kaybolmadan hislerini anlatabilme ve her zaman saygınlığını koruyabilmesidir. karşısında bulunanlara karşı düsturlu olabilme ve iletişimini eksik etmemesidir. aslında soru soracaktım fakat uzatmak istemedim. çünkü sorular biriktikçe cevapların mesafesi o kadar uzuyor gibi hissediyorum. mutsuz ya da herhangi bir keder içerisinde değilim. fakat bir boşluğa düştüğümün farkındayım. herkes bir öğüt peşinde, ne gerek ola ki böyle bir yaptırıma. dem vurduğumuz olguları hayatımızın tamamlayıcı bir noktası olarak görüyorum ben. soranlara anlatması güç bir mesele. herkes bir olgunun peşinde anlayışlarını veya anlaşmazlıklarını arıyor. o yüzden kimseye kızamıyorum. lakin mevzuların derinliğini bakımından ele alındığında durumlar çok net ve stabil. işte tabiri edilen iletişim modelinin kaynaksal argümanlarının doruk noktası burada aşağı düşmeye başlıyor. sanki bir çığ geliyor da biz kayak yapmaya çalışıyor gibiyiz. durumların acziyeti o kadar vahim. duruşsal düsturun adabında kaybolmak nedir bilirim elbet.
yinede devam eden meşguliyetler günlük yaşantımızda bizleri doldurmaya yetiyor. sanırım bir tek geceleri olgular bu denli yüklü bir şekilde ön belleklerimizden sıyrılıp bizleri kıstırıyor. ne yapıyoruz, ne istiyoruz biliyoruz da harekete geçmiyoruz. sanırım tembeliz. ya da sıralamalarımızda ekseninden şaşan bir durumlar var fakat farkında değiliz. ama ben yazdığıma göre farkındayım. harekete geçmek için beklediklerimin neler olduğuna karar veremiyor olabilirim.
aramaya inanmalıyız. sanırım bende bunun peşindeyim. aradığımı daha bulamadım. çok süslü kelimeler peşindeydim eskiden. artık daha basit ve düzlüğün tepesine çıkmaya çalışıyorum. inanıyorum ki birbirimizi tanımadan da iletişim kurabiliriz. eğer böyle bir şey mümkün olmasaydı nasıl çıkardık bu durumların dününden. yarınlar gelecek, bugünler yağmurlu ve durumun olguları bizatihi devrilmeye ramak kalmış olmalı.
herkes için en iyisini istiyorum sanırım, bilemiyorum. fakat birbirimize öğüt vermekten vazgeçip, birbirimizi anlamaya çalışalım işte o zaman yenemediğimizi düşündüğümüz durumları yeneceğiz. inanıyorum.
insanı insan yapan şeyler
insanı insan yapan tek bir özellik vardır. o da aklını ve mantığını doğru yerde kullanabilme yetisidir.
öğrenmek öğretmek
insan olmanın şeref ve haysiyetini korumak.
kesinlikle humanizm ve iyi bir kalp.
tabi ki prefrontal bölge.
bir sineği sinek yapan ne ise, bir insanı insan yapan odur. yani sinek sinek ise, insan da insandır. demek ki neymiş, insanın insan olması ile sineğin sinek olması arasında bir ilişki yokmuş.
yani (bkz: herkesin hayatına kimse karışamaz)
abartmayın, insan diye muhattap olduğumuz kişileri de gördük!
bir sineği sinek yapan ne ise, bir insanı insan yapan odur. yani sinek sinek ise, insan da insandır. demek ki neymiş, insanın insan olması ile sineğin sinek olması arasında bir ilişki yokmuş.
yani (bkz: herkesin hayatına kimse karışamaz)
abartmayın, insan diye muhattap olduğumuz kişileri de gördük!
vıcdanlı düşünme
değişim
vicdan diyeceğim ama çoğu insanda yok, akıl irade desem o da olmuyor bilmiyorum ne olabilir ki
✌sevmek sevilmek iyi şeyler hissettirebilmek
özel isimle tanımlanmış bir canlı için daha ne parametresi arıyorsunuz ki?
aklını kullanabilme ve ağlayabilme kapasitesi.
saygı ve sevgi.
tabiki de farkındalığının farkında olmak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?