-ne i$ yapiyorsun?
-sozluk yazariyim abi.
-ooo yazarlik, cok kazaniyo musun bari?
-yok ben gonul adamiyim abi.
-(salaahh)hmmm iyiymi$..

(bkz: gunun ilk entrysi)

icindeki parcalar $oyledir:

ayni gogun ezgisi
bir gun
dun gece seyrimde
denizlere(tay)
genc olenlerin turkusu
gidersen
yarin cok gec olacak
gunun ilk isigi
aze
cav bella
konfeksiyoncular

kizilirmak’in ayni gogun ezgisi albumunde yer alan nazarlik turkusu:

cay bugusu omrumuz tazeyken ucar gider
kumaslar yol yol olur geriye huzun doner
evimize kondu derler asimiz bir tabak bulgur
ozlemler yol yol olur emek nereye gider

of anam of derler dilimizde turkuler
gelen gunler askina yeter artik yeter
evimize kondu derler asimiz bir tabak bulgur
ozlemler yol yol olur emek nereye gider

aclik bize soguk bize yoksulluk bize
adina kader demisler katlanmak bize
doyuran biz giydiren biz ac kalan ciplak kalan biz
bu kaderi biz yazmadik bozacak olan biziz

ayni gogun ezgisi albumunde yer alan kizilirmak turkusu:

yarin cok gec olacak
uzat elini cicegim
bulutlar sevgi yuklu
bulutlar aci yuklu
aglatma umutlarimizi
aglatma guzel yurdumu

yol ayrimlari cogalir
omrumuz baharlarinda
sevinclerden acilara
savrulup durur sevdamiz
al beni karanliklardan
sevginle kurubalin beni

yarin cok gec olacak
bu yara kapanmaz gulum
bir insan nasil eksilir
bu kavga nasil yiter
yenilme tutsakligina

sar beni ozgurlugunle
aglatma umutlarimizi
aglatma yarinlarimizi
aglatma guzel yurdumu
sevginle kurubalin beni

vurmali calgilarin ustalikla kullanildigi, ney sesinin iyi gittigi, guzel ezgili, guzel sozlu kizilirmak parcasi. ayni gogun ezgisi albumunde yer alir.

ayni gogun ezgisi isimli kizilirmak albumunde yer alan turku, yilmaz odaba$i $iiri:

gidersen
hani siginaklarim eksilir
zarar kalirim
yeni gunun tenine
dagilir yaralarim

sana yagmur diyorum, gidersen

gun vursun yukunu, gecenin halkasina
yol vursun sesini, uzakligin pasina
sesime kibrit caksan tutusacagim
sargisizim, cogalirim, cogaldikca arsizim

sana yagmur diyorum, gidersen

ey bizi ayri takvimlere
dusuren zaman
yere bir bahar dali
dusmus gibim’olur?
sira daglar mi tutusur?
bagrinin orta yerinde
yeter, yeter, yeter, yeter
kan sicratmayin sabahin seherine
bogulursunuz, bogulursunuz, yeter