çok güzel sözlük acayip seviyorum.
bu da subjektif entry diye silinir şimdi du bakalım.
turkcell, cocacola, sont, arcelik falan... bunlar, zannediyorum, belli bir ücret mukabilinde, yani karşılığını ödeyerek ve reklam yaptıklarını gizlemeyerek reklam yapan kuruluşlardır. ister sözlüğe, ister sözlük sahibinin alnına logosunu yapıştırarak (gönül rızası esas tabii) reklamlarını yaparlar, normaldir bu. ama, bu sözlüğün sahibi, gidip başka bi sözlükte raklamını yapıyorsa eğer, bu küçük düşürücüdür. ha sen de parasını verip turkcell gibi coca cola gibi reklamını yaparsın, o zaman eyvallah. ama böyle entry yoluyla, sanki ilk defa görüyormuş da, ya ne kadar ilginçmiş, der gibi reklamını yapıyorsan bu biraz ayıp ya, yakıştıramıyorum ben. hadi parasını falan da geçtim, bu sözlük benim arkadaşım, diyemiyorsan eğer, bu da senin acizliğin hiç kusura bakma.
edit: sont ne bu arada ya?
edit: sony imiş.
edit: sont ne bu arada ya?
edit: sony imiş.
ekşide falan reklamının yapılması çok küçük düşürücü.
entrylerde basligi degil de basligin icerigini tanimlamak. yani bi entry "...dedirten baslik, dusunduren baslik, kil baslik yun baslik" seklinde bitmemeli takdir edersiniz ki. bu tip entryler sozlugun en temel amacina aykiridir suphesiz ki.
sevgili evde sizi bekliyorsa eger mallik tabii.
bircogunun hesaplari aktifken sozlukte yazmamalari oldukca ironik.
erkek arı.
entrylerde "bütünleme" şeklinde bir kavram olmalı. peki bu ne işe yarar? şu işe yarar: entrylerin; eylemdir, durumdur, önermedir, kıldır/yündür şeklinde bitmesini engeller. bu da bizi daha müreffeh bir sözlük yapar.
sözlük mantığında olmamasıyla birlikte bin beş yüz karakterlik bi satıra gbkz. verme saçmalığını yok edecekmiş gibi duruyor. aslında yerine apostrof falan var ya neyse.
içerisinde herhangi bi bilgi varsa eğer şahane bi entry bile olabilir.
yeni bi yazılım misal. daha profesyonel. ajax güzel olurdu.
istikrar konusunda çığır açmış bu dizi.
tüm tabularından kurtulmuş samimi bi ayrandır.
kelimelerden sesli harfleri çıkarın. bakın görün neler oluyor o zaman.
bu ülkeye başbakan olsaydım, herkes rteyi mumla arardı.
isviçre bankalarında sekiz taneyle "sınırlı" hesapları olduğu söyleniyor. konuyla ilgili "tatmin" edici bi açıklama yapmak yerine, wikileaks eteğindeki taşları döksün, diyor.
hele hele.
hele hele.
en az kanka kadar iğrenç bi kelime.
her gün daha bi tuhaf oluyor.
sanırım amacı dışında kullanılan bi sözlük uygulaması bu. böyle 150 karakterlik bi bkz. vermenin amacı nedir, anlamadım ben.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?