mustafa keser

yeginoglu
kendisine ait müzikholün göt kadar olmasından kelli, istanbul’a bu son gelişimde de rezervasyon yaptıramadığım, gül cemalini göremediğim, sesiyle eriyemediğim, işlemeli mendiline yüz süremediğim zat-ı şarabi.
xerxes
elazig dogumlu muhtesem bir sanatci. repertuarinda binlerce sarki oldugu bilinmektedir. kendisi baglama, ud, keman ve yayli tambur calmaktadir. bir ara gitar’a da el atmistir. gectigimiz yillarda televizyonda seyircilerden gelen sarki isteklerini seslendirdigi bir "istekleriniz" programi vardi. muzik bilgisi ust duzeyde olan bir sanatcidir. levent kirca bunu olacak o kadar’da ti’ye almisti: "aloo ne koyim?" diye. guzel adamdir bence. yesil yesil gibi bir donem patlama yapan bir sarkiyi bu zat-i muhterem yapmistir.

(bkz: yesil yesil)
(bkz: haydi abbas vakit tamam)
chamomile
bir zamanlar hbb (has bilgi birikim) adında bir tv kanalı yayın yapardı. mustafa keser, o kanalda müzik programı hazırlardı. mendil kullanarak değişik bir stilde dans eder, şarkıları, türküleri kendince söylerdi. lakin programa telefonla katılan izleyicilere ’ne okuyayım?’ sorusunu, ağzında yuvarlayarak sorunca ’ne koyayım?’ anlamı çıktı. program, ’ne koyayım’ çerçevesinde gelişti. mustafa keser bu espriyi kullanarak rating yaptı; aradan yıllar geçti. şimdilerde hala mustafa keser diyince ’ne koyayım?’ çağrışımı olmakta... tahminimce rayting uğruna espriyi sakızlaştırmasından şu sıralar hayli pişman olsa gerek.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol