kadıköy-eminönü seferi yaparken karaköye gidermiş gibi yapıp birden eminönüne dönen vapurdur.
kadıköy eminönü vapuru
yaz-kış dışarda oturup simit yediğim,çay,sigara içip huzur bulduğum vapurdur. bi de bunun 3 katlısı olanı var ki adavapuru cinsinden, yolculuk hiç bitmesin atlantik’e kadar gidelim böyle dedirtir...
özellikle cumartesi günleri kıçım kıçım gidilen,martıya simit atma akvitesinin en revaçta olduğu şehir içi deniz hattıdır.yaz aylarında pihiz ustalarının vapurun arka tarafında "ulen istanbul sen mi büyüksün yoksa ben mi " nidalarını duymakta mümkündür.
sehrin kalabaligini oldugu gibi icinde barindirmaktadir.sabah ve aksam saatlerinde bunaltici olmaktadir.daha huzurlu ve sakin bir yolculuk icin ;
(bkz: kadikoy karakoy vapuru)
(bkz: kadikoy karakoy vapuru)
karaköy vapurundan kalitesiz bir yolcu kitlesine sahiptir. insana kadıköy'e karaköy vapuru ile dönme isteği uyandırır.
sabah öğle akşam farketmez günün her saati yoğundur,mutlaka ayakta giden birileri vardır.büyük çoğunluğu ardından hızlı tramvaya gideceği için iskeleye geldiği vakit zaten boş olmayan tramvay daha bir kalabalık olur.
(bkz: eyup uskudar vapur hatti)
(bkz: kadıköy karaköy vapuru)
(bkz: paşabahçe)
eminönün’den dönerken haydarpaşa’ya da uğrayan, o türk filmlerinin vazgeçilmez merdivenlerini gördükten sonra istemsiz bir inme duygusu uyandıran vapur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?