ruh

ölümü kabul etmemenin yegane malzemesidir. beden ölür, ruh kalır. sevdiğini mezara koymaya dayanırsın, ruhu eve gelecek gidip beklemeliyim diye.

bir kaç anlamda kullanıldığı için her anlamı ayrı değerlendirmek gerekir.

1-ruh: bedeni idare ettiği düşünülen, bilimsel donelerle hiçbir şekilde açıklanamayan duygu düşünce ve karakterin kaynağı olan öz, tin.


2-ruh: kişinin psikolojik durumu, motivasyonu ve karakterinin bütünü.

ilk anlamı irdelemek istiyorum ben daha ziyade. psikoloji, psikyatri, nörocerrahi vb. bilim dalları geliştikçe tüm duygların ve karakteristik yapımızın gayet de açıklanabilir reaksiyonlar olduğunu farkediyoruz. bu da bizi ruh diye bir şeyin olmadığı sonucuna götürüyor.

ilginçtir, ruh kelimesi arapça "nefes" anlamına gelir. ingilizce spirit de latince spiritus yani nefes almaktan gelir.

sonuç olarak bir çok ilkel kabile ruh'u bedenden çıkan son nefes olarak tanımlamıştır.

daha da ötesi; islam inancında bedene girip çıkan ruh gibi bir anlayış yoktur. islama göre mahşer günü tüm bedenler diriltilir.

edit:yalnızca imla

21 gramdir (-mi$) ben filmin yalancisiyim..
(bkz: 21 gram)

insanin fiziksel bedenle beraber olan, goremedigimiz, eter beden ve astral beden kisimlarina verilen ad.

(bkz: ruh hastasi)

cuneyt cakim’in harika sarkisi. sarki harika, ses harika. kisacasi hepsi harika. yanliz daha guzel bir klip cekseymis olurmus.

sarkinin nakarati soyle:
ruh kafeslenemez yok
baskasi olmaktan kork
askin kimligi yok.

bedenimi alabilirsin ama ruhumu asla.

(bkz: ruhi)

duyu organlarımızı hayata karşı pencere olarak kullanan benliğimiz.

(bkz: ruh çağırmak)

(bkz: tin)

insana hayat veren maddi olmayan ölümsüz varlık.

beden kiracısı.tanrının emaneti.olmayan denilen ama hakkında konusulan, sey gibi savlar uretılme sebebi olan ınanc yada bazı ınsanların deyimi ile hissiyat.

(bkz: ghost whisperer)

kalbimize sardığımız gökkuşağının bekçisi. renklerimiz tükendiğinde görevi son bulacaktır.

(bkz: ruhlar alemi)

metafizik alanının mihenk taşı.

islam dini inanışın da allah’ın insana verdigi kendinden, özünden parçadır.

yıllara rağmen eskimeyen öğrendiklerine rağmen yaşlanmayandır.

biraz daha farkında olarak hissedebileceğimiz aslında hepimizin sahip olduğu ama öldükten sonra varolduğunu anladığımız şey,tin.