okan bayülgen

adını her duyduğumda, gördüğümde genç yaşına rağmen ağır roman daki müthiş performansı aklıma gelen, kolera mahallesinde mi büyüdün, orada mı yaşadın lan diye yüzüne yakın mesafeden bağırılarak sorulası yetenekli televizyoncu,oyuncu vb.

dün gece itibariyle televizyon programları başlamış bulunuyor.

yalnız bu sene pazar geceleri yayınlanan programda bir değişiklik var. adı medya kralı değil kral çıplak. bir de daha geç saatlerde başlayacak sanıyorum. medya kralını gece yarısından önce görmeye alışmıştık ama bu 00.30 dan önce başlamayacak gibi.

cok $ukur saclarini kestirmi$. o neydi oyle ya.

programlarını gecenin sabah döndüğü saatlerde yapıyor olmasından ve kendsinden pek hoşlanmıyor olsamda zaga band ve sevdiğim konuklar olduğunda 1-2 saat kadar izlediğim programdı. taki 2 hafta öncesinde zaga band’ın okan ile yollarını ayırmalarından sonra izlenesi kalmamış programdır.
gecenin o saatinde uyku bastırınca tuncer tuncelinin attığı sololar uykumuzu açıyordu kardeşim.

zamanın ruhuna yenik düşüyor kendisi. konuk havuzu çok dar, üç beş programda bir aynı konuklar geliyor, zaga band yok, eski yaratıcı skeçler yok..

ya bunu yapmasın ya da yeni bir şeyler yapsın.

ya da ben gidip uyuyayım biraz.

kendisinden sonsuz ricalarda bulunuyorum, cagirdigi konuklarini goklere cikartmaktan vazgecsin artik, cok itici oluyor. onceki hafta arkasindan bir ton laf soyle, bu hafta konuk et goklere cikart, onumuzdeki hafta gene itin gotune sok. sadece studyoda oldugu zaman mi kutsallik kazaniyor bu insan?

yapmasin boyle riyakarliklar.

bu gece disko kralında giydiği gömleğin bir sebebi olmalı. mutlaka vermek istediği bir mesaj, anlatmak istediği bir iki şey olmak zorunda. sırf gömlek giymiş olmak için o gömleği giyemez, giymemeli.

bu gece disko kralında giydiği gömleğin üzerine taktığı kravatın bir sebebi olmalı, mutlaka vermek istediği bir mesaj, anlatmak istediği bir iki şey olmak zorunda. sırf kravat takmış olmak için o gömleğin üstüne takamaz takmamalı.

kral çıplak’in reytingleri kotu gidiyor olmali ki bu hafta programa banu alkan’i konuk etmi$ kendisi. kimlerden medet umar oldu be, kotu valla.

son olarak banu alkanı programına alarak, bundan sonra gireceği atraksiyonları takip etmeme gerek olmayacağına beni ikna eden amcamız.

kızı istanbul 2 yaşına girince eşiyle ikinci çocugu yapmaya başlıyacaklarmış.

ikinci çocuğu kız olursa eğer adını almeria koyacakmış.

eski günlerini fazlasıyla özleten adam. bazı şeyler yanlış ve saçma gidiyor, bunun kendisi de farkında ama garip şekilde elimden bir şey gelmez imajına bürünüyor. nasıl ya, okan bayülgen diyoruz oğlum, koskoca bir ülkedeki herkesin kendisi hakkında iyi ya da kötü bir fikri olan, yaptıklarıyla ve duruşuyla her daim zihinlerde uç fikirler oluşturan bir adamın nasıl fikriyle zikri ayrı olur anlamıyorum ben arkadaş.

tamam anladık, zaga band gitti; onların eksikliği hissediliyor ve fakat buna karşı okan’ın da yapacak bir şeyi yok. tamamdır bunu anlayabiliriz. ee peki program’ın diğer gidişatı?, gelen konuklar?. onları napıcaz. yahu ben bu adamın programlarını önceden gözlerimin yerlerinden pörtlemesi pahasına izliyordum, şimdi içimden gelmiyor istemeye istemeye. nedendir bu peki. okan bayülgen farkında o ekrana kendi programı süresince bomboş stüdyoyu koysa ve onu seyrettirmeye kalksa yine yeterli reytingi yapıcak, o halde nedir bu saçma salak konukları çıkarma ısrarı.

yapsa ya; ilke edinip, sadece ve sadece kaliteli adamları koysa ve onlarla sohbet etse ya. bakın sadece ciddi adamlar demiyorum, komik de olur, ama kaliteli olsun. bir diğer açıdan münaza kralı olucak dedi, yalan oldu. hakkı devrim’e orada doyarız dedik, unutuldu gitti. madem yapmayacak o programı; çağırsa ya yine hakkı devrim’i.

burdan, bu tarz mecralardan ahkam kesmek kolaydır ya her zaman, çok da rahat akıl verilir ya millete, bu gerzekliğin farkında olsam bile rahatça söyleyebiliyorum bunları zira ben okan bayülgen’den hiç yapılmamış, yeni bir fikri uygulamasını yahut tamamen farklı şeyler yapmasını beklemiyorum. sadece eski günleri talep ediyorum ve bunca yıllık sözünü dinleyeni olarak bu ufak hakkı da kendimde buluyorum. ve şimdilik en içten umudum; gün gelecek her şey eskisi gibi olacak. yani; yap bir şeyler artık okan...

"gittin, hayaller yandı... kül yok, duman yok... hiç, hiçbir şey yok!"

twittera buyurmuş kendisi;

http://twitter.com/okanbayulgen

çarşamba akşamı (23 mart) saat 20.00 da açık radyo da yayın yapacakmış.

yürügari ibram filminde misafir oyuncu olarak görev almış.

çok kral adam. düzene başkaldırıyor. ben öyleyim lan aslında. atarlıyım.

bu gece hukumetin tamamen ataturk du$mani oldugunu cok net ifade etti cumlelerinin arasinda. helal olsun.

------------------------------(bkz: tespit yapıyorum)------------------------------

1-) yaptığı programlarda konukların hiç bir önemi yok. etrafında kim olursa olsun o her zaman kendi şovunu yapıyor. kötü bir şey değil bu söylediğim, sadece farklı.

2-) özellikle kral çıplak zamanında gözlemlediğim bir özelliği bu; karşısındaki insanla konuşurken, ona sorular sorarken hep sanki karşısında kendisi varmış gibi davranıyor. kendisine sorulmasını istediği soruları soruyor ve kendisinin vereceği cevapları karşısındakinin ağzından alıyor.

------------------------------(bkz: yaptım)------------------------------

artik her programinda bilgi sozluk’ten bir cumleyle bile olsa bahsediyor olmasi $ap$ahane bi$i. degerimizi seneler sonra bile olsa anladi, afferim ona.