bugun yildonumudur.
hocalı katliamı
ermenilerin azerbaycanda gercekle$tirdikleri ve 1000 in uzerinde cocuk, hamile, ya$li ve genc insani katlettikleri katliamin bugun 20. yildonumudur.
(bkz: hocali genocide).
dağlık karabağ bölgesinin en önemli tepelerinden birisinde olan hocalı kasabası ermeni güçleri için önemli bir askerî hedef niteliği taşımaktaydı. kasaba hankendi’le ağdam’ı bağlayan yolun üzerinde bulunup bölgenin tek havalimanı için üs konumundaydı. human rights watch’ın raporuna göre hocalı kasabası hankendi’ni top ateşine tutan azerbaycan silahlı kuvvetleri tarafından üs olarak kullanıldığı için ermeni kuvvetler tarafından top ateşine tutulmaktaydı.
aralık 1991’de hankendi çevresinde yerleşen ve azerilerin yaşadığı kerkicahan kasabasının alınmasından sonra, hocalı kasabası tamamen ermeni ablukasında kaldı. 30 ekim’den itibaren karayoluyla ulaşım kapanmış ve tek ulaşım vasıtası olarak helikopter kalmıştı. 20 kasım 1991’de hocavend semalarında mi-8 helikopterin ermeni kuvvetler tarafından vurulması ve sonuçda birkaç azerbaycan devlet resmileri, rus ve kazak gözlemciler dahil 20 kişinin ölümünden sonra, hava ulaşımı da kesilmişti. işgalden önce 1991-1992 kış aylarında hocalı sürekli olarak bombalanmıştır. hocalıdan çıkmış mültecilerin insan hakları izleme örgütü’ne söylediklerine göre, bazı durumlarda bombardımanlar açıkca sivil hedeflere karşı yönlendirilmiştir. saldırı öncesi, birkaç aydır kasaba elektrik ve gazdan yoksundu.
936 km2’lik alana sahip, savaşdan önce 2.605 aileden ibaret 11.356 kişinin yaşadığı hocalı kasabası 26 şubat 1992 tarihinde yağmaya maruz kalmış ve kasaba tamamen yok edilmiştir. uzun süre cesetlerin alınması bile mümkün olmadı. kasaba alef hacıyev komutasındaki yaklaşık 160 hafif silahlı kişiden oluşan özel polis gücü (omon) birlikleri tarafından savunulmaktaydı. ilaveten 200 kişilik savunma kuvvveti mevcuttu.
ermeni güçleri 1992 yılının 25 şubatı 26 şubat’ta bağlayan gecede bölgedeki 366. alayın da desteği ile önce giriş ve çıkışını kapadığı hocalı kasabasında, azeri resmî kaynaklarına göre, 83 çocuk, 106 kadın ve 70’den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 sakin öldürülmüş, toplam 487 kişi ağır yaralanmıştır. 1275 kişi ise rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştur. cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başları kesildiği görülmüştür. hamile kadınlar ve çocukların da maruz kaldığı tespit edilmiştir.
eski asala eylemcilerinden monte melkonyan, hocalıya yakın bölgede ermeni askeri birliklere komutanlık yapmış ve katliamdan bir gün sonra hocalı çevresinde gördüklerini günlüğünde anlatmıştır. melkonyan’ın olümünden sonra, markar melkonyan kardeşinin günlüğünü benim kadeşimin yolu (my brother’s road) başlığıyla abd’de çikardığı kitapta hocalı katliamını şöyle tasvir ediyor:
bir gece önce akşam 11 civarında, 2.000 ermeni savaşçısı, hocalı’nın üç tarafındaki yüksekliklerden ilerleyerek, kasaba sakinlerini doğudakı açılışa doğru sıkıştırmışlar. 26 şubat sabahına kadar mülteciler dağlık karabağın doğu yüksekliklerine ulaşmış ve aşağıdakı azeri kenti olan ağdam’a doğru inmeye başlamışlar. burdaki tepeciklerde yerleşen sivilleri güvenli arazide takip eden dağlık karabağ askerleri onlara ulaşmışlar. mülteci kadın reise aslanova insan hakları izleme örgütüne verdiği açıklamada "onlar sürekli ateş ediyorlardı" diye konuşmuştu. arabo’nun savaşçıları daha sonra uzun zaman kalçalarında taşıdıkları bıçakları kınlarından çıkarakak bıçaklamaya başlamışlar. şu anda yalnız kuru çimenden esen rüzgarın sesi ıslık çalıyordu, ve ceset kokusunu uçurması için bu rüzgar henüz erkendi. monte üzerinde kadınların ve çocukların kırılmış kuklalar gibi saçıldığı çimene eğilerek "disiplin yok" diye fısıldadı. o bu günün önemini anlıyordu: bu gün sumgayıt pogromunun dördüncü yıldönümüne yaklaşıyordu. hocalı stratejik bir amaç olmasından başka aynı zamanda bir öç alma eylemiydi.
bugünkü ermenistan cumhurbaşkanı ve savaş süresinde karabağ’da ermeni güçlerine kumandanlık yapmış serj sarkisyan’ın ingiliz araştırmacısı ve yazarı thomas de waal’a söylediklerine göre:
hocalıdan önce, azerbaycanlılar bizim şaka yaptığımızı sanıyordu, ermenilerin sivil topluma karşı el kaldırmayacaklarını sanıyorlardı. biz bunu [stereotipi] kırmayı başardık. ve olay işte bu.
uluslararası tepki
insan hakları izleme örgütü olayı dağlık karabağ savaşı içerisinde yapılan en büyük katliam olarak nitelemiştir. azerbaycan parlamentosu 1994’te hocalı’da yaşanan katliamı "soykırım" olduğunu ilan etti.
avrupa konseyi parlamenterler meclisi’nin 30 üyesi (12 türkiye, 8 azerbaycan, 3 birleşik krallık, 2 arnavutluk, 1 bulgaristan, 1 lüksemburg, 1 yugoslavya federal cumhuriyeti, 1 makedonya cumhuriyeti, 1 norveç, 1 polonya) tarafından imzalanan, ermenistan tüm hocalıları öldürdüler ve tüm şehri harap ettiler ifadesinin de yer alan ve 19. yüzyılın başlarından beri ermenistan tarafından azerilere karşı işlenen soykırım olarak tanınmaya adım atılması gerektiğini bütün parlamento üyelere söyleyen 324 nolu bildiri yayımladı.
2009’un şubat ayında kaliforniya eyalet alt senatosu’nun üyesi felipe fuentes, azerbaycan cumhurbaşkanı ilham aliyev’e yazdığı mektupda hocalı olaylarını azeri katliamı şeklinde nitelendirerek, kurbanların ailelerine başsağlığını sunmuştur.
meksika senatosu, 2011’de hocalı olaylarını soykırım olarak tanımıştır.
soykırım olarak tanımlayan ülke ve kuruluşlar:
azerbaycan
meksika
pakistan
51 ülkenin parlamenterlerinden oluşan "islam işbirliği teşkilatı parlamentolar birliği" olayları soykırım olarak tanımıştır.
anıtlar
yurt dışında hocalı katliamı anısına anıtlar inşaa edilmeye başlandı.
bu anıtların ilki hollanda’nın başkenti lahey (den haag), kentinde dikildi.
türkiye’de ilk hocalı katliamı anısına anıt başkent ankara’nın keçiören belediyesi tarafından 2005 yılında dikildi.
2008 yılında macaristan’ın başkenti budapeşte’de hocalı katliamı anısına anıt inşa edildi.
2009 yılında ankara ili’nin beypazarı ilçe merkezinde hocalı katliamı anısına anıt inşa edildi.
2011 yılında 26 subat hocalı katliamı yıldönümünde isparta belediye başkanı yusuf ziya günaydın, dağlık karabağ ve hocalı’daki katliamı unutturmamak için isparta’da hocalı katliamı anısına anıt inşa etme kara aldı.
2011 yılında 26 şubat hocalı katliamı yıldönümünde ankara ili’nin kızılcahamam ilçe merkezinde, kızılcahamam belediyesi tarafından hocalı katliamı anısına anıt inşa edilme kararı alındı.
kaynak:tr.wikipedia.org
aralık 1991’de hankendi çevresinde yerleşen ve azerilerin yaşadığı kerkicahan kasabasının alınmasından sonra, hocalı kasabası tamamen ermeni ablukasında kaldı. 30 ekim’den itibaren karayoluyla ulaşım kapanmış ve tek ulaşım vasıtası olarak helikopter kalmıştı. 20 kasım 1991’de hocavend semalarında mi-8 helikopterin ermeni kuvvetler tarafından vurulması ve sonuçda birkaç azerbaycan devlet resmileri, rus ve kazak gözlemciler dahil 20 kişinin ölümünden sonra, hava ulaşımı da kesilmişti. işgalden önce 1991-1992 kış aylarında hocalı sürekli olarak bombalanmıştır. hocalıdan çıkmış mültecilerin insan hakları izleme örgütü’ne söylediklerine göre, bazı durumlarda bombardımanlar açıkca sivil hedeflere karşı yönlendirilmiştir. saldırı öncesi, birkaç aydır kasaba elektrik ve gazdan yoksundu.
936 km2’lik alana sahip, savaşdan önce 2.605 aileden ibaret 11.356 kişinin yaşadığı hocalı kasabası 26 şubat 1992 tarihinde yağmaya maruz kalmış ve kasaba tamamen yok edilmiştir. uzun süre cesetlerin alınması bile mümkün olmadı. kasaba alef hacıyev komutasındaki yaklaşık 160 hafif silahlı kişiden oluşan özel polis gücü (omon) birlikleri tarafından savunulmaktaydı. ilaveten 200 kişilik savunma kuvvveti mevcuttu.
ermeni güçleri 1992 yılının 25 şubatı 26 şubat’ta bağlayan gecede bölgedeki 366. alayın da desteği ile önce giriş ve çıkışını kapadığı hocalı kasabasında, azeri resmî kaynaklarına göre, 83 çocuk, 106 kadın ve 70’den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 sakin öldürülmüş, toplam 487 kişi ağır yaralanmıştır. 1275 kişi ise rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştur. cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başları kesildiği görülmüştür. hamile kadınlar ve çocukların da maruz kaldığı tespit edilmiştir.
eski asala eylemcilerinden monte melkonyan, hocalıya yakın bölgede ermeni askeri birliklere komutanlık yapmış ve katliamdan bir gün sonra hocalı çevresinde gördüklerini günlüğünde anlatmıştır. melkonyan’ın olümünden sonra, markar melkonyan kardeşinin günlüğünü benim kadeşimin yolu (my brother’s road) başlığıyla abd’de çikardığı kitapta hocalı katliamını şöyle tasvir ediyor:
bir gece önce akşam 11 civarında, 2.000 ermeni savaşçısı, hocalı’nın üç tarafındaki yüksekliklerden ilerleyerek, kasaba sakinlerini doğudakı açılışa doğru sıkıştırmışlar. 26 şubat sabahına kadar mülteciler dağlık karabağın doğu yüksekliklerine ulaşmış ve aşağıdakı azeri kenti olan ağdam’a doğru inmeye başlamışlar. burdaki tepeciklerde yerleşen sivilleri güvenli arazide takip eden dağlık karabağ askerleri onlara ulaşmışlar. mülteci kadın reise aslanova insan hakları izleme örgütüne verdiği açıklamada "onlar sürekli ateş ediyorlardı" diye konuşmuştu. arabo’nun savaşçıları daha sonra uzun zaman kalçalarında taşıdıkları bıçakları kınlarından çıkarakak bıçaklamaya başlamışlar. şu anda yalnız kuru çimenden esen rüzgarın sesi ıslık çalıyordu, ve ceset kokusunu uçurması için bu rüzgar henüz erkendi. monte üzerinde kadınların ve çocukların kırılmış kuklalar gibi saçıldığı çimene eğilerek "disiplin yok" diye fısıldadı. o bu günün önemini anlıyordu: bu gün sumgayıt pogromunun dördüncü yıldönümüne yaklaşıyordu. hocalı stratejik bir amaç olmasından başka aynı zamanda bir öç alma eylemiydi.
bugünkü ermenistan cumhurbaşkanı ve savaş süresinde karabağ’da ermeni güçlerine kumandanlık yapmış serj sarkisyan’ın ingiliz araştırmacısı ve yazarı thomas de waal’a söylediklerine göre:
hocalıdan önce, azerbaycanlılar bizim şaka yaptığımızı sanıyordu, ermenilerin sivil topluma karşı el kaldırmayacaklarını sanıyorlardı. biz bunu [stereotipi] kırmayı başardık. ve olay işte bu.
uluslararası tepki
insan hakları izleme örgütü olayı dağlık karabağ savaşı içerisinde yapılan en büyük katliam olarak nitelemiştir. azerbaycan parlamentosu 1994’te hocalı’da yaşanan katliamı "soykırım" olduğunu ilan etti.
avrupa konseyi parlamenterler meclisi’nin 30 üyesi (12 türkiye, 8 azerbaycan, 3 birleşik krallık, 2 arnavutluk, 1 bulgaristan, 1 lüksemburg, 1 yugoslavya federal cumhuriyeti, 1 makedonya cumhuriyeti, 1 norveç, 1 polonya) tarafından imzalanan, ermenistan tüm hocalıları öldürdüler ve tüm şehri harap ettiler ifadesinin de yer alan ve 19. yüzyılın başlarından beri ermenistan tarafından azerilere karşı işlenen soykırım olarak tanınmaya adım atılması gerektiğini bütün parlamento üyelere söyleyen 324 nolu bildiri yayımladı.
2009’un şubat ayında kaliforniya eyalet alt senatosu’nun üyesi felipe fuentes, azerbaycan cumhurbaşkanı ilham aliyev’e yazdığı mektupda hocalı olaylarını azeri katliamı şeklinde nitelendirerek, kurbanların ailelerine başsağlığını sunmuştur.
meksika senatosu, 2011’de hocalı olaylarını soykırım olarak tanımıştır.
soykırım olarak tanımlayan ülke ve kuruluşlar:
azerbaycan
meksika
pakistan
51 ülkenin parlamenterlerinden oluşan "islam işbirliği teşkilatı parlamentolar birliği" olayları soykırım olarak tanımıştır.
anıtlar
yurt dışında hocalı katliamı anısına anıtlar inşaa edilmeye başlandı.
bu anıtların ilki hollanda’nın başkenti lahey (den haag), kentinde dikildi.
türkiye’de ilk hocalı katliamı anısına anıt başkent ankara’nın keçiören belediyesi tarafından 2005 yılında dikildi.
2008 yılında macaristan’ın başkenti budapeşte’de hocalı katliamı anısına anıt inşa edildi.
2009 yılında ankara ili’nin beypazarı ilçe merkezinde hocalı katliamı anısına anıt inşa edildi.
2011 yılında 26 subat hocalı katliamı yıldönümünde isparta belediye başkanı yusuf ziya günaydın, dağlık karabağ ve hocalı’daki katliamı unutturmamak için isparta’da hocalı katliamı anısına anıt inşa etme kara aldı.
2011 yılında 26 şubat hocalı katliamı yıldönümünde ankara ili’nin kızılcahamam ilçe merkezinde, kızılcahamam belediyesi tarafından hocalı katliamı anısına anıt inşa edilme kararı alındı.
kaynak:tr.wikipedia.org
hocalı katliamı, karabağ savaşı sırasında 26 şubat 1992 tarihinde azerbaycan cumhuriyeti’nın dağlık karabağ bölgesindeki hocalı kasabasında yaşanan ve azeri sivillerin ermeniler tarafından toplu şekilde katledilmesi olayı.
"memorial" insan hakları savunma merkezi, insan hakları izleme örgütü, the new york times gazetesi ve time dergisine göre katliam, ermenistan’ın ve 366. motorize piyade alayı’nın desteğindeki ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilmiştir. ayrıca, karabağ savaşında ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü ermenistan cumhurbaşkanı serj sarkisyan ve markar melkonyan’ın aktardığına göre kardeşi monte melkonyan, katliamın ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam olduğu açıklanmıştır.insan hakları izleme örgütü, hocalı katliamı’nı dağlık karabağ’ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir.
azerbaycan cumhuriyeti’nin resmî açıklamasına göre saldırıda 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 azeri vatandışı hayatını kaybetmiştir.
kaynak: tr.wikipedia.org
"memorial" insan hakları savunma merkezi, insan hakları izleme örgütü, the new york times gazetesi ve time dergisine göre katliam, ermenistan’ın ve 366. motorize piyade alayı’nın desteğindeki ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilmiştir. ayrıca, karabağ savaşında ermeni kuvvetlere komutanlık yapmış bugünkü ermenistan cumhurbaşkanı serj sarkisyan ve markar melkonyan’ın aktardığına göre kardeşi monte melkonyan, katliamın ermeni güçler tarafından yapılan bir intikam olduğu açıklanmıştır.insan hakları izleme örgütü, hocalı katliamı’nı dağlık karabağ’ın işgalinden bu yana gerçekleşen en kapsamlı sivil katliamı olarak nitelendirmiştir.
azerbaycan cumhuriyeti’nin resmî açıklamasına göre saldırıda 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 azeri vatandışı hayatını kaybetmiştir.
kaynak: tr.wikipedia.org
(bkz: hocalı soykırımı).
ermenistan cumhurbaşkanı serj sarkisyan:
“hocalı’dan önce, azerbaycanlılar bizim şaka yaptığımızı sanıyordu, ermenilerin sivil topluma karşı el kaldırmayacaklarını sanıyorlardı. biz bunu kırmayı başardık...”
ne pişmanlık, ne utanç, ne özür..
sarkisyan 1991-1994 yılları arasında yani işgalin başından ateşkese kadar dağlık karabağ savunma ordusu’nun komutanıydı. sarkisyan’ın da izlediği türkiye-ermenistan "dostluk" maçı öncesi azerbaycan’ın ay yıldızlı bayrakları bursa atatürk stadına sokulmadı, çöp kutularına atıldı.
kaynak: haberguncel.blogspot.com
“hocalı’dan önce, azerbaycanlılar bizim şaka yaptığımızı sanıyordu, ermenilerin sivil topluma karşı el kaldırmayacaklarını sanıyorlardı. biz bunu kırmayı başardık...”
ne pişmanlık, ne utanç, ne özür..
sarkisyan 1991-1994 yılları arasında yani işgalin başından ateşkese kadar dağlık karabağ savunma ordusu’nun komutanıydı. sarkisyan’ın da izlediği türkiye-ermenistan "dostluk" maçı öncesi azerbaycan’ın ay yıldızlı bayrakları bursa atatürk stadına sokulmadı, çöp kutularına atıldı.
kaynak: haberguncel.blogspot.com
ermeni işgalciler, 1992 yılının 25 şubat’ını, 26’sına bağlayan gece, rus 366. motorize alayına ait 9 tank, 4 zırhlı taşıyıcı, 70 piyade zırhlı savaş aracı, 4 strela -10 roket sistemi, 8 top, 57 havan topuyla geldiler ve hiçbir askeri gücü bulunmayan, 200’e yakın “gönüllü” tarafından korunan silahsız (25 temmuz 1990’da yayınlanan bir kanunda dağlık karabağ’da av tüfekleri dahil bütün ateşli silahlar toplatılmıştı) hocalı’yı yerle bir ettiler! hocalı’da, resmi rakamlara göre 63’ü çocuk, 106’sı kadın ve 70’i yaşlı olan 613 kişi öldü, 1275 kişi rehin alındı, 68’i kadın, 28’i çocuk olmak üzere 150 kişi kayıp, 487 kişi sakat kaldı. aslında 613 değil, binden fazla azerbaycan türkü öldürüldü hocalı’da... 613 ermenilerle yapılan pazarlıklar sonucu cenazeleri alınıp defnedilebilenlerin sayısı; çoğu ağdam’a gitmeye çalışırken ermenilerin ateş açmama sözü verdikleri ormanda öldürülenler... bunu rus ordusunda subay olan yuriy girçenko itiraf ediyor: “olmayan devletin ordusu” kitabında.
kaynak: haberguncel.blogspot.com
kaynak: haberguncel.blogspot.com
hocalı, karadağ ve srebrenitsa katliamlarının unutulmaması ve ölenleri kaybolanları anmak için 26 şubat saat 14.00da yürüyüş yapılacak.
http://www.hepimizhocalili.com
http://www.hepimizhocalili.com
26 şubat ta 20 yıl geçmiş olacak üzerinden. bakalım kaçımız hepimiz azeriyiz diye bağıracağız..
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19808529.asp?yazarid=42&hid=19810713
"fransa’nın soyqırımı inkâr edenleri cezalandırma yasası azerbaycan’da böyük tepgi gördü. dış işler bakanlığı, cümhurbaşkanlığı, mühalifeti, sivil toplum örgütleri, mediası ile tepgisini gösterdi. hoş, türkiye’de birilerini yene de memnun edemedik. amma zaten derdimiz bu deyildi ki...
biz türkiye kadar azerbaycan’ı da yaralamış, özgürlüye ve adalete aykırı olan yasanın kabul edilmesine tepkimizi sergiledik. hele hele hep özgürlüyü kısıtlama suçlamasını aldığımız fransız resmi makamlarına, parlamentosuna ve bu karara sessiz kalmış aydınlarına kırğınlığımızı ilettik. bir yerlerde başarılı da olduk. biz haksızlığın, adaletin çiğnenmesinin ne demek olduğunu gayet iyi biliriz. çünki toprak itiren, yurdu yağmalanan, çocuklari ermeni kurşunuyla katledilmiş milletik. o üzden fransa senatosu’nun ermenilere destek yasasını hem de kendimize hakaret olarak görüyoruz.
biz de haykırmak, 20 yıldır ki, dünyanın göremediği hakikatımızı bağırmak istiyoruz.
onu en yakınımızdaki istanbul caddelerinde “hepimiz ermeni’yiz” diye bağırıb yürüyenlerin duymasını istiyoruz.
fransız’dan, alman’dan, çinliden önce türk’ün ve türkiye’nin bizim hakikatımızı görmesini umuyoruz. yaklaşık bir ay sonra azerbaycan’ın yukarı karabağ bölgesindeki hocalı şehrinde yapılmış soykırımdan 20 yıl geçmiş olacak.
20 yıl önce birkaç saat içinde bir kent yeryüzünden silindi.
ermenilerden kaçan 2500 sivilden 613’ü düşmen kurşuyla katledildi, 63’ü çoçuk, 106’sı bayan, 70’i ihtiyardı. bir saat içinde 8 aile yok oldu. 487 kişi düşmen kurşunuyla yaralandı, 76’sı çoçukdu. 1275 kişi rehin alındı, 150 kişinin öldü-kaldısından halen haber yok... ve bu vahşet 20 yıl önce dünyanın gözü önünde yaşandı. hiç kimseden ses çıkmadı... azerbaycan bu cinayetlerin, bu facianın dünyaya duyurulması yolunda tek başına mücadele etti; halen de devam ediyor bu çileler...
bir ay sonra bütün dünyaya türk’ün nasıl soykırıma tabi tutulduğunu gösterecek gündü. istanbul sokaklarında yüz binlerin hocalı katliamının kareleri ile yürüyüb, dünyaya 20 yıl önce olanları haykırmak imkânı var.
ne dersiniz? istanbul sokaklarından “hepimiz azeri’yiz” deye bağıralım mı?
‘türkiye’nin vicdanı’nı bir de bu yandan gösterelim mi dünyaya?
gelin tarihin en büyük, en güzel kardeşlik hikâyesi türkiye ve azerbaycan olarak bir ve beraber başta fransa olmak üzere avrupa’nın yüzüne bu gerçeği haykıralım mı?
bunu şimdi yapmayacaksak ne zaman yapacağız?
“hepimiz azeri’yiz” deyelim mi?
vüsale mahirgizi
azerbaycan press ajansı
genel yayın yönetmeni
(azerbaycan türkçesi ile yazılan yazının anlatımına dokunulmamıştır.)"
