bir yıl iki ay sonra, kalbin üzerinde unutulmuş kelebeği buldum. önce beyaz kapıyı, sonra beyaz bardağı, sonra buğuyu. şimdi tam onu buldum. buğuyu sildim. tuzları yaladım. ona dokunamadım. onu devirdim. bir sağa, bir sola. avcumun içine alamadım. bir yıl iki ay önce aşkımın bittiğini anımsadım. pop müzik dinledim, hepsi geçti. yirmi dört saat radyo programcısı isen, kitabımı asla anlayamazsın dedim. düğmelerimi boğazımı örtünceye dek kapadım. okumasınlar beni aşkım. omuzlarımı gösterme onlara.
orospu kırmızı
en sevdiğim kitaplardan. uzun zaman olmuş okumayalı.
"artık özgürüm, öyle yalnızım ki..."
"artık özgürüm, öyle yalnızım ki..."
günahlarım var şehvetime boyun eğmiş; ondan boy boy çocuklarım, kışkırtılmış hisler adı verilen.
tenim süt beyaz, hayallerimin kirliliğine inat; gözlerim yemyeşil kin, doğanın barışına karşıt; mavilerim var içimde kızgınlıklarımla, bulut bulut beyaz beneklerini hayaller diye taşıyan gökyüzüne dair; ve aslında ‘orospu kırmızılarım’ var, seni insanlığa davete çağıran.
elini sokmaya korkma taşın altına, en çok da sen memnun kalacaksın bu hülyada. söylesene, ne kadar ömür biçmiş tanrı denen aldatmaca?
ve düşünsene, ne istersin sana biçilen bu kadarcık zamanda?
doğruluk nedir ki hayatta?
hepimizin yaşadığı ihtiraslar değil mi ikiyüzlü? bastırılanlar en çok işe yarayanlar değil mi sevgi sunaklarımıza?
tanrı’ya adanacak en temiz hayaller üstelik bunlar, farkında o’da…
gel, sana sunuyorum ‘orospu kırmızı’larımın ateşini!
boğun eğmeyelim biz hayatın genel geçer kurallarına.
kaybolalım yaşamın gizinde, kollarını açan şehvetinde, meyve veren hayatın ilânihayesinde, şarkıların dize geldiği o mistik kelimelerde, yap-boz oyuncakların saklı kentlerinde, isyankâr ruhun sapa evcimenliğinde, sessiz çığlığın biçareliğinde, hayatın argümanı ile donatılmış ne var ne yok beşerinde; dedim ya işte, günahın bağışlanmaz evriminde…
günahlarım var şehvetime boyun eğmiş; ondan boy boy çocuklarım, kışkırtılmış hisler adı verilen.
orospu kırmızı var sevgimde, benimle oynayacağın oyun bahçesinde!
tenim süt beyaz, hayallerimin kirliliğine inat; gözlerim yemyeşil kin, doğanın barışına karşıt; mavilerim var içimde kızgınlıklarımla, bulut bulut beyaz beneklerini hayaller diye taşıyan gökyüzüne dair; ve aslında ‘orospu kırmızılarım’ var, seni insanlığa davete çağıran.
elini sokmaya korkma taşın altına, en çok da sen memnun kalacaksın bu hülyada. söylesene, ne kadar ömür biçmiş tanrı denen aldatmaca?
ve düşünsene, ne istersin sana biçilen bu kadarcık zamanda?
doğruluk nedir ki hayatta?
hepimizin yaşadığı ihtiraslar değil mi ikiyüzlü? bastırılanlar en çok işe yarayanlar değil mi sevgi sunaklarımıza?
tanrı’ya adanacak en temiz hayaller üstelik bunlar, farkında o’da…
gel, sana sunuyorum ‘orospu kırmızı’larımın ateşini!
boğun eğmeyelim biz hayatın genel geçer kurallarına.
kaybolalım yaşamın gizinde, kollarını açan şehvetinde, meyve veren hayatın ilânihayesinde, şarkıların dize geldiği o mistik kelimelerde, yap-boz oyuncakların saklı kentlerinde, isyankâr ruhun sapa evcimenliğinde, sessiz çığlığın biçareliğinde, hayatın argümanı ile donatılmış ne var ne yok beşerinde; dedim ya işte, günahın bağışlanmaz evriminde…
günahlarım var şehvetime boyun eğmiş; ondan boy boy çocuklarım, kışkırtılmış hisler adı verilen.
orospu kırmızı var sevgimde, benimle oynayacağın oyun bahçesinde!
" bir,iki,üç,dört,be$..altı değil!hayat,benden gizlediğin ellerini hangi cebinde saklıyorsun?.."
" yolculuk uzun sürmez hiç bir zaman. seni cok uzun dü$ünüyorum. sahneden dans ediyoruz. pis ve güzelim. tenimdeki kadını ke$fediyorsun. hemen oyunca hazır bir piç oldugunu anlatıyorsun. aceleci, acık ve cocuksun. o zaman otel odasından aldıgım mektup acacagını farkediyorum. corabımın içindeymi$.
bo$luguna a$k dü$ürmek istiyorum.
atlar kadar hızlı, atlar kadar yava$..."
bo$luguna a$k dü$ürmek istiyorum.
atlar kadar hızlı, atlar kadar yava$..."
" birbirimizle hiç ama hiç konu$madıgımız sozcukler var ya... ben onların sırca koskunde partiler düzenliyorum. gözya$ı dokuyorum. patlamayan kestanelerin kar$ısında. vapur yana$tıgında a$kım burda olacak diyorum. kimse anlamıyor olacakları.. "
" aynı kılıçla ölmek istiyorum. e$it bir ölüm istiyorum. sokaklar ve kalbim için..
ama yok! inan yok...
her defasında kırılan kur$un bir kalem bu. onun gorunmez oldugunu soyluyorum. seni bir tek dokunu$ için ölümsüz yapıyorum. ben de en az senin gibiyim.
ve en çok senin gibi.."
ama yok! inan yok...
her defasında kırılan kur$un bir kalem bu. onun gorunmez oldugunu soyluyorum. seni bir tek dokunu$ için ölümsüz yapıyorum. ben de en az senin gibiyim.
ve en çok senin gibi.."
" karyolaların altına giriyorum. perdelerin arkasına saklanıyorum. saksıların dibine dü$üyorum. ölecegimi bilsem tekrar ederdim sana bütün yazdıklarımı. ama yeniden sevemezdim ki... yüzde yüz fazlasında bir umut dü$müyor gözlerimin hanesine. bir aglayı$ ki dü$ün, adını telaffuz bile edemeyen bir pazar esnafının serasında ek$i birer elmayız ikimiz.."
(bkz: orospu kırmızısı)
(bkz: kırmızı ışık)
bu gece yalnızlık yok..seni bekleyen yağmur saksıları dolduruyor..krem kutularına bo$altıyorum yazdıklarımı..rüyalarımda, donmu$ nehirlerin üstünden kahkahalar atarak kayıyorum..yalan konu$uyorum..kum saatlerini yakıyorum..biri penceresini açsa kurtulacaksın sanıyorum..ama olmuyor..bütün pencerelerimi açıyorum..ama olmuyor i$te..
meğer sen bütün davetleri reddetmi$sin..meğer sen tüm çırpını$larıma sırtını dönmüşsün..anladım, çok sevmi$sin sokağa küfür gibi çaldığım kırmızıyı.
meğer sen bütün davetleri reddetmi$sin..meğer sen tüm çırpını$larıma sırtını dönmüşsün..anladım, çok sevmi$sin sokağa küfür gibi çaldığım kırmızıyı.
renklerin psikolojik etkileri düşünüldüğünde kan akışını hızlandıran, insanı hareketlendiren, iştah açan hatta cinsel çağrışımlar yapan kırmızının şaşırtıcı olmayarak kötü yola düşmüş halidir. bir de insanı sakinleştiren, camilerde görmeye aşina olduğumuz renkler de vardır:
(bkz: namuslu yeşil)
(bkz: namuslu yeşil)
" elleri tutu$tuğunda onların, bir iblis gibi güleceğim..onlara kıçımı göstereceğim..kıçımın yarısıyla güleceğim beni yarım bırakanlara..taksim parkında be$ parasız ve çıplak bırakanlara ve beni düzen kravatlı adamlara, pezevenklere, "benim yüzüm yarım ama kalbim iki tane" diyeceğim.
geliyorlar..her $afak vakti rüyama saldırıyorlar..ba$ka hayatım yok ki benim..çekilin üstümden, nefes alamıyorum..birazcık acınız yok mu hayvanlar, ne faydası var ki bana saldırmanın itoğluitler..kocaman bir kabusun orta yerinde çıkıp geldiler. hey sokak orospusu dediler,senin diğer yarın da biziz..
yalan bu..
inanma.. "
geliyorlar..her $afak vakti rüyama saldırıyorlar..ba$ka hayatım yok ki benim..çekilin üstümden, nefes alamıyorum..birazcık acınız yok mu hayvanlar, ne faydası var ki bana saldırmanın itoğluitler..kocaman bir kabusun orta yerinde çıkıp geldiler. hey sokak orospusu dediler,senin diğer yarın da biziz..
yalan bu..
inanma.. "
" bir,iki,üç,dört,be$..altı değil!hayat,benden gizlediğin ellerini hangi cebinde saklıyorsun?
her a$k bir orospu yaratıyor..bense beyaz duvaklar,dokunduğumda irkilen sırtlar çiziyorum..bende oluyorum senin o kendin için korktuğun yerde.. "
her a$k bir orospu yaratıyor..bense beyaz duvaklar,dokunduğumda irkilen sırtlar çiziyorum..bende oluyorum senin o kendin için korktuğun yerde.. "
köşe bucak aradığım ama bi türlü bulamadığım kitap.
"ölünceye dek seni seveceğimi sanmı$tım baba..
ama a$ık oldum..."
ama a$ık oldum..."
" yanli$ bu kelimeler
yanli$ bu haykiri$lar
her $ey yanli$ bu sahte dunyada
cumleler takilip kaliyor dilimin ucuna
a$k cicegi soluyor kar$imda
dokuluyor yapraklari bir bir yerlere
eteklerime yapi$mi$ bahcemdeki kurumu$ guller
intikam alircasina camima vuruyor yagmur damlalari..
bir ihanet daha yetim kaliyor..
yildizsiz kaldi yine gokyuzu
fisiltilar eksik kaliyor,a$k ise daima
ve ya$adigi her $eye veda ediyor
elveda kankirmizi lekem
elveda yanan $ehirde biraktigim ne$em
elveda yosma karanlikta haykiran carem
yolum sonuna geldim,elveda yetim kalan a$k kelimem
olumu alikoy benim icin,sakla simdilik
gelir birgun senden geri alirim
mevsimleri koy o balerinli muzik kutusuna
dondugumde acar,dinlerim ve onlarin anisina yaninda kalirim... "
yanli$ bu haykiri$lar
her $ey yanli$ bu sahte dunyada
cumleler takilip kaliyor dilimin ucuna
a$k cicegi soluyor kar$imda
dokuluyor yapraklari bir bir yerlere
eteklerime yapi$mi$ bahcemdeki kurumu$ guller
intikam alircasina camima vuruyor yagmur damlalari..
bir ihanet daha yetim kaliyor..
yildizsiz kaldi yine gokyuzu
fisiltilar eksik kaliyor,a$k ise daima
ve ya$adigi her $eye veda ediyor
elveda kankirmizi lekem
elveda yanan $ehirde biraktigim ne$em
elveda yosma karanlikta haykiran carem
yolum sonuna geldim,elveda yetim kalan a$k kelimem
olumu alikoy benim icin,sakla simdilik
gelir birgun senden geri alirim
mevsimleri koy o balerinli muzik kutusuna
dondugumde acar,dinlerim ve onlarin anisina yaninda kalirim... "
ba$ını derenin kenarına koy..atını yıldızlara bağla..
dinle ama korkma çünkü vitamin aldım,iyiyim.
ama;
ya bu soluk sonsa,ağlıyorum fren seslerinin ardından gelen hıza,kaderimin oyuncağı oldum, sokakta a$kı buluyorum diye ama $ekerleri kazandım,övüncü oldum sessiz uzla$macıların, övüncü oldum tüm ya$ayamamı$ların, bir kurbanın onurunu diktiler yakama..
dinle ama korkma çünkü vitamin aldım,iyiyim.
ama;
ya bu soluk sonsa,ağlıyorum fren seslerinin ardından gelen hıza,kaderimin oyuncağı oldum, sokakta a$kı buluyorum diye ama $ekerleri kazandım,övüncü oldum sessiz uzla$macıların, övüncü oldum tüm ya$ayamamı$ların, bir kurbanın onurunu diktiler yakama..
" daha kolay ya$amaliyim.
metruk evlerde ya$ayan, tam i$te o kelimeydi dedigim insanlarin arasinda..
daha kolay ama nasil, onu da bilmiyorum.
a$k iki de bir ellerimi tutmak istiyor.
bir gün sen de cezani çekeceksin diyor. bo$una ellerimi verme...
bo$una ellerimi verme...
uyutmayacagim seni, ninniler büyütmüyor çünkü.
bahçende siçrayan agustos böcekleri hala saçlarimin içinde..
bir tek ben kanadim,bir tek sen gördün beni..
artik özgürüm öyle yalnizim ki...... "
metruk evlerde ya$ayan, tam i$te o kelimeydi dedigim insanlarin arasinda..
daha kolay ama nasil, onu da bilmiyorum.
a$k iki de bir ellerimi tutmak istiyor.
bir gün sen de cezani çekeceksin diyor. bo$una ellerimi verme...
bo$una ellerimi verme...
uyutmayacagim seni, ninniler büyütmüyor çünkü.
bahçende siçrayan agustos böcekleri hala saçlarimin içinde..
bir tek ben kanadim,bir tek sen gördün beni..
artik özgürüm öyle yalnizim ki...... "
" tek gerçek, hiçbir $eye sahip degilim. içimden beni sokaga çikartan, sevi$tiren; içimde beni sonsuz ku$kuda birakan bir yaratik duruyor.
içimde, belki yarin $akirim diyen bir $arki...
ama sen hiç çalmayan bir gitarsin. bak yine özlüyorum seni.
bu itiraf edilmemi$ bir yalnizliktir.."
içimde, belki yarin $akirim diyen bir $arki...
ama sen hiç çalmayan bir gitarsin. bak yine özlüyorum seni.
bu itiraf edilmemi$ bir yalnizliktir.."
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?