hayat bir gun o da bugun...
bugün
dünden olma, yarına doğma.
kanımca en iyi türkçe rock şarkılarından olan teoman eseri.
hatta "iyi ki türkçe anadilim lan ingilizce olsa ingilizce şarkıları herkes biliyo olm, ama benim gibi şanslı diiller bu şarkıları anlamıyo onlar hehe" dedirten şarkılardan biri.
"hayat,koyu bi balgam,sert bi pornoydu dun
tuzaga kaptirmistim kendimi
ama eminim tanri var bugun."
hatta "iyi ki türkçe anadilim lan ingilizce olsa ingilizce şarkıları herkes biliyo olm, ama benim gibi şanslı diiller bu şarkıları anlamıyo onlar hehe" dedirten şarkılardan biri.
"hayat,koyu bi balgam,sert bi pornoydu dun
tuzaga kaptirmistim kendimi
ama eminim tanri var bugun."
şebnem ferahın klibinde müthiş göründüğü, şu hayatta belki de en sevdiğim şarkı.
bugüne bir şeyler yazılmasi gerektiği konusunda talimat aldım ve bu entryi yazdım. bu gün belki güzel bir gündür.
(bkz: böğön)
bir tv kanalı.
muhtemelen evrenin en guzel $arkisidir bu.
ne kötü sıkıcı bir gün bugün hiçbir şey yok öyle evde oturuyorum.
elma şekeriiiinin doğumgünüdür. kutlu olsundur.
(bkz: bugün tv)
uzuuun uzun yıllar sonunda gelinen noktayı anlatma girizgahıdır.
"bugün pek çok batılı devlet kültürümüzle ilgilenmeye başlamış bunun pazara yansıması ... bla bla... "
"bugün pek çok batılı devlet kültürümüzle ilgilenmeye başlamış bunun pazara yansıması ... bla bla... "
dünden sonra,yarından önce olandır. ikisinin arasında kalmasından kaynaklı hiç kıymeti bilinmeyendir.unutulandır.
(bkz: tam da bugün)
özdemir asaf şiiridir.
bugün ve bugün
öyle çabuk geçiyor ki günler
hele sen de bir bak hayatına.
daha dün doğmuşuz sanki
yeni okula başlamışız
yeni sevmişiz
öyle çabuk geçiyor ki günler
hele sen de bir bak hayatına
yarın bitecek sanki her şey
yarın ölecek gibiyiz.
daha doymamışız yaşamasına
günlerimiz dün bir, bugün iki
sakın bir şey bırakma yarına
yarın yok ki.
bugün ve bugün
öyle çabuk geçiyor ki günler
hele sen de bir bak hayatına.
daha dün doğmuşuz sanki
yeni okula başlamışız
yeni sevmişiz
öyle çabuk geçiyor ki günler
hele sen de bir bak hayatına
yarın bitecek sanki her şey
yarın ölecek gibiyiz.
daha doymamışız yaşamasına
günlerimiz dün bir, bugün iki
sakın bir şey bırakma yarına
yarın yok ki.
islikla calmasi en keyifli olan $ebnem ferah $arkisi. dene bak cok ho$una gidecek.
günlerimiz dün bir,bugün iki
sakın birşey bırakma yarına,
yarın yok ki .
bugün neydi?
sonsuz bir bekleyişti.
siyahın derinliklerinde saklı.
susuşlarındaki beklediği,
kimdi?
bilirdik belki biz de ,
çıkıp birileri söyleseydi.
maviydi beklediği.
mavi sevdiği bir renkti.
mavi gökyüzüydü,
denizdi mavi,
mavi derinlikti,
huzurdu,sakinlikti,
zarafetti,
uzaklıktı...
günlerce beklenen,
bir türlü gelmek bilmeyrn,
bir mevsimdi;bahardı mavi
özlemdi,özleyişti.
mavi sonsuzluktu,
sonsuz güzellikti...
hasretti,
heyecandı.
coşkuydu.
mavi ateşi çağrıştırıyordu;
alev alev yanmaktı ateş.
ateş ise aşktı
derin ,depderin
zamanı ve aklı durduran
depderin duyguydu aşk...
mavi ve siyah’ı düşündü.
ikisinin birlikteliği;
nasıl bir harmoni oluşturulabilirdi?
hayal etmeye çalıştı bunu.
yetmedi hayal gücü.
siyah;karanlıktı,
karamsarlıktı,
korkaklıktı,acıydı,
bakıp da görememekti,
kör olmaktı.
siyah;yaşamın uç noktalarında,
kalabalıklar içinde ,kimseyi umursamadan ölümcül danslar edebilmekti.
asilik vardı siyah’ta.
mavi ve siyah’ın harmonisi
artıve eksilerin orjini olabilir miydi?
yoksa sıradan,
basit bir buluşma noktası olmaktan öteye birşey değil miydi?
çılgınca bir dengesizlik miydi?
yoksa inanılmaz bir denge olabilir miydi?
bir zlrve olabilir miydi acaba?
aşkın ta kendisi,
yada aşktan da üstün bir dostluğun hamuru,
mayası neden olmasındı?
gideceği yer bir sevgi bahçesimi,
yoksa nefret tarlası mı olacak?
bilinmezdi.
beyni bu çelişkili düşüncelerle dansedip durdu dakikalarca.
ama bir türlü adını koyamadı,
hayal bile edemedi.
hayal gücü yetersiz kaldı,
ve derin rüyalara daldı.
belki de,
mavi ve siyah’ın birlikteliği
hayalbile edilemeyecek
sonsuz bir güzellikti.
gerçek ötesi,
tanımlanamaz,
hayalgücünü bile aşan,
bir olanaksızlıktı.
sakın birşey bırakma yarına,
yarın yok ki .
bugün neydi?
sonsuz bir bekleyişti.
siyahın derinliklerinde saklı.
susuşlarındaki beklediği,
kimdi?
bilirdik belki biz de ,
çıkıp birileri söyleseydi.
maviydi beklediği.
mavi sevdiği bir renkti.
mavi gökyüzüydü,
denizdi mavi,
mavi derinlikti,
huzurdu,sakinlikti,
zarafetti,
uzaklıktı...
günlerce beklenen,
bir türlü gelmek bilmeyrn,
bir mevsimdi;bahardı mavi
özlemdi,özleyişti.
mavi sonsuzluktu,
sonsuz güzellikti...
hasretti,
heyecandı.
coşkuydu.
mavi ateşi çağrıştırıyordu;
alev alev yanmaktı ateş.
ateş ise aşktı
derin ,depderin
zamanı ve aklı durduran
depderin duyguydu aşk...
mavi ve siyah’ı düşündü.
ikisinin birlikteliği;
nasıl bir harmoni oluşturulabilirdi?
hayal etmeye çalıştı bunu.
yetmedi hayal gücü.
siyah;karanlıktı,
karamsarlıktı,
korkaklıktı,acıydı,
bakıp da görememekti,
kör olmaktı.
siyah;yaşamın uç noktalarında,
kalabalıklar içinde ,kimseyi umursamadan ölümcül danslar edebilmekti.
asilik vardı siyah’ta.
mavi ve siyah’ın harmonisi
artıve eksilerin orjini olabilir miydi?
yoksa sıradan,
basit bir buluşma noktası olmaktan öteye birşey değil miydi?
çılgınca bir dengesizlik miydi?
yoksa inanılmaz bir denge olabilir miydi?
bir zlrve olabilir miydi acaba?
aşkın ta kendisi,
yada aşktan da üstün bir dostluğun hamuru,
mayası neden olmasındı?
gideceği yer bir sevgi bahçesimi,
yoksa nefret tarlası mı olacak?
bilinmezdi.
beyni bu çelişkili düşüncelerle dansedip durdu dakikalarca.
ama bir türlü adını koyamadı,
hayal bile edemedi.
hayal gücü yetersiz kaldı,
ve derin rüyalara daldı.
belki de,
mavi ve siyah’ın birlikteliği
hayalbile edilemeyecek
sonsuz bir güzellikti.
gerçek ötesi,
tanımlanamaz,
hayalgücünü bile aşan,
bir olanaksızlıktı.
(bkz: 01.03.2015)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?