türk dünyasi araştırmaları vakfı

ankakusu
türk dünyası araştırmaları vakfı, 20 temmuz 1980 tarihinde, bakanlar kurulu’nun 8/1307 sayılı kararı ile kamu yararına hizmet veren bir vakıf olarak tescil edilmiştir. prof. dr. turan yazgan, prof. dr. emin bilgiç ve kısa bir süre sonra ayrılan iki üye tarafından kurulmuş, kurulduğu tarihten bu yana da prof. dr. turan yazgan tarafından yönetilmiştir. bugün varol dereli, mustafa birim, tevfik yamantürk, prof. dr. şaban karataş, turan yazgan ve saadet pınar yıldırım; yönetim kurulunu teşkil etmektedir. merkezimiz, büyükşehir belediyesi’nin arkasında bulunan ankaravî mehmed efendi medresesi olarak bilinen binada bulunmaktadır.




ankaravî mehmed efendi medresesi olarak bilinen bu bina, şeyhülislam ankaralı mehmed efendi tarafından yaptırılmıştır. vakfımız, 3 kasım 1687’de vefat eden, merkez binamızın banisi şeyhülislam ankaralı mehmed efendi’nin 300. ölüm yıldönümünde metfun bulunduğu kovacı dede cami’inde aziz ruhuna mevlüt okutmuştur. bu bina, vakfımızın sağlam temellere oturmasında birinci derecede rol oynamıştır.


bu sayfada türk dünyası araştırmaları vakfı’nı kısaca tanıtmak ve son yıllardaki faaliyetlerini kamuoyuna duyurmak gayesi güdülmektedir. şüphesiz bütün faaliyetlerimizi kitaplara sığdırmak mümkün değildir.


şimdiye kadar hiçbir faaliyetimizi kamuoyuna duyurmak için özel bir gayret sarfetmedik. vakfımızı tanıtan hiçbir yazılı broşür veya kitap neşretmedik. bunun maksadı: sadece maliyetinden kaçınmak değil, hizmetlerin yalnız ve yalnız vakfın gayesi için yapılmakta olması ve hiçbir hizmetimizin veya faaliyetimizin başka hiçbir gayeye vasıta teşkil etmesinin, anlayışımıza ters düşmesidir.


bu sayfa bir mecburiyet karşısında meydana getirilmiştir. faaliyetlerimize katılan binlerce dostumuzun, kardeşimizin şiddetle talep etmesi ve diğer taraftan milletvekillerimizden bizim faaliyetlerimiz yanında sıkıntılarımızı da bilenlerin bize yardımcı olmak için böyle bir yayına ihtiyaç olduğunu ısrarla belirtmiş olmaları bu yayının gerekçesidir.


vakfımızın faaliyetlerini yürütürken gerekli olan finansmanı da bu faaliyetler içinde sağladığını, hiçbir şahıs veya kuruluştan yardım talep etmediğini belirtmemiz yerinde olur. vakıfların bir çeşit dilencilik yaparak faaliyet yapmalarına başından beri karşıyız ve bunu vakıf kavramı ile asla bağdaştıramıyoruz. bu prensib dahilinde, devletten de sırf yardım maksadlı bir talebimiz olmamıştır. bu sebeple vakfımız daima güçlükler içinde hizmetlerini yürütmüş, devletle ve dostlarıyla gerçek karşılığı olan hizmetler ifa ederek gelir sağlamıştır. hizmetlerimiz bu sebeple çok çeşitlidir. yurt içinde ve dışında yürüttüğümüz eğitimden yayınlarımıza, gezilerimizden konserlerimize, seminerlerimizden kurultaylarımıza kadar pek çok sahada hem gelir sağlamakta, hem de hizmet gerçekleştirmekteyiz. bu kadar çok faaliyetin bir kısmı, yalnız harcama kalemlerini oluştururken, bir kısmı da kendi kendini finanse eden veya başka hizmetleri de finanse eden gelir sağlamaktadırlar. ancak bunların hiçbirisi vakfın bünyesinden ayrı değildir, vakıf bütün faaliyetleriyle bir bütündür.


bu arada birçok faaliyetimizi de ister istemez ihmal etmek zorunda kaldık. meselâ: vakfımızın kuruluşundan bu yana getirttiği misafirlerimizin, değil resimlerini bulmak, isimlerini bile saymak mümkün olmadığı için, bu yayında misafirlerimizle ilgili bir bölüm açmaktan son dakikada vazgeçtik. biz, faaliyetlerimizi misafirlerimiz sayesinde genişlettik. onlara daima şükran borçluyuz. bunlar arasında cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar, meclis başkanı ve yardımcıları, yazarlar birliği, ressamlar birliği gibi kuruluşların başkanları ve yardımcıları, rektörler, dekanlar, ilim adamları, her dalda sanatkârlar, çeşitli vakıf ve yardım kuruluşlarının başkanları, temsilcileri.... bulunmaktadır.


bu vesile ile, türk dünyası araştırmaları vakfı olarak, şimdiye kadar faaliyetlerimize ne sıfatla olursa olsun katılan, hizmetlerimizin ifasında ne sıfatla olursa olsun vazife gören, eserlerimizi, dergilerimizi yazan-okuyan, konferanslarımızı veren-dinleyen, seminerlerimizde, kurslarımızda öğreten-öğrenen,yemeklerimizde bulunan, yiyen... her ne sebeple olursa olsun bizimle maddeten veya manen beraber olan herkese, her kuruluşa ve devletimize minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. bu dünyada hiç kimse, hiçbir kuruluş, hiçbir şart altında, hiçbir şekilde tek başına bir şey yapamaz. bizimle beraber olanlara sonsuz teşekkürler...


türk dünyası araştırmaları vakfı başkanı


prof. dr. turan yazgan

http://www.turan.org/mb/index.php?option=com_content&task=section&id=6&itemid=27


neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol