kızlık zarı

ağız içindeki mukoza yapısına benzeyen bir dokudur.varoluş nedeni bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.mikrop kapmayı engellediği düşünülmesi tartışılabilir bir konudur çünkü kızlık zarı yırtılmamış bir kızın zaten cinsel yolla hastalık kapma olasılığı yoktur.insan bedeninin bir parçasıdır.yumurtaya can veren rabbimiz ol demiştir, olmuştur.

bakire olmayan kızların yüzde 90 ında ya çok derindedir yada bi ameliyat geçirmiştir

kızlık zarının latince adı hymendir ve hymen yunan mitolojisinde evlilik tanrısının ismidir. kızlık zarı ülkemizde ve dünyanın belli bölgelerine halen sosyal ve kültürel önemini korumaktadır.

kızlık zarının henüz bozulmamış olması hatalı olarak kadının bekaretinin, yani bir erkekle birlikte olmadığının sembolü ve yine hatalı olarak ilk ilişkide kanama olmaması kadının daha önceden bir erkekle cinsel ilişkide bulunmuş olduğunun kanıtı olarak görülmekte ve birçok masum genç kız bu yüzden tüm yaşamlarını etkileyecek olaylarla karşılaşabilmektedir. bu durum yalnız bizde değil, birçok kültürde geçerlidir.
natomik ve fizyolojik açıdan kızlık zarının bilinen bir işlevi yoktur. genital sistem enfeksiyonlarına karşı koruyucu bir işlevi olduğu düşünülmesine karşın, ortada delik olan bir yapının nasıl olup da enfeksiyonlara karşı koruyucu olacağı tartışma konusu olduğundan bu görüş tam olarak geçerli değildir. aslında enfeksiyonların bakire olanlarda daha ender oluşmasının nedeni bu kızların cinsel yolla bulaşan hastalıklara maruz kalmamış olmalarıdır. pid (pelvik enfeksiyon) ve vajinit gibi enfeksiyon hastalıkları aktif cinsel yaşam başladığında, önemli bir kısmı cinsel yolla bulaşan bakterilerle başlatılan enfeksiyonlardır.
kızlık zarı nispeten esnek olmasına karşın, vajinanın içine girme denemelerinde (cinsel ilişkiyle, parmaklarla veya muayene aletleriyle) kolaylıkla yırtılan ve kanayan bir anatomik yapıdır. ancak kişiler arası önemli yapısal farklılıklar nedeniyle kızlık zarı aşırı esnek olanlarda veya zar üzerinde yapısal olarak az sayıda damar bulunması durumunda ilk cinsel ilişkide kanama gerçekleşmeyebilir. bunun sıklığını belirleyen bir çalışma olmamakla beraber deneyimler kadınların muhtemelen %1-2’sinde kızlık zarının ya aşırı esnek olması, veya damarlanmasının az olması nedeniyle ilk cinsel ilişkide kanamadığını göstermektedir.

şimdiki kızlarda bulunmayan zardır.

teoman diye adlandırılan kadın expertinin söylemiş olduğu gibi:
"tedavülden kaldırılmadı mı hala o?"

(bkz: bütün kızlarımızın zarı olsun kampanyamsısı)

saçı uzun aklı kısa olan hatun kısmının ölümüne sahip çıkması gereken bir parçasıdır. ulvi birseydir o kadar ulvidir ki kızlık zarının olup olmadıgına bakılarak karakter tahlili bile yapıla bilir şöyle ki evlilik öncesi bir cinsel ilişki yaşayıp halk tabiri ile kendini teslim etmiş, karakterinin en buyuk parcasını çarsaf üzerinde bırakmıs hatun kişisi orospudur,orta malıdır, bi kere tadını almıstır, iflah olmazdır, onunla bu saatten sonra sadece yatılır,o kımsenın ablası yada kardesı degildir zaten o nu kullanıp atmakta sakınca yoktur ,o aglamaz üzülmez ,dedik ya orta malıdır,eş olmaz , hayat arkadası olmaz ondan, öyle ya birilerinin altına yatmıstır o ...
zaten önemli olanda bu aptal hatun milletinin sevdigi kişi ile degil de nikahlandığı kişi ile sevişmesidir.



dip not : bende genel toplum ahlakının mal gibi gördügü , kızlık zarından karakter analizi yapmaya calıstıgı sacı uzun aklı kısalardanım ayrıca namus kavramını iki bacak arasına sokacak kadar aciz insanlardan tiksinmekteyim.

(bkz: kızlık zarının hep yek gelmesi)

varlığında böyle bir parçan olduğunu çocukluğundan beri hissettiğin, sürekli korumak zorunda bırakıldığın kısmındır. korursun, korursun, korumazsan orospu olursun. zaten kaybetmek de kolay değildir, kızlık zarını canı yanmadan kaybetmiş çok az kız vardır.

günümüzde gitgide önemini yitirmiştir.öyle de olmalıdır zaten.bu küçük zar bazıları için büyük varoluştur.

yargitay in konuyla ilgili karari;

http://tinyurl.com/2jhxaj

bir varsayıma göre vajinanın 8 santim içerisinde olan zardır. birde namusun simgesidir. bakireliği temsil eder. ama önemli olan insanın bedeninin mi yoksa ruhunun mu bakire olmasıdır bu hala anlaşılmamıştır. oysa sadece ufacık bir zar yüzünden bir bayana kötü gözle bakmak yada onun hakkında kötü düşünceler beslemek ayıptır. birde bizim ülkemizde yaşayan erkeklerin bu zara önem vermesi konuşulur. evlenene kadar düşünmeksizin bir çok kızla yatıp kalkarlar ama karım bakire olsun düşüncesi beslerler. böyle saçma bir şey yoktur. o zaman kızlarında kimse ile cinsel ilişki yaşamamış bakir bir erkek bulma hakları vardır. ufacık bir zara takılmamak lazım hayatta kalp ve gözlerdir sevginin simgesi bunu unutmamak lazım.

belli bir yaşa kadar bağşıklığı gelişmemiş olan bünyenin ve daha da önemlisi rahmin, sidikteki toksik ve zararlılardan korunması için bulunan dokudur. belli bir yaştan sonra önemi yoktur.

(bkz: cok esnek cok bildigin gibi degil)

bu coğrafyada yaşayan insanları cezalndırmak için yapılmış olduğunu düşündüğüm zardır, ne kadın ne erkek bunun yüzünden özgür bir hayat sürememektedir, uğruna namus cinayetleri, yada zorla evlendirilmeler, veya intaharlar ne arasan bulunur bu coğrafyada.

(bkz: esnek kizlik zari)

kimi kizlar "hicbir erkek benim kizlik zarimi delecek kadar degerli olamaz" du$uncesi ile kendi zarlarini kendileri delerler.daha sonra bu kizlarin pek cogunu feminizm propagandasi yaparken gorebilirsiniz.tabi bu esnada got gobek almi$ ba$ini gitmi$, yuze sivilceler yerle$mi$ ohoo.

bir olmuşa bir de ölmüşe çare yok dedirten organel.
çok önemli değil bence...

ilk ilişki sırasında sanıldığı gibi çok çok bir acı vermez. illa ki acı olur da ağlayacak çırpınacak kadar değil.

bir sürü çeşidi olan, er kişinin yırtılıp yırtılmadığını her zaman anlayamadığı,her ilişkide yırtılacak diye bir zorunluluğun olmadığı, kızları ergenlik döneminde mikrop vs. den koruyan, günümüzde altından değerli kabul edilen et parçası...