sesli çıkan osuruklardır.
efenim, işin fizik kısmı şuna yakın şeylerdir; küçük hacimli osuruk, büyük basınçla çıktığı için (bunu söyleyemeyecem)’den dolayı ses yapar. tam aksine büyük hacimli osurukların basıncı düşüktür, fakat miktar çok olduğundan aralıksız birkaç milisaniye malum yeri titreştirmezler, bu sebepden de ses çıkmaz.
yani; kokusuz osuruk yoktur, az ya da çok miktarda osuruk vardır!
kokusuz osuruklar
fırtınadan önceki sessizliktir. korkmak gerekir.
ayrıca; (bkz: osuruğa gülenin osuruk kadar aklı yoktur)
ayrıca; (bkz: osuruğa gülenin osuruk kadar aklı yoktur)
kendimizi kandırmayalım,osuruk osurukluğundan hiç bir şey kaybetmez;bazen kokmasa da dedirten husus.
(bkz: osuruk kafalı)
(bkz: osuruk kafalı)
(bkz: korkusuz osuruklar)
bunlar kendini hava zanneden osurukturlar.
(bkz: kisilik bolunmesi)
(bkz: kisilik bolunmesi)
içimde kanser olacağına kıçımda konser olsun modeli.
osuran arkadaşa bağlı, eğer osuran adamın ’ya osuruğum duyulursa’ kaygısı yoksa ve can havliyle kulakları sağır edecek bir sesle osurursa kokmaz, çünkü herif tüm enerjiyi ses için harcamıştır. eğer diyosa ki ’ben sessiz ve derinden halledeyim bu işi’ ozaman da tüm enerji kokuya gider ve bu durumda kozmik zehirlenme kaçınılmazdır...
sogan ya da baklagil tuketmiyle dogru orantili olarak "zarrtt" siddeti artan pirt’tir..
"zaaaaaart!" diye kulak zarlarini titrestiren yuksek sesli osuruklar nedense cogu zaman kokmazlar. ama koktuklari da olur tabi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?