confessions
  1. toplam entry 994
  2. takipçi 1
  3. puan 18870

mevzu bahis vatansa gerisi teferruattır

adrenokortikotropik
vatanı üç kuruşa satmaya niyetlilerden bihaber söylenmiş, söylendiği yerde ağır olan söz.

elbette kalbinin attığı yer uğruna can vermekten de çekinmeyeceğin yer lakin dinini sömürmekten çekinmeyenler vatan sevgini de sömürüyorsa orda teferruat dediklerimiz koca bir yalan ve oyundan öteye geçemiyor.

ne yazık böyle düşünmek zorunda bırakılan ben, asla tapınmadığım putlaştırmadığım lakin her zaman sonsuz saygı duyduğum atama bu noktada ihanet etmek zorunda kalıyorum.

ne olursan ol gene ver

adrenokortikotropik
bazı bilim adamlarına göre nefesalsınyeterseksüellerin bir üst aşamasındaki hastaların mottosuymuş. ne olursan ol gene verciler canlı ölü farketmez, delikolsunyeterseksüeller affetmez isimli türküyü her sabah ictima sonrası çığırıyorlarmış. henüz hastalığın tedavisinde önemli bir aşama kaydedilememiş.

7 ekim 2007 avcılar patlaması

adrenokortikotropik
pimi çekilmiş el bombaları aramızda dolaşırken her birimizin hayatının ipin ucunda tabirine ne kadar da yakıştığını göstermeyi başarabilen saldırılardan bir diğeri.

hadi dağlarda haince öldürülen askerimize şehit oldu dedik, vatan için dedik de bir kılıf uydurduk diyelim.. sokakta, kendini savunmaya hiç gücü olmayan, hatta savunması gerektiğinden bi haber can verenleri hangi kalıba sığdırmak gerek?

demokratik türkiye gerçeğinin ardına sığar sığsa sığsa..

gay

adrenokortikotropik
cinsel tercihlerinin günlük hayatlarını etkilememesi tercihim olan insan güruhudur. günlük hayattan kasıt giyinişleri ve sokaktaki hal ve hareketleri elbette. dar kot, göbeği açıkta bırakan dar tişört giymek zorunda değiller kanımca mesela. ya da sokak ortasında öpüşmeseler de olur. hayır sevgisini göstermek istediği anda tutup öpmeli insan sevdiceği falan ama, çevredekiler manzaradan hoşnut olmayabilir. onun dışında benim görmeyeceğim yerde istediklerini yapabilirler, rahatsız olmam, böyle de lütfeder, izin veririm.

bu arada sözlük gaylerine selam ederim. yes, i am gay.

kadın olmak

adrenokortikotropik
üzerinde kitap yazılası kadar derin mevzu elbet kadın olmak. ama kadın olmayı sadece yatakta hissetmek, bunu hissettirecek erkeği yüceltip gerisini beş para etmez sayarak ve kitaplarına özgürlükten, varlıktan yokluktan dem vuran isimler koyarak becerilecek iş değil.

eşitlik adı altında imtiyaz peşine düşmek de değil, sokakta istediğimi giyme özgürlüğüne sahibim ben, kimse bana laf atamaz derken, uğradığı tacizden ötürü kendini güzel zannetmek hele hiç değil. kendini güzel ve özel hissettiren tek şeyin iltifat adı altına sıkıştırılmış yalanlar olması da değil herhalde.

tüm bunların yanında salt içgüdülerinden kaynaklı tepene çıkmış adamla aynı hayatı paylaşmak zorunda da bırakılmak olmamalı kadınlık. bi kaç dönüm toprağa körpe bedeninin satılması da, kocamdır, döver de sever de derken vücudundaki morluklara bakmak da.

coğrafyaya bağlı olmasa keşke kadın olmak, ben istediğim adamla evlenme hakkına sahipken birileri dedesi yaşındaki adamların altında oyuncak olmak pahasına satılmasa..

