eşanlamlı sözcük demişken yukarıdaki örneklere göz atacak olursak ;
şehit : allah yolunda öldürülen müslümana şehit denir.
şehit : kutsal bir ülkü veya inanç uğrunda ölen kimse
şehitlik : şehitlik, allah katında yüksek bir rütbedir.
şehitlik : 1 .şehit olma durumu.
2 .şehitlerin gömüldüğü mezarlık.
demekki neymiş işimize yarayanı arayacakmışız ve de bazen bardağın dolu kısımlarını görmeye çalışacakmışız.
inançsiz türk askerinin şehit olması
şehit olmak bir din mertebesi değildir. sadece islam dininde büyük saygı duyulur. şehit olmakta önemli olan din değildir, vatan için ölmektir. şehidin manası budur. kurandaki anlamıyla değil günümüzde kullanılan anlamıyla düşünmek gerekir. yine bir başka deyişle cihat gibi bir savaşta amaç islam dinini yaymakken, kuran da o zamanlarda inmişken, kurandan laik türkiye cumhuriyetinin heterojen dinli insanlarından, -şehitlerinden- bahsetmesini beklemek okuz altinda buzagi aramak şeklinde açıklanabilir.
o zaman ölen asker vatansever oluyor. varsın şehit olmasın, varsın allah katına çıkamasın. vatanını sevmiş ve canını vermiş mi? vermiş.
takdir allahındır. hariçten gazel okurken dikkat edilmeli derim.
(bkz: ne diyem mahmut mu diyem)
ateist insan allaha inanmayan insandır. yoksa hristiyanlarında şehitleri var. onlarda şehit diyorlar onlar da kendi vatanları için çarpışıyor. buradaki olay islam inancı allah inancı. abd lilerin memorial day i vardır mesela. onlarda kendine göre şehitlerini anar. şehit kelimesi sadece bizim dilimizde olmayan bir kelimedir. (bkz: martyr)
anlattığım üzere önemli esas o şehidin allah ve islam inancıdır.
anlattığım üzere önemli esas o şehidin allah ve islam inancıdır.
bu ne biçim başlıktır, onu geçtim, nasıl bir tanımdır bu böyle. çüştür. şehit dediğin vatanı için savaşıp ölendir, dini niye sokuşturuyosun be kardeşim??
(bkz: zor olsagerek)
(bkz: o değil de)
kadın programlarından ve makas aldırmaktan arta kalan vakti olursa, zekeriya beyaz hocamızın, açıklık getirmesi gerektiğini dü$ündüğüm konu.
şehit : allah yolunda öldürülen müslümana şehit denir.
şehitlik : şehitlik, allah katında yüksek bir rütbedir.
ateizm : dinsel öğretiyi kabul etmeyen felsefi görüştür.
ateist : ateizm yanlısı, tanrı tanımayan.
kuran ı kerim’de şehitler hakkında şöyle buyurulur: (bakara, 154) “allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ölüler demeyin. bilakis onlar diridirler. lakin siz onu anlayamazsınız.”
şehit olan kişi, isyankar ya da günahkâr olursa söyle buyrulmuştur.
allah (c.c.) : “şüphesiz iyilikler, kötülükleri yok eder.” (hud, 44)
hz. peygamber, bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuştur: “kötülüğün ardından bir iyilik işle ki onu silsin. doğum neticesinde ölen de şehittir. hatta zinadan meydana gelme bir çocuğu doğurma esnasında ölen kadın da şehittir. fakat böyle bir hamile kadın karnındaki çocuğu düşürmeye çalışırken ölünce şehit olmaz.”
udud savaşında bir asker gelip sordu; “ya rasulallah! hemen harp edeyim de sonra müslüman mı olayım?”
rasulullah (s.a.v.): “müslüman ol, sonra harp et.” buyurdu. o da hemen müslüman oldu, sonra vuruştu. nihayet şehit edildi. bunun üzerine rasulullah; “az işledi, fakat çok kazandı.” buyurdu. (buhari, 8/277)
kafirler hangi şartlarda olursa olsun onlar asla şehit olamazlar. zira kafirin bütün amelleri seraba benzer. beklentileri olmasına binaen umduklarını bulamazlar.
görüldüğü üzere; ateist bir asker, cenk esnasında ölürse malesef şehitlik kavramından faydalanamıyor.