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19808529.asp?yazarid=42&hid=19810713
"fransa’nın soyqırımı inkâr edenleri cezalandırma yasası azerbaycan’da böyük tepgi gördü. dış işler bakanlığı, cümhurbaşkanlığı, mühalifeti, sivil toplum örgütleri, mediası ile tepgisini gösterdi. hoş, türkiye’de birilerini yene de memnun edemedik. amma zaten derdimiz bu deyildi ki...
biz türkiye kadar azerbaycan’ı da yaralamış, özgürlüye ve adalete aykırı olan yasanın kabul edilmesine tepkimizi sergiledik. hele hele hep özgürlüyü kısıtlama suçlamasını aldığımız fransız resmi makamlarına, parlamentosuna ve bu karara sessiz kalmış aydınlarına kırğınlığımızı ilettik. bir yerlerde başarılı da olduk. biz haksızlığın, adaletin çiğnenmesinin ne demek olduğunu gayet iyi biliriz. çünki toprak itiren, yurdu yağmalanan, çocuklari ermeni kurşunuyla katledilmiş milletik. o üzden fransa senatosu’nun ermenilere destek yasasını hem de kendimize hakaret olarak görüyoruz.
biz de haykırmak, 20 yıldır ki, dünyanın göremediği hakikatımızı bağırmak istiyoruz.
onu en yakınımızdaki istanbul caddelerinde “hepimiz ermeni’yiz” diye bağırıb yürüyenlerin duymasını istiyoruz.
fransız’dan, alman’dan, çinliden önce türk’ün ve türkiye’nin bizim hakikatımızı görmesini umuyoruz. yaklaşık bir ay sonra azerbaycan’ın yukarı karabağ bölgesindeki hocalı şehrinde yapılmış soykırımdan 20 yıl geçmiş olacak.
20 yıl önce birkaç saat içinde bir kent yeryüzünden silindi.
ermenilerden kaçan 2500 sivilden 613’ü düşmen kurşuyla katledildi, 63’ü çoçuk, 106’sı bayan, 70’i ihtiyardı. bir saat içinde 8 aile yok oldu. 487 kişi düşmen kurşunuyla yaralandı, 76’sı çoçukdu. 1275 kişi rehin alındı, 150 kişinin öldü-kaldısından halen haber yok... ve bu vahşet 20 yıl önce dünyanın gözü önünde yaşandı. hiç kimseden ses çıkmadı... azerbaycan bu cinayetlerin, bu facianın dünyaya duyurulması yolunda tek başına mücadele etti; halen de devam ediyor bu çileler...
bir ay sonra bütün dünyaya türk’ün nasıl soykırıma tabi tutulduğunu gösterecek gündü. istanbul sokaklarında yüz binlerin hocalı katliamının kareleri ile yürüyüb, dünyaya 20 yıl önce olanları haykırmak imkânı var.
ne dersiniz? istanbul sokaklarından “hepimiz azeri’yiz” deye bağıralım mı?
‘türkiye’nin vicdanı’nı bir de bu yandan gösterelim mi dünyaya?
gelin tarihin en büyük, en güzel kardeşlik hikâyesi türkiye ve azerbaycan olarak bir ve beraber başta fransa olmak üzere avrupa’nın yüzüne bu gerçeği haykıralım mı?
bunu şimdi yapmayacaksak ne zaman yapacağız?
“hepimiz azeri’yiz” deyelim mi?
vüsale mahirgizi
azerbaycan press ajansı
genel yayın yönetmeni
(azerbaycan türkçesi ile yazılan yazının anlatımına dokunulmamıştır.)"
yıl 1985.ilkokul öğretmenimiz ermeni ayaklanmaları zamanında türklerin ermeniler tarafından nasıl katledildiğini anlatırken insanların gözlerini çıkarmışlar,beşikteki bebeğin karnına bıçak sokmuşlar,yaşlıların kafasını kesmişler ve hamile kadınların karnındaki bebeklerini karınlarını yararak dışarı çıkarmışlar gibisinden anlatımlarını dinlerken tüylerim ürpermişti ve açıkçası çokta inanmamıştım.yıl 2005.internet ortamında hocali katliamı ile ilgili izlediğim videolar ermenistandan daha çok nefret etmeme sebep olmuştur.gerek video kayıtları gerek resimlerle belgelenmiş fakat tüm dünyanın sadece izlemekle yetindiği, gerçekleştirilmiş en net katliam.
http://www.youtube.com/watch?v=arboesbmysi&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=arboesbmysi&feature=related
bu gün 18. yıldönümü imiş.keşke olmasaydı,insanlar birbirine düşman edilmeseydi,hrant belkide aramızda olurdu.
(bkz: 24 aralık 1978de ne olmuştu?)
bugun bu katliamin 17. yildonumu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?