hadis

siyasal islam dinine mensup şahısların işlerine geldiği gibi kullandıkları kuran dışı kurallar..

bakarsan bunlar da hadis

“Vergi alan kimse cennete giremez.” (Ebu Davud 2548)

“Vergi alan kimse cehennemdedir.” (Ahmed b. Hanbel 16387)

“Kendi rıza ve isteği olmadan bir Müslümanın malını yemek haramdır.” (Ahmed b. Hanbel M.B. 19774).

https://www.mumsema.org/misafir-sorulari/220909-islam-a-gore-devlete-vergi-vermek-gerekli-midir.html

"Peygamber zamanında ve 4 halife döneminde zekat dışında vergi alınmamıştır.. daha sonra devletin gelirleri giderlerini karşılamaz hale gelince zaruret prensibine dayanarak, zekat dışında bir takım vergiler ortaya çıkmıştır...."... malum saray maray filan.. sen anladın onu.

yaygın kabule göre zekat 40'ta 1'dir.. ötv kdv filan nedir bir hesaplayın.. zekat ayrıca ciddi gelire sahip kişilerden alınır. asgari ücretliden değil..

zekat için "40'ta 1 değil.. kuran'da böyle bir ölçü yok, daha fazla da alınabilir" diye zırlayanların tamamı siyasal islam dinine mensuptur.. kendiniz bakın görün.. çünkü malum saray maray filan.

(bkz: muhaddis)

(bkz: sahih hadis)

her güne bir hadi bir dua türü kitaplara kaynaklık eden, hz. muhammedin sözleri.

(bkz: ameller niyetlere göredir).

(bkz: hergün bir yeni hadis)

(bkz: allah insani rahman suretinde yaratti)

(bkz: yarına erteleyenler helak olur)

"bir kimseyi inada kapılmış çekişmeci ve kendi görüşünü beğenmiş görürsen bil ki, onun ziyanı tamamdır."

(bkz: her halk hakettigi sekilde yonetilir)

(bkz: isimlerin allaha güzeli abdullah ve abdurrahmandır)

kurandan sonra müslümanların hayatına yön veren ikinci kaynak peygamber sözüdür uydurma hadislere mevzu hadis denir.

hadislerin herbirinin hikayeleri vardır.günümüze ulaşması için kendilerini feda etmiş öyle müstesna insanlar vardır ki peygamber efendimizin övgülerine mazhar olmuşlardır.
hadis ilmi öyle kuvvetli delillerle sağlam temellere dayanmıştır ki,bunu azçok bilen her kişi hadis nakleden kişilerin hayatlarını nasıl yaşadıklarını bilir.
keşke bende onlar kadar namusta,şerefte,doğrulukta,dürüstlükte unutulmaz olsam.

hadisler, sadece peygamberimizin sozleri ile kisitli degildir. sozleriyle beraber davranislarinida kapsamaktadir.

hadis başlı başına bir ilim dalıdır.

hadisler icinde sahih olmayanlar vardir. bir cok islama bok atan sahis bok atarken hep sahih olmayan hadisleri kullanmaktadirlar.
sahih olmayan hadisleri seven baska bir grup ise yobazlardir.
islama bok atanlarla, yobazlar bu kaynagi kendilerine bir silah olarak secmislerdir. islamda yeri olmayan kendi yararlarina olan her bir seyi bu hadislerde bulmaktadirlar.

islam aleminin sahih oldugunu kabul ettigi dort tane alim vardir. bunlar tirmizi, buhari, muslim ve ebu davuddur. ama bunlarin dahi sahihligi konusunda suphe edilmelidir. (en azindan inananlar, islama bok atanlara boyle soyleyerek islami hadis yolu ile elestirecek yorumlara sed cekmelidirler)
her ne kadar hadislerin uslup olarak kuran i kerimden daha kolay oldugu icin hocalar kurandan cok hadislere basvursada, hadisler kuran i kerim gibi dogrulugundan suphe edilmeyecek bir sey degildir.

(bkz: hadis i şerif)

allah rasulü hazret-i muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)bir duasında:
allahım, huşu duymaz bir kalpten, karşılık bulmayan bir duadan, doymak bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan bir ilimden sana sığınırım.

(bkz: hadise)

tipki "ataturk’un soyledigi sozler" gibi dogru olani oldugu kadar sonradan yazilmis seylere anlam kazandirmak icin kullanilanlari da ne yazik ki mevcuttur.