şahsi fikrim; düşünün ki, inançsız dahi olsa, ülkesini, ailesini ve insanlarını savunmak için harp eden bir bireyin öldüğü takdirde bu mertebeden faydalanması gerekir. eğer bu mantığa göre düşünürsek, " iman etmek " insanlara dikte edilmeye çalışılan bir kavram olup çıkar. islamiyet müsamaha dini ise eger, ya da islamiyette zorlama yoksa, yukarıda bahsettiğimiz konu ile ilgili küçük bir çelişki var gibi (!)
"""" udud savaşında bir asker gelip sordu; “ya rasulallah! hemen harp edeyim de sonra müslüman mı olayım?” rasulullah (s.a.v.): “müslüman ol, sonra harp et.” buyurdu """"
şimdi adam kapmış kılıcı savaşmaya gelmiş, savaşma sebebi karı kız olmadığı aşikar. buna rağmen önce kelime i sahadet getir sonra savaş denilmiş.
seçme sansı adı altında bir dikte, dayatma ve zorlama, ki zorlama burada yokmuş gibi dursa da, bence, dolaylı yoldan olsa dahi bir zike zike durumları söz konusu.
ya müslüman olup şehit olacaksın ya da müslüman olmayıp necati (!) aynı amaç uğrına kan dökülüyorsa eğer, neden böyle çifte standart yapılır anlam vermem mümkün değil.
bu tek duze mantıga gore malesef sehit olarak nitelendirilen askerlerimiz sehit mertebesınde yer almamaktadır.
şehit : allah yolunda öldürülen müslümana şehit denir.
şehitlik : şehitlik, allah katında yüksek bir rütbedir.
ateizm : dinsel öğretiyi kabul etmeyen felsefi görüştür.
ateist : ateizm yanlısı, tanrı tanımayan.
kuran ı kerim’de şehitler hakkında şöyle buyurulur: (bakara, 154) “allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ölüler demeyin. bilakis onlar diridirler. lakin siz onu anlayamazsınız.”
şehit olan kişi, isyankar ya da günahkâr olursa söyle buyrulmuştur.
allah (c.c.) : “şüphesiz iyilikler, kötülükleri yok eder.” (hud, 44)
hz. peygamber, bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuştur: “kötülüğün ardından bir iyilik işle ki onu silsin. doğum neticesinde ölen de şehittir. hatta zinadan meydana gelme bir çocuğu doğurma esnasında ölen kadın da şehittir. fakat böyle bir hamile kadın karnındaki çocuğu düşürmeye çalışırken ölünce şehit olmaz.”
udud savaşında bir asker gelip sordu; “ya rasulallah! hemen harp edeyim de sonra müslüman mı olayım?”
rasulullah (s.a.v.): “müslüman ol, sonra harp et.” buyurdu. o da hemen müslüman oldu, sonra vuruştu. nihayet şehit edildi. bunun üzerine rasulullah; “az işledi, fakat çok kazandı.” buyurdu. (buhari, 8/277)
kafirler hangi şartlarda olursa olsun onlar asla şehit olamazlar. zira kafirin bütün amelleri seraba benzer. beklentileri olmasına binaen umduklarını bulamazlar.
görüldüğü üzere; ateist bir asker, cenk esnasında ölürse malesef şehitlik kavramından faydalanamıyor.
şahsi fikrim; düşünün ki, inançsız dahi olsa, ülkesini, ailesini ve insanlarını savunmak için harp eden bir bireyin öldüğü takdirde bu mertebeden faydalanması gerekir. eğer bu mantığa göre düşünürsek, " iman etmek " insanlara dikte edilmeye çalışılan bir kavram olup çıkar. islamiyet müsamaha dini ise eger, ya da islamiyette zorlama yoksa, yukarıda bahsettiğimiz konu ile ilgili küçük bir çelişki var gibi (!)
"""" udud savaşında bir asker gelip sordu; “ya rasulallah! hemen harp edeyim de sonra müslüman mı olayım?” rasulullah (s.a.v.): “müslüman ol, sonra harp et.” buyurdu """"
şimdi adam kapmış kılıcı savaşmaya gelmiş, savaşma sebebi karı kız olmadığı aşikar. buna rağmen önce kelime i sahadet getir sonra savaş denilmiş.
seçme sansı adı altında bir dikte, dayatma ve zorlama, ki zorlama burada yokmuş gibi dursa da, bence, dolaylı yoldan olsa dahi bir zike zike durumları söz konusu.
ya müslüman olup şehit olacaksın ya da müslüman olmayıp necati (!) aynı amaç uğrına kan dökülüyorsa eğer, neden böyle çifte standart yapılır anlam vermem mümkün değil.
bu tek duze mantıga gore malesef sehit olarak nitelendirilen askerlerimiz sehit mertebesınde yer almamaktadır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?