yalakalikta sinir tanımayan akp siyesetcileri

(bkz: karılarımız başbakan a feda olsun)

(bkz: algida degismezlik)

(bkz: siyeset)

yalakacida sinir arayandadir hata efendim.

milletin açlık, işsizlik, sağlık gibi dertleri var iken. hiç önemli değil dercesine acizliklerini nasıl da gün ışığına çıkartabildikleri yalakalıklardır

yazıklar olsun..

şirk koşmayı da siyasetlerine yalakalık adı altında kullanarak sokma tenezzülünde bulunarak yakalıktan öte üçkağıtçılar da denilebilir.

akp ile sınırlandırılmaması gereken durum. bizdeki siyasî parti kültürünün bir gereği hâline geldi herhalde ki her siyasetçi kariyerinin başlarında istemeyerek de olsa yalakalık yapmıştır (tabi ’yapmıştır’ diye kesin bir hüküm vermek yanlış olsa da bende olan intiba budur.). gerçi olay biraz da bizim partilerimizin disiplinli yapıda olmasından kaynaklanıyor. türkiye’de idare, serbest partileri kaldıracak şeffaflıkta değildir ve serbest parti kuracak cesarette idareci yoktur.

hâsıl-ı kelâm; disiplinli parti nerede varsa orada ve yükselmek için kayırmanın olması gerektiğinin düşünüldüğü her yerde vardır bu yalakalık.

(bkz: başbakanımız bizim için adeta ikinci peygamberdir)

genel olarak türk siyaset hayatında var olan, sadece ona (rte’ye) değil, bütün siyasi "lider"lere (götümün liderleri, o yüzden tırnak içerisine aldım) yapılan yalakalıktır bu işlem. telefonla konuşurken önünü ilikleyenleri de gördük biz eskiden, bu sebepten normal karşılıyorsam da bir yerde, bunlarınki artık çekilmez bir hal aldı amk.

geçenlerde birisi peygamber ilan etmişti bunu (rte’yi), şimdi de bir başkası çıktı, ona nazire yaparcasına, 2 rekât namaz istiyor cemaatten.

kandillerde "tayyip" diye uçanlar cabası... onlar siyasetçi bile değil. son osmanlı padişahı olmuştu bir ara, bak o da var.