sevgililer gününde sevgiliyi kebapciya götürmek

simplist
kurban bayramına denk gelmediği sürece gayet normal bir etkinliktir.
gerçi nerede eski kurban bayramları; herkesin evine karnına et girerdi ama o ayrı başlık konusu..
van ness
şık delikanlı bir mekansa neden olmasındır. ha sadece yemek için gidilir ama tek taşı da barnağa basarsam orası kebapçı değil boğaz manzaralı lüküs balıkçı mekanı olur. bir sefer çiftlerin arasına girmeyin hem ne var ben kebapta seviyorum.
greyfurt
etcil ciftlerin tercihidir. saygı duyulasıdır ama tutupta adana kebap felan yenirse gecenin ilerleyen saatlerindeki gaztrojen faaliyetlerden dolayı ostrojen seviyesinde düşüş yaşanır.

elin cinlilerine para kazandırıp, üstüne birde çit cubukla, rezil rüsva olmaktan iyidir. en azından yediğinizin içinde ne oldugunu bilirsiniz.

not: tek taş yüzüge kanalize olmus hanım kızlarımıza da; "tek daş yükzük aldim, onu takdım barnağıma" adli eşsiz eseri dikkatle dinlemeleri tavsiye olunur.
salome
makro tuketimi amaclayan bir duzenlemedir "sevgililer gunu", bu nedenle kebapciya gidip yemek yemekte bir gariplik yoktur, evde yemek yapmaya usenmistir hatun, "hadi cikalim kebap yiyelim" demistir(lerdir). "yoksa siz bu tuzaga dusen aptallardan misiniz?" hmm ayrica tek-tas da yeni moda, sevgililer gunu hediyeleri arasinda yerini almis bulunmakta fark ettigim uzere.
maliyeci
ayıptır,zinhar haramdır. sevgili o gün itibariyle değerinin 5 katına çıkmış bir gül ile karşılanmalı, ardından beraberce bir çin lokantasına gidilmelidir. daha doğrusu o günlerde en moda olan neyse o yapılmalıdır. mesela afrika yiyecekleri, kızarmış böcek menülerü gözdeyse onlarda yenmeli ki muhasır medeniyetler seviyesinde bir ilişki olsun.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol