en uzun gece

(bkz: yelda)

(bkz: gerdek gecesi)

ahmet altan’dan beklenmeyecek derece de mesaj kaygılı fakat bir o kadar da güzel bir kitap.

sezen aksu’nun ağlamak güzeldir albümünden güzel bir parça. sözleri de şöyle:

sevdamın o büyüdügü en uzun gecede bir yerdeyim
ben uzandığım isteğe çok uzak o yerde kendimleyim
o duaların bittiği hasretin delice haykırdığı
ve karanlığın inledigi bir yasak gönülle beraberim
bir posta çantasındaki içli bir mektup sayfasındayım
bir şarkı cümlesindeki çağlayan o bitmez nefesteyim
özlemlerle saran kollarda belki yorgun bir nabızdayım
önce kendi sarhoş olup devrilen düsen kadehdeyim
her doğum öncesinde korkuyla beslenen sancılardayım
parça parça bölündüğüm hiçlikte son yanlızlıklardayım
insanın cağlar boyu varmaya calıstığı o gerçekte
ve hayatı sevgiyle örmek icin yoğrulmuş sabırdayım
kendim de insanım affettim o en güzel sebebteyim
bazen bir hikayede bir efsanede bazen sendeyim
şimşeğin çizgisindeyim fırtına günü öncesindeyim
şairin ezgisinde anlattığı o yerde
insanla buluştum....

güney yarım küre için 21 haziran.

kuzey yarım küre için 21 aralık gecesi.

ve en uzun gece başlamıştı. diye biten ahmet altan romanı.

kuzey yarim kureli vatandaslar icin 21 aralik gecesi.

ahmet altan bu kitabiyla daha cok konusulacak. bu kitapta duygular ve iliskiler cok detayli incelenmis, biraz cinsellik de var, ancak oldukca duzeyli kalmis.

yazari ahmet altan
yayinevi alkim yayinevi
basim yeri istanbul
basim tarihi eylul 2005
dili turkce
isbn 975992014x
kacinci baski 1.basim
sayfa 320
cilt karton kapak
boyut 14 x 20 cm.
ayrintilar hayatinda herkesten ve her seyden fazla sevdigi erkekten kacarak guneydogu’nun daglarinda uluslararasi bir arastirma grubuna katilan bir kadin.
bir daha hic kimseyi o kadini sevdigi gibisevemeyecegini bilmesine ragmen ruhundaki zaaflari saklamak icin yaptigi vahsice hatalarla karsisindakini yaralayan bir adam.
gercek askin korkunc agirligini tasiyamayarak birkopru gibi cokup iki kiyisinda iki insani caresiz birakan bir iliski.
affetmelerine izin vermedigi icin kendi hafizalarindanbile nefret etmelerine ragmen affetmeyi beceremeyen insanlarin icine hapsolduklari bir yalnizlik.
iki insanin butun zekâlarini kullanarak oldurmek icin ugrastiklari ve her yedigi darbeyle biraz daha hastalanarak guclenen bir tutku.
kutsal mezopotamya ovasinin eteklerinde yukselen daglarda suren tehditkâr bir hayat.
bu iki insanin yasadiklarini izleyen herkesin sordugu bir soru:
"hayatim boyunca beni boyle seven biri oldu mu?"

ahmet altanin yeni romani.