haritanin yirtilan yeri

serco
cezmi ersoz ’un yillar sonra hapisten cikan genc adamlardan biri, "disariya" karsi "hucresinin daha iyi oldugunu" soyluyor, bir baskasi, "sanki her sey dusman, ama ortada dusman yok," diyordu. buyuk umutlarla universiteye giren bir genc kizin "bogazinda bir hickirik var"di "ama tam olarak anlatamiyor"du. bir baska universiteliye gore "bu universite ortami normalse kendi gibiler sizofren cocuklar"di. diyarbakir’da bir ogretmen, "devlet bizim uzerimizi kirmizi kalemle cizmis," diye yakiniyordu. ailesini silahli catismadan koruyabilmek icin pencerelerine duvar oren cizreli bakkalin aciklamasi, "gunes bizim neyimize!" idi. sirnak’ta bir ogretmen yasadigi o felaket gecesinin ardindan aklini oynatmis. "yasasin turk ordusu!" diye haykirarak sokaga firlamisti. cizre’de, henuz bir erkek arkadasiyla bir aksamustu parkta elele oturmamis bir genc kiz daglara cikip gerilla olmaktan sozediyordu o saklayamadigi huznuyle.

bir sair, "duygularimiz medyanin kusatmasi altinda," diye sikayet ediyordu. "bir sure sonra hicbir sey hissetmez hale gelebiliriz."

ve kalplerimizdeki, sehirlerimizdeki haritalar ne aci yirtiliyordu... haritalarin yirtilan yerinde, o karanlik ve umutsuz ormanda kucuk ve caresiz cocuk bir an once kurtarilmayi bekliyordu. bekliyor.. diye anlattigi muhtesem eseri.
anavarza1940
ortadan katlanmış bir türkiye haritasıysa, kat yerine tam ortada olduğu için hep adana denk gelir, dolayısıyla en çok yıpranma ve en çabuk yırtılma bu şehirde görülür...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol