hicbir dusunceyi ya da inanci paylasmayan,yansiz.
tarafsız
kişinin üçüncü kişilere karşı öyle olduğunu anlatmakta ve onları ikna etmekte en çok zorlandığı konumdur. zira kişiler kendileri bir taraf, bir cephe oluşturdukları andan itibaren kendi fikir, his ve öngörülerine aykırı bir şey söylediğinizce siz artık karşı cepheden yana taraf olmuşl sayılırsınız. hele ki karşı cephedeki kişilerle belli bir samimiyetinizin olduğu bu cephece biliniyorsa siz artık hep karşı tarafsınızdır ve siz karşı taraftan bu tarafa çekilmeye çalışırsınız. bu gibi durumlarda kişi kendine olan güven ve saygısını yitirmemeli, tarafsızlığına kendi inanıyorsa bu konumunu korumalı; hele ki kişisel meselelere dayalı olarak bir araya gelip cephe oluşturanların bu cephesinin katılımcısı asla olmamalıdır. ama bu durum gerçekten sağduyu ve metanet gerektirir. bu vasfa sahip olması gereken başlıca insna grubu ise idarecilerdir. idareden sorumlu kişi idare ettiği makamın işlerine kendi öznel oluşumlarını katmamalı; kendi işini gördüremediği için kendisini "karşı tarafın adamı" olarak itham edenlere aldırmamalıdır...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?