en mukemmel yorumu kesinlikle surada;
yangın var
daha once sozlerini vermi$im ama eksik kalmi$. sozler tam olarak $u $ekildedir aslinda;
dokunacak yer arıyorum
bulamıyorum teninde, kayboldum
saklanacak yer arıyorum
bulamıyorum gözünde, kayboldum
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
sarılacak yer arıyorum
bulamıyorum içinde, kayboldum
sığınacak yer arıyorum
bulamıyorum dizinde, kayboldum
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
yorgunum, huzursuzum
küçücüğüm halâ, korkuyorum
garibim biraz, suçluyum da
azıcığım halâ, korkuyorum
korkuyorum bütün gözlere inat,
bakışlara inat, susanlara inat,
akşamlara inat, harelenmiş gönlüm
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
dokunacak yer arıyorum
bulamıyorum teninde, kayboldum
saklanacak yer arıyorum
bulamıyorum gözünde, kayboldum
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
sarılacak yer arıyorum
bulamıyorum içinde, kayboldum
sığınacak yer arıyorum
bulamıyorum dizinde, kayboldum
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
yorgunum, huzursuzum
küçücüğüm halâ, korkuyorum
garibim biraz, suçluyum da
azıcığım halâ, korkuyorum
korkuyorum bütün gözlere inat,
bakışlara inat, susanlara inat,
akşamlara inat, harelenmiş gönlüm
yangın var,
yangın var içimde
yangın var,
yangın var içimde
maddenin ısı ve oksijenle birleşmesi sonucu oluşan yanma reaksiyonlarına gösterilen insancıl tepkidir.
halil sezai paracıkoğlu $arkisi.
sozleri;
dokunacak yar arıyorum
bulamıyorum
teninde kayboldum
sarılacak yar arıyorum
bulamıyorum
gözünde kayboldum
yangın var
yangın var
içimde
yangın var
yangın var
içimde
klip:http://tinyurl.com/pdwh674
sozleri;
dokunacak yar arıyorum
bulamıyorum
teninde kayboldum
sarılacak yar arıyorum
bulamıyorum
gözünde kayboldum
yangın var
yangın var
içimde
yangın var
yangın var
içimde
klip:http://tinyurl.com/pdwh674
önümüzdeki sezon gösterime girecek bir sinema filmi.
yönetmen: murat saraçoğlu
tamamen copy paste yapıyorum. çok tembelim.
diyarbakırdan trabzona yol hikayesi filmi: "yangın var"
radikal gazetesi yazarı koray çalışkanın, bir haberden yola çıkarak senaryosunu yazdığı "yangın var filminin çekimleri diyarbakırda başladı.
çalışkanın, murat batgi ile senaryosunu yazdığı "diyarbakırlı bir kadınla trabzonlu bir erkeğin komik yolculuğunun" anlatıldığı, yönetmenliğini murat saraçoğlunun yaptığı "yangın var" filminin çekimleri, diyarbakırın çeşitli mekanlarında yapılıyor.
çekimleri diyarbakırda başlayan ve bingöl, erzurum, artvin, rize ve trabzonun ardından 15 ağustosta çayırbağında tamamlanacak filmin, yıl sonunda vizyona girmesi planlanıyor. 1000in üzerinde figüran, 100 oyuncu ve 80 kişilik bir yapım ekibinin çalıştığı, eurimages ile kültür ve turizm bakanlığınca desteklenen filmin seslerini emir kusturicanın ekibi alıyor.
tarihi kervansaray otelinde bazı sahnelerinin çekildiği filmde belediye başkanını canlandıran yavuz bingöl, yaptığı açıklamada, filmin "politik komedi" tarzında olduğunu belirterek, "senaryodaki bir cümle beni vurdu. çünkü bir şehit kardeşi, benim yüreğimdeki yangını kim söndürecek. ben itfaiyeyi ne yapayım diyor. aslında her iki tarafta da ateş düştüğü yeri yakıyor. bu savaşın bir şekilde, bin yıldır kardeş olan iki toplum arasındaki bu işin bir şekilde bitmesi lazım. bu ülke hepimizin. ben türkmenim, gelinim ise kürt. yani hepimiz kardeşiz" dedi.
bingöl, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"duygusal bağımız kopmadan bu işin bitmesi için bu tip filmlere ihtiyaç var. hepimizin el birliği ile yapabileceği bir iş diye düşünüyorum. sanatın gücüne inanmak lazım. dostlukta, kardeşlikte buluşmak lazım. o açıdan ben de böyle bir filmde bulunmak istedim. bence izleyenler tebessüm ederek çıkacak salondan. film, diyarbakıra farklı bakanların ön yargısını kıracak. güneydoğuya ön yargıları olan insanlarımız biraz da başka türlü düşüneceklerdir. o açıdan önemsiyorum. her iki tarafın da duygusunu sarıp sarmalayan bir hikaye bu. ülkemizin de böyle bir hikayeye şu dönemlerde, şu günlerde ihtiyacı var. seyircinin filmi seveceğini düşünüyorum. "
-"sevgiyle her şey çözülebilir"-
koray çalışkan ise üçüncü sayfa haberinden yola çıkarak hikayeyi yazdığını, bunun için hem diyarbakıra hem de trabzona gittiğini belirterek, filmin yolda geçen romantik bir komedi olduğunu söyledi.
filmin, kültür ve turizm bakanlığı ile eurimagesın türkiyede desteklediği tek proje olduğunu bildiren çalışkan, aralık ayında vizyona girmesi planlanan filmin türkiye-almanya ortak yapımı bir proje olduğunu belirtti.
"koşman" karakterini canlandıran osman sonant ise dokunaklı bir hikayesi olan filmin türkiyenin yaşadığı süreçle paralel giden bir alt yapısı bulunduğunu ifade ederek, "aynı zamanda naif bir aşk hikayesi içeriyor. sevgiyle her şey çözülebilir. film bize çok da farklı olmadığımızı gösteriyor" dedi.
yönetmen murat saraçoğlu ise genel olarak bir yol komedi çektiklerini belirterek, "yol ve yolculuktan öte bizim kendimizi, ülkemizi bir parça anlayacak, birbirimizi hissedecek bir alt metnimiz de var. insanları gülerken biraz da bunu hissetmelerini isterim" diye konuştu.
filmin başrolünü paylaşan ve "asya" karakterini canlandıran nesrin cavadzade de film için kürtçe öğrenmeye çalıştığını belirterek, "bence filmin en temel cümlesi bizi rahat bırakın, biz kendi aramızda çok mutluyuz ve birbirimizi anlamaya hazırız cümlesidir" dedi.
-filmin konusu-
başrollerini yeşim ustaoğlunun "pandoranın kutusu" adlı filmindeki performansıyla 16. altın koza film festivalinde "en iyi yardımcı erkek oyuncu" ödülünü alan osman sonant ile nesrin cavadzadenın paylaştığı, yavuz bingöl, erkan can, şerif sezer, settar tanrıöğen, gaffur uzuner ve metin yıldız gibi ünlü oyuncuların eşlik ettiği filmin konusu şöyle:
"itfaiye kamyonları bozulan karadenizli çayırbağı beldesine, diyarbakır büyükşehir belediyesi bir itfaiye aracı hibe eder. karadenizli koşman, itfaiye aracını teslim almak için hayatında ilk kez diyarbakıra ayak basar. koşman, diyarbakırın zenginliğini görür, diyarbakıra ve yaşayan halkına olan tüm algısı altüst olur. dönüş yolculuğu sırasında yanında gizemli bir misafir, dışarıda olağanüstü bir doğa, önünde uzun bir yol ve sıra dışı bir macera vardır. aşk, hüzün ve kahkaha dolu bin 200 kilometrelik yolculuk, koşman ve diyarbakırdan kendisine katılan asya bütün hayatını değiştirir. "
yönetmen: murat saraçoğlu
tamamen copy paste yapıyorum. çok tembelim.
diyarbakırdan trabzona yol hikayesi filmi: "yangın var"
radikal gazetesi yazarı koray çalışkanın, bir haberden yola çıkarak senaryosunu yazdığı "yangın var filminin çekimleri diyarbakırda başladı.
çalışkanın, murat batgi ile senaryosunu yazdığı "diyarbakırlı bir kadınla trabzonlu bir erkeğin komik yolculuğunun" anlatıldığı, yönetmenliğini murat saraçoğlunun yaptığı "yangın var" filminin çekimleri, diyarbakırın çeşitli mekanlarında yapılıyor.
çekimleri diyarbakırda başlayan ve bingöl, erzurum, artvin, rize ve trabzonun ardından 15 ağustosta çayırbağında tamamlanacak filmin, yıl sonunda vizyona girmesi planlanıyor. 1000in üzerinde figüran, 100 oyuncu ve 80 kişilik bir yapım ekibinin çalıştığı, eurimages ile kültür ve turizm bakanlığınca desteklenen filmin seslerini emir kusturicanın ekibi alıyor.
tarihi kervansaray otelinde bazı sahnelerinin çekildiği filmde belediye başkanını canlandıran yavuz bingöl, yaptığı açıklamada, filmin "politik komedi" tarzında olduğunu belirterek, "senaryodaki bir cümle beni vurdu. çünkü bir şehit kardeşi, benim yüreğimdeki yangını kim söndürecek. ben itfaiyeyi ne yapayım diyor. aslında her iki tarafta da ateş düştüğü yeri yakıyor. bu savaşın bir şekilde, bin yıldır kardeş olan iki toplum arasındaki bu işin bir şekilde bitmesi lazım. bu ülke hepimizin. ben türkmenim, gelinim ise kürt. yani hepimiz kardeşiz" dedi.
bingöl, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"duygusal bağımız kopmadan bu işin bitmesi için bu tip filmlere ihtiyaç var. hepimizin el birliği ile yapabileceği bir iş diye düşünüyorum. sanatın gücüne inanmak lazım. dostlukta, kardeşlikte buluşmak lazım. o açıdan ben de böyle bir filmde bulunmak istedim. bence izleyenler tebessüm ederek çıkacak salondan. film, diyarbakıra farklı bakanların ön yargısını kıracak. güneydoğuya ön yargıları olan insanlarımız biraz da başka türlü düşüneceklerdir. o açıdan önemsiyorum. her iki tarafın da duygusunu sarıp sarmalayan bir hikaye bu. ülkemizin de böyle bir hikayeye şu dönemlerde, şu günlerde ihtiyacı var. seyircinin filmi seveceğini düşünüyorum. "
-"sevgiyle her şey çözülebilir"-
koray çalışkan ise üçüncü sayfa haberinden yola çıkarak hikayeyi yazdığını, bunun için hem diyarbakıra hem de trabzona gittiğini belirterek, filmin yolda geçen romantik bir komedi olduğunu söyledi.
filmin, kültür ve turizm bakanlığı ile eurimagesın türkiyede desteklediği tek proje olduğunu bildiren çalışkan, aralık ayında vizyona girmesi planlanan filmin türkiye-almanya ortak yapımı bir proje olduğunu belirtti.
"koşman" karakterini canlandıran osman sonant ise dokunaklı bir hikayesi olan filmin türkiyenin yaşadığı süreçle paralel giden bir alt yapısı bulunduğunu ifade ederek, "aynı zamanda naif bir aşk hikayesi içeriyor. sevgiyle her şey çözülebilir. film bize çok da farklı olmadığımızı gösteriyor" dedi.
yönetmen murat saraçoğlu ise genel olarak bir yol komedi çektiklerini belirterek, "yol ve yolculuktan öte bizim kendimizi, ülkemizi bir parça anlayacak, birbirimizi hissedecek bir alt metnimiz de var. insanları gülerken biraz da bunu hissetmelerini isterim" diye konuştu.
filmin başrolünü paylaşan ve "asya" karakterini canlandıran nesrin cavadzade de film için kürtçe öğrenmeye çalıştığını belirterek, "bence filmin en temel cümlesi bizi rahat bırakın, biz kendi aramızda çok mutluyuz ve birbirimizi anlamaya hazırız cümlesidir" dedi.
-filmin konusu-
başrollerini yeşim ustaoğlunun "pandoranın kutusu" adlı filmindeki performansıyla 16. altın koza film festivalinde "en iyi yardımcı erkek oyuncu" ödülünü alan osman sonant ile nesrin cavadzadenın paylaştığı, yavuz bingöl, erkan can, şerif sezer, settar tanrıöğen, gaffur uzuner ve metin yıldız gibi ünlü oyuncuların eşlik ettiği filmin konusu şöyle:
"itfaiye kamyonları bozulan karadenizli çayırbağı beldesine, diyarbakır büyükşehir belediyesi bir itfaiye aracı hibe eder. karadenizli koşman, itfaiye aracını teslim almak için hayatında ilk kez diyarbakıra ayak basar. koşman, diyarbakırın zenginliğini görür, diyarbakıra ve yaşayan halkına olan tüm algısı altüst olur. dönüş yolculuğu sırasında yanında gizemli bir misafir, dışarıda olağanüstü bir doğa, önünde uzun bir yol ve sıra dışı bir macera vardır. aşk, hüzün ve kahkaha dolu bin 200 kilometrelik yolculuk, koşman ve diyarbakırdan kendisine katılan asya bütün hayatını değiştirir. "
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?