töre adı altında canlarına kıyılırken onların, elleri titrese keşke babalarının. benim canımdan parça o, nasıl veririm toprağa bu yaşta, kendi ellerimle hem de, böyle töre mi olurmuş? böyle ata mı olurmuş? soysuz olmayı yeğlerim dese..

keşke demek kadar basit olsa zorluklarının üstesinden gelmek kadın olmanın her dilde, her coğrafyada, her iklimde..

sözün özü, zor kadın olmak ama acınası değil, kendine acıttırası değil.

belki de şu günlerde 20 yaşlarında erkek olup cesedinin memleketimin bir ucundan, halkların kardeşliğine inat halkların kalleşliğinin kurbanı olarak dalga geçer gibi bayrağa sarılı olarak gönderilmesinden daha zor değil..

hiç bir şey o cesedin annesi, karısı, bacısı olmaktan daha güç değil.

nerobianco

adrenokortikotropik
dahi anlamındaki deleri ayırmayalım, sevenler ayrılmasın romantikliğindeki bilgiç kişisi. realizmden öyle uzak ki şirinenin kendini beğenmiş bir kaltaktan öte bir şey olmadığını bile günlerdir kabullendiremedim, çalışmalarım devam edecek bu konuda elbette.

bir de afişe etmez sever beni nero nero nero güftelerine sahip güzide bestemi kendilerine armağan etmek ateşiylen yanıp tutuşurum. saygılar.

aydın doğan meydanı

adrenokortikotropik
özel bir tanımlama bulunamayan meydandır.

medyada tekelciliğe ramak kala durumunun mimarı olan aydın doğanın boy gösterdiği her yer onun meydanıdır ki bu konuda körler sağırlar birbirini ağırlar durumu yaşadıkları bariz olan rtenin katkılarını yadsımak imkansız. aldığımız hemen her gazetenin, keyiflenmek için izlediğimiz her dizinin aydın doğan’a ve yalaklarına, ortaklarına nakit olarak döndüğünü düşünmek bazen can sıkıcı olabiliyor haliyle.

işte öyle de meydan bu.
rteyi tekrar iktidar yapan, her türlü yolsuzluğu hırsızlığı, hayrünissa hanımın türbanıyla kamufle etmeyi becerebilen bir meydan..
ne türbanmış, ne meydanmış be..

sözlükte kadın olmak

adrenokortikotropik
kadınların acitasyon yollu eşitlik arayışlarını ya da erkeklerin lütfettik dercesine bahsedebildikleri ’kadın olmak’ gururunu yansıtan orda kadın olmak burda kadın olmak anam garip anam modunda bir söz kalıbı kanımca.

kadınları aşağılayan cümleleri gören ve bunlara sinirlenen bayan arkadaşların çoğunun da erkeklerle ilgili genellemeler yaptığı ve erkek milleti tadında açıklamalarda bulunduğu göz önünde bulundurulursa, sözlükte kadın olmak, imtiyaz aramaktan öte bir mevhum olamaz. bunun dışında terörün, savaşın, politikanın vesair dünya görüşünün çoğu noktada cinsiyetten bağımsız olduğu düşünülünce de bir erkekle bir bayanın aynı doğrultuda cümleler kurması yadırganamaz, sadece üslup değişik olabilir ki bu konuda da bir genelleme yapmak doğru olmayacaktır..

hepsinden farklı olarak potansiyel annelik durumları, hormonların verdiği duygusallık ve yer yer bazı konulara duyarlılık gibi durumlar vardır ki bu noktada kadın olmanın hiç bir zorluğunu görmemekteyim, zira kendini bu kadar açık ifade eden kadınlar gördüğüm kadarıyla açıkça takdir ediliyor sözlükte.

mevzu, hakkını vererek kadın olabilmeyi becerebilmekte sanırım.

olgunluğunu, yükünü ve progesteronun ağırlığını taşıyabilmekte..
14 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol