ece temelkuranın şöyle bir yazısına rastladım, kendisi hakkında. kendisi hakkında bir tek ben böyle düşünmüyormuşum, bir kere bile muhteşem yüzyılı izlemedim ama, bu kadını ne zaman görsem içim ısındı, hep doğal, sevimli bir kadındı. kendi gibi olan kadınları hep, genetik olarak farklı doğmuş doğadaki yaratıklara benzetiyorum, albino doğan bir ceylan, hep daha tatlı gelir ama, hep daha güzel olur ama kamufle olması, kendini saklaması da zor olduğundan, doğa içinde hemen farkedilen, avlanması da en kolay olan olur.
http://www.birgun.net/yazi-goster/ece-temelkuran/26-8-2013/meryem-ve-didem-401.html
meriem sahra userli
duygularıyla harekat eden, sevip aşık olan gözleri kör olan bir kadın..
hangimiz hayatımızın bir döneminde böyle kör bir aşk yaşamadık ki ?
biliyorsunuzdur adam mantıksız, saçma olmaz yani iki dünya bir yana gelse olmaz bir ilişki ama gönül ya bu konuyor aşık oluyorsun hatta aşkın ötesinde bişey oluyor böyle aptallıkları kabullendiğimize göre aşkın ötesinde bişey olmalı..
meriemi o kadar çok anlıyorum ki biz kadınlar boşlukta ve yalnız olduğumuzda hayatımıza olmayacak adamları alıp, o adamlara aşık oluruz, bağlanırız severiz ama adam olmaz yani hani biliriz de olmayacağını ama o adamlar öyle akıllıca davranıp girmiştir ki o boşluktan farkına varmayız. aptalız yani
can; playboy, aklı uçkurunda olan adam her gece başka bir kadın, her gece başka bir yatak tek eşli olmayı, düzenli yaşamayı istemiyor.. daldan dala atlayacak kısıtlayamaz özgürlüğünü...
meriem hayatındaki hatayı fark etmiş, bundan kurtulmak için tıbbi yollara başvurmuş ve başarılı olmuş güçlü bir kadındır, bebeği bakmaya karar vermesi onun iradesiyle ilgilidir..
zaten korunma yöntemi olarak geri çekilmeye başvurmuş bir adam bu riski göze almış demektir.
kadın bedeni kimyasal ilaç alarak korunsun, hamile kalırsa kürtaj olsun yeter ki erkek bedeni zevkinden ödün vermesin, korunmasın, her şeyi kadın üstlensin..
madem sorumluluk tamimiyle kadında o bebeği doğurup doğurmama kararı da kadındadır..
kaldı ki meriem sosyal anlamda bir bebeği bakıp büyütebilecek özgürlüğe sahip .
e bundan sonra almanyada yaşama kararı aldığına göre yaşadığı ülkede buna hazır...
bebeği ile hep mutlu olsun sevgili meryem...
not: feminist değilim.
hangimiz hayatımızın bir döneminde böyle kör bir aşk yaşamadık ki ?
biliyorsunuzdur adam mantıksız, saçma olmaz yani iki dünya bir yana gelse olmaz bir ilişki ama gönül ya bu konuyor aşık oluyorsun hatta aşkın ötesinde bişey oluyor böyle aptallıkları kabullendiğimize göre aşkın ötesinde bişey olmalı..
meriemi o kadar çok anlıyorum ki biz kadınlar boşlukta ve yalnız olduğumuzda hayatımıza olmayacak adamları alıp, o adamlara aşık oluruz, bağlanırız severiz ama adam olmaz yani hani biliriz de olmayacağını ama o adamlar öyle akıllıca davranıp girmiştir ki o boşluktan farkına varmayız. aptalız yani
can; playboy, aklı uçkurunda olan adam her gece başka bir kadın, her gece başka bir yatak tek eşli olmayı, düzenli yaşamayı istemiyor.. daldan dala atlayacak kısıtlayamaz özgürlüğünü...
meriem hayatındaki hatayı fark etmiş, bundan kurtulmak için tıbbi yollara başvurmuş ve başarılı olmuş güçlü bir kadındır, bebeği bakmaya karar vermesi onun iradesiyle ilgilidir..
zaten korunma yöntemi olarak geri çekilmeye başvurmuş bir adam bu riski göze almış demektir.
kadın bedeni kimyasal ilaç alarak korunsun, hamile kalırsa kürtaj olsun yeter ki erkek bedeni zevkinden ödün vermesin, korunmasın, her şeyi kadın üstlensin..
madem sorumluluk tamimiyle kadında o bebeği doğurup doğurmama kararı da kadındadır..
kaldı ki meriem sosyal anlamda bir bebeği bakıp büyütebilecek özgürlüğe sahip .
e bundan sonra almanyada yaşama kararı aldığına göre yaşadığı ülkede buna hazır...
bebeği ile hep mutlu olsun sevgili meryem...
not: feminist değilim.
meryem uzerlinin gercek ismi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?