coupling

1 /
ups
ingilizcedeki couple kelimesinden turemis turkce karsiligi tam olmasada,ciftlesme ya da birlesme manalarina cekilebilecek olan sozcuk
pixie
"it’s about nothing but sex" şeklinde bir slogana sahip muhteşem komik ingiliz dizisi. dizinin amerikan versiyonu yok varsayılsa da olur.
strahd
harika ingiliz komedisi, amerikalılar becerememiştir taklit etmeyi. diziyi izlemek için jeff yeterli bir sebep olabilir, ayrıca 4 sezonunu temin etmiş bulunmanın verdiği sevinci yaşamaktayım.
elma sekeriiii
cnbc-e nin dizinin sloganini ingiliz harikasi olarak deklare etmesiyle diziyi izlemeye insan ister istemez meyilli oluyor. ve gercekten muhte$em bir dizi oldugunu attigin kahkahalardaki gozyaslariyla tescilliyorsun. ozellikle jeff’in patronuna sulanip ona erotik bir dans e$liginde kendini sunmasi gorulmeye deger bir bolumdur.
(bkz: naked)
pinkcat
ingiliz espri anlayışı ve ona sahip kimseler tarafından son derece komik bulunan dizi.lakin o ingiliz soğukluğu ve tarzı dolayısıyla espriler tebessüm ettirmekten öteye geçemez.anlayanlar,üstüne katlanıp sonuna kadar izleyip gülenler sabırlarından ötürü saygı duyulası insanlardır.
suppiluliuma
ingiliz espiri anlayışının gerçekten de adamı anırta anırta güldürebildiğinin canlı kanıtıdır. "ingilizler soğuktur, espiriden anlamaz, napiim ben aksanlı konuşan adamın yapacağı espiriyi" demeyin, izleyin...özellikle jeff karakterinin iki cümle söylemesi güldürmeye yetiyor zaten.

beğenmeyen de houstondan küfredebilir..
alacakarga
cnbc-e’nin "komedide bir ingiliz mucizesi" diye takdim ettigi, aksana ragmen gercekten de gulduren dizi.

(bkz: i wanna kick your ass) -> ingilizceye yeni baslayanlar gibi bastira bastira okunur, asla kelimeler yuvarlanmaz, ass kelimesindeki a harfi "ankara"nın ilk a’sı gibi okunur. ve bu cumle jeff tarafindan soylenir.
nick nicki nickince
"i love the word naked. when i was a child, i wrote the word thousands of times on a paper, then rubbed my face to it... was better than sex."

her bölümde jeff’in birbirinden mükemmel teorilerine ve steve’in birbirinden komik monologlarına sahne olduğumuz ingilizlerin belki de tek başarılı dizisi.
rdm
bigisayarımın hdd sinde koyun gibi yatan dizi. ama korkuyorum başlamaya. ne lan bu? hayatımız gavur dizileriyle doldu. nasıl bir salgın bu böyle? eskiden bi bizimkiler vardı onu izlerdik pazardan pazara. şidi tv bitti pc de de dizi izliyoruz. yok lost du, yok prison break tı, yok how i met your mother dı derken, dizi olduk resmen, bide coupling.. tırsıyorum sözlük.

50 tane dizi izleyen arkadaşım var, geçen gün başına gelen bir olayı anlatacağı tuttu, cümleye "privously on my life" diye başladı. bu ne lan?
chimera
izlemekten zevk aldığım eski bir dizidir. how i met your mother vs. gibi dizllerin ilham kaynağıdır. gelmiş geçmiş en eğlenceli dizi olmaya adaydır. izlenmelidir, izlemeyenlere izlettirilmelidir.
not: birinci sezondaki jeff’in israilli kızla tanışma bölümü hafızalarda yer edinmiştir.
1 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol