Beter olan hastalık, takıntı ömrü bitirtir.
obsesif kompülsif bozukluk
(bkz: as good as it gets) filmi geldi aklima..
bu durumda olan bir insanin asik olmasinin ve o aski yasayabilmesinin her iki taraf icin de ne kadar guc olacagini anlatan 3 dakikalik bir video var. cok etkileyici bir video, izlemek lazim.
hayati yeterince zorlastiran ve yorucu bir hale getiren rahatsizlik. obsesif (obsesyon) takinti anlamina gelir, kompulsif ise takintilari uygulamaya gecirmek anlamina gelir. -cizgilere basmamak, lambayi isaret parmagi ile acmak bas parmak ile kapatmak vs...- gecebilecek bir rahatsizliktir fakat uzun zaman alabilir. - ayni zaman da bende yaklasik 8 senedir olan sacma, gereksiz, anlamsiz rahatsizlik.
insanların neredeyse tamamının sahip olduğu hödö. fakat nedense, hala daha rahatsızlık olarak kabul ediliyor.
öncelikle obsessif kompulsif bozukluk hepatit gibi bir kapınca ömrü billah taşınan bir virüs değildir.
"ömrü boyunca bu hastalığı çekmek zorunda olduğunu" düşünen kişi aslında hiçbir zaman iyileşmeyeceğine dair obsessif düşüncelere sahiptir.
yaşam kalitesini oldukça düşüren bir bozukluk olmakla birlikte uygun tedavi yöntemi, hastanın iyileşme azmi ve çevre desteği gibi faktörler sayesinde tamamen düzelebilmektedir. daha önce bu tür bir bozukluk yaşamamış kişilere göre hastalığın nüks etmesi açısından daha yüksek bir risk altındadır fakat koruyucu tedavi ve başa çıkma yöntemlerinin öğretilmesiyle bu risk en aza indirilebilir.
"ömrü boyunca bu hastalığı çekmek zorunda olduğunu" düşünen kişi aslında hiçbir zaman iyileşmeyeceğine dair obsessif düşüncelere sahiptir.
yaşam kalitesini oldukça düşüren bir bozukluk olmakla birlikte uygun tedavi yöntemi, hastanın iyileşme azmi ve çevre desteği gibi faktörler sayesinde tamamen düzelebilmektedir. daha önce bu tür bir bozukluk yaşamamış kişilere göre hastalığın nüks etmesi açısından daha yüksek bir risk altındadır fakat koruyucu tedavi ve başa çıkma yöntemlerinin öğretilmesiyle bu risk en aza indirilebilir.
(bkz: takıntı)
(bkz: okb)
(bkz: evlerden ırak)
patoloji isin icine girdi ise "dinlen dinlen kac".
-tam 45 dakika gec kaldin?!?!
+klimayi kapattim mi diye 7 kere kontrol ettim asansorde kalmamak icin her defasinda merdivenle inip-ciktim biliyorsun depremde uzerime daireler cokmesin diye 6. kattan almistim evimi, uzun surdu. pardon. yaa bu arada kapiyi cektim mi ben en son cikarken?!?!
-tam 45 dakika gec kaldin?!?!
+klimayi kapattim mi diye 7 kere kontrol ettim asansorde kalmamak icin her defasinda merdivenle inip-ciktim biliyorsun depremde uzerime daireler cokmesin diye 6. kattan almistim evimi, uzun surdu. pardon. yaa bu arada kapiyi cektim mi ben en son cikarken?!?!
ileri safhalarında insana engel olmaya başlayan hastalıktır
takıntı bozukluğudur, kişinin engelleyemediği düşüncelere sahip olması durumudur. kişi yaptıklarının doğruluğunu analiz edebiliyordur, saçma ve gereksiz olduğunu farkındadır ancak yinede bunları engellemekte zorlanır veya bazende bu zorlu düşüncelerle mücadeleye girmemek ona cazip görünür.
bu hastalıkta sürekli oluşabilen saplantı ve takıntı gibi zorlayıcı düşünceler, kişinin zamanını alabilir ve iş verimini fazlasıyla düşürmesine neden olabilir. hastalık hiç bir zaman geçmez, kişi ömrü boyunca bu hastalığı çekmek zorundadır. sadece çeşitli ilaç ve tedavi yöntemleriyle etkileri azaltılmaya çalışılır.
bu hastalıkta sürekli oluşabilen saplantı ve takıntı gibi zorlayıcı düşünceler, kişinin zamanını alabilir ve iş verimini fazlasıyla düşürmesine neden olabilir. hastalık hiç bir zaman geçmez, kişi ömrü boyunca bu hastalığı çekmek zorundadır. sadece çeşitli ilaç ve tedavi yöntemleriyle etkileri azaltılmaya çalışılır.
bengi semerci’nin bizler daha mini mini birinci siniftaykene davranis bilimleri (behavioural sciences) dersi ikinci vize sorusunda "davranis bozukluklarina kendinizden ornek vererek anlatiniz." demesi uzre sinifin 95%inin kendisiyle özdeslestirdigi bozukluktur. kimi kapiyi kiliitledigini 4 kere kontrol eder, kimi pijamasinin illa da önce sag bacagini gecirirken ayni anda bir elini havaya kaldirip döndürür, kimi kalemi üc kere masaya vurmadan yazi yazamaz... epey sorunlu bir jenerasyon is sahibi oluyor. hazir olun...
stanford üniversitesinde bir araştırma gurubu obsesif - kompulsif bozukluk üzerine araştırma yapmaktadır. testler için bu hastalığa sahip kişilere ihtiyaç duyulur ve gazeteye ilan verilir. 3 gün içinde 3.000 adet başvuru gerçekleşir.
bütün başvurular aynı kişiden gelir!.
bütün başvurular aynı kişiden gelir!.
düşündüğünüz şeyin absürdlüğünün farkındasınızdır, bu hastalığı şizofreniden ayıran en önemli fark budur. ancak ne var ki bu düşünce kafanıza yapışmış gibidir : sabah onunla uyanır, öğle yemeğinizde onu düşünür, televizyon izlerken onu unutmak için izlersiniz. asla günün her anı kötü veya her anı iyi hissetmek diye bir durum yoktur, sürekli inişler çıkışlar gösterirsiniz. bazen düşündüğünüz şeyin saçmalığını farkedersiniz ve sanki bütün sorunlarınıza çare buldunuz gibi hissedersiniz, yarım saat sonra ise yine başladığınız yerdesinizdir.
(bkz: obsesif kompulsif)
(bkz: obsesyon)
hallk arasında takıntı adı verilen bir çeşit psikolojik rahatsızlık.kişi kendine sacma gelen ancak kafasından bir türlü de uzaklaştıramadığı düşüncelerle boğuşur sürekli.ancak takıntılı düşünceyi kafadan uzaklaştırmaya çalışmak daha kötü neticeler verir çoğu zaman.
tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır fakat yorucudur.kişinin stres yönetiminde başarılı olması gerekir.
tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır fakat yorucudur.kişinin stres yönetiminde başarılı olması gerekir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?