diego armando maradona

0 /
sipsi
’biz,sürekli üzerimizde çok baskı olduğundan yakınırız. baskı, evine beş peso getirip çocuklarını geçindiremeyen insanlarda olur.’ diyen bir adam kendisi.
epikuros
arjantin’in şampiyonluğu sonrası için verdiği söz dalga konusu olmasına sebep olmuştur.
http://tinyurl.com/2vbxj7m
esrakesh
maalesef antrenorlukteki sınavını verememiştir 2010 dünya kupasında.

aklımızda oynattığı değil ama oynadığı harika futbol ile anılacaktır hep.
independence
diego armando maradona, 1960 doğumlu, dünyaca ünlü, arjantin’li futbolcu.


30 ekim 1960’ta, arjantin’in villa fiorito kentinde dünyaya gelen maradona futbola, 5 aralık 1970’te, goyo carrizo adlı bi arkadaşı tarafından, o dönemde los cebollitas takımını çalıştıran francis cornejo ile tanıştırılmasıyla başladı.
henüz 10 yaşındayken oynamaya başladığı los cebollitas, 136 maç boyunca yenilmedi ve bi efsaneye dönüştü. daha sonra, 20 ekim 1976’da, argentinos juniors takımıyla birinci ligdeki ilk maçına çıkan maradona, 1979 fifa dünya gençler şampiyonası’na katıldı.

boca juniors takımında ilk olarak 22 şubat 1981 tarihinde talleres karşısında forma giyen maradona, o sene bu takımda ilk lig şampiyonluğunu yaşadı.

maradona 1982’de, 12 milyon dolar’lık rekor bir ücretle barcelona’ya transfer oldu. ünlü futbolcu, nou camp’taki ilk maçını 1982 dünya kupası açılışında, belçika’ya karşı oynadı. barcelona formasıyla başladığı sezonda, taraftarlarını hayal kırıklığına uğratan maradona’nın peşini, yaşadığı sakatlık ve hastalıklar, 2. sezonda da bırakmadı.

1984’te, kendisini 1978 dünya kupası kadrosuna almayan menotti’nin barcelona’nın teknik direktörü olmasıyla, takımdan ayrılan maradona, 1991’e kadar formasını giydiği, italya’nın napoli takımıyla sözleşme imzaladı. arjantin’in, dünya kupası’nı evine götürdüğü kupada, çeyrek finalde maradona’nın ingiltere ağlarına eliyle gönderdiği gol, uzun yıllar boyunca tartışılmaya devam etti. golün yarattığı tepkilerin ardından, gölü attığı elini “tanrının eli” olarak tanımlayan maradona’nın takımı, 1990 dünya kupasın’da finalde, almanya’dan yenen penaltı golüyle mağlup oldu ve kupayı alamadan evine döndü.

1991 yılında bir italya lig maçı sonrası rutin bir doping kontrolünde kokain kullandığı ortaya çıkan ve arjantin’e dönüşünde, polis tarafından uyuşturucu bulundurduğu gerekçesiyle göz altına alınan maradona’nın kariyerindeki düşüş başladı.

gözaltı günlerindeki agresif tavırlarıyla sürekli haberlere konu olan maradona, kariyerinin sonuna geldiğini düşünenleri haksız çıkardı. 1993 yılında, ispanya’nın sevilla takımına transfer olan futbolcu, 1994 dünya kupası’nda oynadı. ancak amerika’da düzenlenen turnuvada yine illegal madde kullandığı ortaya çıkan maradona 15 ay ceza alarak kupadan diskalifiye edildi.

cezalı olduğu bu dönem boyunca, deportivo mandiyu ve racing club gibi kulüplerde teknik direktörlük yapan maradona, 1995 yılında cezasının bitmesinin ardından, ilk takımı boca juniors’a oyuncu olarak döndü. boca juniors formasını terlettiği 2 sezonunun ardından maradona, 1997’de spor hayatını çıkmaza sürükleyen kokain alışkanlığından kurtulamayınca, 37 yaşında aktif futbol kariyerini sonlandırdı.

futbolu bıraktıktan sonra aşırı kilo alan, çeşitli sağlık problemleri yaşayan ve uyuşturucunun neden olduğu, kalbiden geçirdiği rahatsızlığın tedavisi için küba’da geçirdiği, 22 aylık sürecin ardından, bir trafik kazası geçiren maradona dizinden ufak bir operasyon geçirdi.

iniş çıkışlarla dolu, sansasyonel hayatına karşın maradona, 11 aralık 2000’de yapılan bir törende, fifa tarafından, pele ile birlikte yüzyılın futbolcusu seçildi. törende kendi ödülünü almasının hemen ardından pele’nin ödül almasını beklemeden salonu terkeden maradona, ertesi gün yaptığı açıklamada, “kendi bedenime karşı saygısız olsam da işime devamlı saygılıydım; bu yüzden de dünyanın en iyisi benim” diyerek, eliyle attığı gole yaptığı “tanrının eli” açıklamasına benzer bir açıklama yaptı.

kulüp takımı formaları altında çıktığı 588 maçta, 311 gol atan ve 27 şubat 1977’de macaristan karşısında çıktığı ilk milli maçında, takımını 5 –1’lik skorla galibiyete taşıyan maradona, arjantin milli takımı forması altında oynadığı 91 maçta da 34 gol kaydederek, adını dünyanın en iyi furbolcuları arasına yazdırdı.
angelus
milli takım kariyerine iskoçya ya attığı golle başlarken milli takım teknik direktörlük kariyerine de iskoçya ya karşı aldığı galibiyetle başlayan güzel insandır.
angelus
pele devri için geç kalmış olan bireylerin dünya gözü ile kendisini izleme şansını bulması pek şahane bir lütuftur. hele ki bu şans kendisini canlı canlı izleme şansı ise daha bir lezizdir, daha bir şahanedir.
tayfa75
bir ruya dansi izler gibi izlenir maradona ile topun birlikte sahneledigi gosteri. gercek bir ask iliskisidir, bu adam ve futbol topu arasindaki iliski. futbolun nasil keyifli bir sey oldugunu anlatmak icin yeter kelimedir o’ nun adi.

gozumun onunden gitmeyen bir sahne var. topu alip orta sahayi geciyor tepesinde 4 ya da 5 rakip futbolcu yere duserken bir pas cikartiyor ve pozisyon yaratiyor. insan ister istemez soruyor nerenden cikardin be kardesim bu topu diye...

futbolun en iyi siirlerini yazmis, en guzel sarkilarini soylemis, sanatci kisisidir kendisi.
instrument
anneannemin adamıdır. çok sever. biz top oynarken gelip topa vurduğunda topu nereye giderse gitsin goldür.

- goooooollll maradon.

tabi topa vururken her seferinde terliği de uçar, ve toptan daha uzak mesafeye giderdi. hatta bir gün o terlik kalenin içine girdi halı sahada.
neeskens
maradona iflah olmaz futbol romantiklerinin peygamberidir.salon adamı olmamış, fifa’ya hizmet etmedi.sokak futbolunu,kirlenmemiş futbolu temsil etti.oyunu zevk için oynayan,direk sonuca gitmeyen bir adamdı.sokaktaki gibi direk gol değil güzel hareket önemliydi onun için.geçtiği adamı dönüp bir kere daha çalımlardı.şimdiki boy pos yerinde sporcuların aksine kısa ve şişko olmasına rağmen üstün yetenekleriyle bir sürü gence ilham kaynağı oldu.kokain kullanmasına gelince; sokak çoçukları biraz kirli olur.kirlenmek güzeldir.

neeskens
bu adama dil uzatan hokkabazıdr.napoli’yi şampiyon yapmıştır.scudetto’yu takip edenler bunun ne kadar imkansıza yakın bişey olduğunu bilirler.fakir.zayıf,ezik,taşralı napoli’lerin zengin, snob kuzeylilere karşı dimdik durmasını sağlamıştır.onlara fakirliklerini unutturmuş dimane tengo’e diebette, stosera so’nu re (meali:yarın yine borçlarım olacak,ama bu akşam kral benim) şeklinde şarkılar söyletmiştir.o fakir napoli’lileri 1990 dünya kupasında italya’ya karşı arjantin’i tutturacak kadarda zekidir...

cremaster
toksik alkolik hepatit tanısıyla hastaneye yatıp taburcu olan ama 2 gün içinde tekrar hastaneye yatmak zorunda kalan, doktorlarının açıklamasına göre hayatını tehdit eden bir durumla karşı karşıya olmayan dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol