televizyon makinası

0 /
quantitatif
okan bayülgenin büyük bir başarıymış gibi bahsettiği ve bizim yine sanki bir yenilik ve ilk kezmiş gibi izlediğmiz okan’nın bay cool olmak için büyük çaba sarfettiği taklid olan programdır.biraz araştıranlar programın çok daha evvelden fransız televizyonlarında gösterildiğini görür.(aslında muhtemel bir çalıntı olamsında ki sebep okan’nın fransa kültürüne olan hayranlığından kaynaklanabilir.)hatta fransa da gösterilen kanalın,ismini hatırımda değil,sanırım ’tout le monde en parle (may 2003)olabilir.velhasıl televizyon makinası denilen program bize lanse edildiği gibi değildir,taklittir.
zaten programa katılan konukların basitliği ve okan’ın kendisini yüceltebileceği türden olup aslına bakıldığında popüler kültürün pekte dışında olamayan türden bir programdır.
angelus
yayınlanmaya başladığı tarihten itibaren görüp görülebilecek en sıkıcı anlar yaşanmaktadır, olurda meriç erkan stüdyoya dalip bi kaç dans figürü sergilemediği sürece aynı şekilde devam edecekmiş gibi görülmektedir, olay nereye varacak huşu içerisinde beklenmektedir.
carpediem
çok çok sevdiğim, büyük saygı duyduğum okan bayülgen’den nefret etmemi sağlayacak programdır. bu hafta, sabah programlarında deli gibi dans eden o korkunç kadın gelmiş. okan bayülgen’in amacı nedir anlayamıyorum. bu kadını daha da rezil edelim mi, yoksa çok ilgi çekti biraz daha reyting yapayım mı? tabii "kadın meşhur olsun, hayır yapalım" da olabilir. önceki programda dalga geçip, yerden yere vurdugu insanları bir sonraki hafta programa çağırıp "bayılıyoruzz sizee.." demesi yetti artık. ne yapmak istedigini, nasıl bir çizgisi oldugunu anlasak da ona göre izlesek artık!..
angelus
butun gece yayinlanmasini bekleyip akabinde uykulu gozlerle kanal d ekranlarinda vampirle karsilasinca "himm guzel produksiyon daha ilk geceden vampir felam dahil etmisler olaya hadi bakalim" dedirtmis programdir.
independence
bu haftaki bolumu ilginc bir $ekilde "hic izlenmemesi, izlendiyse bile ivedilikle unutulmasi gerekliligi"i zihnime kazimi$tir.ke$ke bu hafta okan bayulgen’in onemli bir i$i olsaydi ya da benim uykum cok gelmi$ olsaydi da bu hafta televizyon makinesi ikimizden birisi icin yalan olmu$ olsaydi.
invincible
yine beklicem televizyon makinasini derken kanepenin uzerinde uyuya kalmisim.gecenin bir vaktinde(3.17)uyandim hala televizyon acikti ve bilin bakalim kim vardi karsimda:
(bkz: kusum aydin)!
kader mi diyelim zaten aydin icin beklemistim (pardon uyumusum ama) allahtan muhtesem kirmizi kart sarkisina yetistim...
schenardi
programa katılan kübalı manken kızımız sayesinde hayata dair güzellik kriterlerimi baştan bir gözden geçirmemi sağlayan program. geçen hafta seray sever orada konuk olup da o kişiye bu fırsattan istifade edip beğenisini sunanlara ise zevklerin ve renklerin tartışılmaması gerektiği prensibiyle yola çıkarak söylemek istediğim çok şey olsa da bir şey söylememeyi uygun görüyorum. kendime çıkardığım paysa, hayatın çeşitli şekillerde çok farklı güzellikler çıkarabileceği ve ne olursa olsun kendisine küsülmeyecek bir şey olduğudur. ha bu güzellikler var ama bana bir faydası yok deyip daha da fazla hayata küsmek de mümkğündür elbette ama ben bu güzel hanfendinin yüzü suyu hürmetine bu gecelik bardağın dolu tarafını (ve de elbette bu hanım kızımızı) görmeyi tercih ediyorum...
xerxes
taverna müziğinin babalarını konuk etmesiyle damardan girmiş programdır.

özellikle arif susam abimizin müthiş karizması takdire şayandı. o sakallar, o ses, o efendilik...

hele ümit besen’in beyefendiliği alkışlanacak seviyedeydi...
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol