her hafta binmekten artik kusacagim, pislikten gecilmeyen ( ulusoy dahi), isletmecilerinin skimsonik insanlar oldugu otobuslerden usandim.
seve seve olmasa da binmeye devam.
en azindan basliklardaki beyaz kumas parcalarini gunde bir degistirin aq.
şehirler arası otobüsleri
özellikle torosların virajlarında hiçbir şey kar etmezken vcd den izlenen bir film mide bulantınızı unutturabilirdi; maskeli beşler serisi ya da kutsal damacanalar henüz çekilmemiş olsa idi.
kapıdan inmek için düğmeye basmanıza gerek yoktur bunlarda. sırf bu sebeple okula bunlarla gidip gelirim.
(bkz: sehirler arasi yolculuk )
bazılarının kablosuz interneti, her koltuğunda televizyonu, çayı, kahvesi, meşrubatı, keki, boğaçası vs. bilimum servisi ve yaz aylarında dondurması vardır. hatta ramazanda iftar vaktinde hazır bardak çorba da vermişti bir firma.
(bkz: kamil koç)
koskocaman, son derece luks ve rahat otobuslerdir. eskiden daha iyiydi ama sigara falan icilebiliyordu. sigara icilmeyen otobuslerle aram yok benim. muavinlerine hastayim ama bu otobuslerin, cok kibarlar, cok cali$kanlar. en az 12 senedir binmi$ligim yok o ayri.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?