kopya çekerken değil -dikkatinizi sündürürüm- verirken tırnağımın üzerine 3-b , 5-d, 6-a ... diye yazıp;elimi arkaya koyardım..arkadaş da bi güzel okurdu sagolsun.aslında salaklık değil,bakmayın siz başlığa.ihtiyactir bu ve benzeri olaylar.bu ihtiyaci gidermek de ben ve benzeri kisilerin ihtiyaçmis gibi algilamasindan kaynaklanmaktadir orasi ayri tabi.
salakliga gelince;ilk denemedeki bir salaklik abidesi idi.tamam kabul ediyorum,bana göre dogru yazilmis tirnagimdaki kopya, arkaya koyunca arkadasa ters göründügünden pek de pozitif bi sonuç alinamamisti.ama astik artik oralari.ben kendime göre ters yaziyorum ki;arkadasima,dogru sekliyle görünsün...
sormayin çok fedakardim ben çook.
1 yil sonra gelen edit: hey gidi günlerim!...
kopya çekerken yapılmış en büyük salaklık
hocaya sinav kagidi yerine kopya kagidini vermek.
kopyayı pilot kalemle avuç içine yazdıktan sonra sınav kağıdının üzerine koymak.
kopyalar ters bir şekilde kağıda bir nevi patates baskı kıvamında çıkar ve silinemez.
kopyalar ters bir şekilde kağıda bir nevi patates baskı kıvamında çıkar ve silinemez.
ortaokulda tanık oldugum olay bence yapılabilecek en büyük salaklıktır,olay şöyle gelişti ;
ders ingilizce :
birkan : ingilizceden bi haber bir arkadaş
taylan : ingilizceden nispeten haberdar bir arkadaş...
birkan sınavın başlamasıyla gözünü taylanın kağıdına diker ;
name :taylan
surname : x
no :53
birkanda hiç şüphelenmez ve yazar
name : taylan
surname: x
no:53
hoca sınavları okur ve sınıfa bomba soruyu sorar bu sınıfta kaç tane taylan var...evet evet birkan dallaması kopya cekerken esegin gozune su kaçırmıstır ve hepimize unutulmaz bir anı yaşatmıstır
ders ingilizce :
birkan : ingilizceden bi haber bir arkadaş
taylan : ingilizceden nispeten haberdar bir arkadaş...
birkan sınavın başlamasıyla gözünü taylanın kağıdına diker ;
name :taylan
surname : x
no :53
birkanda hiç şüphelenmez ve yazar
name : taylan
surname: x
no:53
hoca sınavları okur ve sınıfa bomba soruyu sorar bu sınıfta kaç tane taylan var...evet evet birkan dallaması kopya cekerken esegin gozune su kaçırmıstır ve hepimize unutulmaz bir anı yaşatmıstır
yakalanmak
hocanın birşeylerden şüphelenip yanıma geldiğinde sen de mi brütüs diyen ses tonuyla yıkılmiş bir hal-i vaziyette "ver o sıranın altındakini" dediğinde "hocam verilecek bi şey değil" demiş olmamdır.
nerden aklıma geldiyse kurtardı beni bu cümle o anki rizikodan
nerden aklıma geldiyse kurtardı beni bu cümle o anki rizikodan
lisede bir kız arkadaş kopya kağıdının üzerine "kimya kopyası" diye başlık atmıştı, gördü bu gözler o kağıdı...
kopyayı etege sıkıca ignelemi$ olmaktır. hoca tutup da çektigi zaman... aman yarabbi.
(bkz: based on a true story)
(bkz: based on a true story)
hocanın sınıfa güneş gözlüğü ile girmesiyle beraber kopya çekememek.
kopya kağıdı ,sınav kağıdının altındayken hocayı yanına çağırıp soru sormak. ve hocanın baştan savma cevabı üzerine ani bir şekilde ayağa kalkıp peşinden gitmeye çalışırken yaklaşık 5 sn boyunca ,anfinin ortasında bir yerde ,neredeyse yarım sayfa , katlı kopya kağıdının havada nazlı nazlı süzülüşünü izlemek.
orta okulda yapılmış bir salaklık. ilk, tek, son kopya anısıdır. önce sınav kağıdı doldurulur, bitirilir. sonra o dönem çok sevdiğiniz ve aynı zamanda sıra arkadaşlığınızı yapan kızın sınav kağıdı da bitmiş olan kendi kağıdınızla değiştirilir ve bambaşka -aynı kişiden olduğunun anlaşılması imkansız- bir yazı ve farklı kelimelerle doldurulur. sonradan farkedilir ki her ikisine de aynı isim yazılmıştır.
ne olur peki? hiçbir şey olmaz, öğretmene kağıtları verirken son anda isimleri dolduran öğrencilerin yanlışlık yaptığı söylenir; olur, biter. ama sonuç önemli değildir, diğer sonuç önemlidir. yapılmış hareket salaklıktır.
o aptal kopya çekme eylemi de kesinlikle aptallıktandır. kopya gereksizdir, saçmadır, gerizekalılıktır, yalancılık ve adiliktir, küçük beynin büyük hilesidir.
ne olur peki? hiçbir şey olmaz, öğretmene kağıtları verirken son anda isimleri dolduran öğrencilerin yanlışlık yaptığı söylenir; olur, biter. ama sonuç önemli değildir, diğer sonuç önemlidir. yapılmış hareket salaklıktır.
o aptal kopya çekme eylemi de kesinlikle aptallıktandır. kopya gereksizdir, saçmadır, gerizekalılıktır, yalancılık ve adiliktir, küçük beynin büyük hilesidir.
butün sınav kağıdını ortaokul süveterinin içine, ön tarafında sokulan fen bilgisi kitabından bir güzel geçirmek, 100 lük cevap kağıdını öğretmen masasına bırakırken kitabı hocanın önünde içinden yere düşürmek olsa gerek.
o hikayedeki mal benim
o hikayedeki mal benim
kopya kağıtlarını bacağa güzel yapıstırmadan hocanın yanına gitmek ve o anda kapıtların yere düşmesi.
kopyayı bacağına ters yazmak
kopyayı sığsın diye kağıdın üstüne küçük küçük yazmak sonra okuyamamak.
kopya için formüller sol kola itina ile yazılır, biran için salon görevlisine yazılı olan sol kol kaldırılır ve göz teması sağlanır. yüzdeki ifade de kibarlık budalası ifadesi baş gösterir,fazla şirin...sonra biran için kopya yazılı kolun havada olduğu fark edilir.bu fark edişlik ile tüm beden alarma geçer.o an için yerini şapşal,ne yapacağını bilmez halde acaba gördü mü düşüncesinin kulaklarda yankı halinde durdurulamaz çınlamasıyla yüz ifadesi tamamen değişir. yardım için gelen görevlinin yüzüne hiç birşey söylemeden ölece bakılır, ilk sözü onun söylemesi beklenir. sanki biraz önce birşey sormak için yardım isteyen kişi kendisi değilmiş gibi. yani işin aslı insan kopya çekme durumunda yakalanırsa çok beter bir durum yaşanıyor.(bkz: bende oldu ordan biliyorum.)
yanlis dersin kopyasini yanina almak.
şu olabilir mesela.kopya çekerken hocanın şüphelenmemesi için öndeki kopyadaş tarafından doldurulmuş silgiyi hocaya gösterip hocam bak silgi alıyorum ama bişi yok hani olsa bu işi gizli yapardık manasında sallamak suretiyle almaya çalışmak.tabi hoca bizim düşündüğümüz şekilde değilde diğer şekilde düşünür sonrası malum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?