bu filmi izleyip de mel gibson ın gizlice evlendiği kıza aşık olmak sanırım lezbiyenlik sayılmaz. o ne güzel gözlerdi öyle.
ayrıca, filmin tema müziği de müthişti.
braveheart
tam olarak 177 dakika süren bu film, 1995 yılının "best picture" ödülünü almıştır ayrıca. çok güzel filmdir. izlemeyene 8. sınıf insan muamelesi yapılabilir tarafımdan.
apollo 13 ile ayni senede gosterime girmesinden mutevellit apollo 13 filminin hakkinin yenilmesine vesile olmus filmdir.
aşkın nelere kadir olduğunu gösteren; inançla istendikten sonra imkansızın imkansız olduğunu anlatan film.
her izlediğimde(en az 20 defa izlemişimdir) ayrı bir zevk aldığım, özgürlük denen sevdanın hiç bir zaman acısız olmadığını ispetlayan, vatan denilen şeyin toprak parçası olmaktan öte uğrunda seve seve can verilecek bir haslet olduğunu gözümüze sokan film.
bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır
bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır
william wallace’ın destanının anlatıldığı filmdir.birçok insan gibi benide etkilemiştir bu film.ama görmüş geçirmiş insanlar tarafından hikaye dinlenince epik olayının bokunu çıkarmıştır.iskoçya başta olmak üzere tüm britanya’da özgürlük savaşçısı william wallace değil, para için ülkesini satan robert bruce’tur.iskoç milli marşında da robert bruce adı geçmektedir.
edit:görmüş geçirmiş lafı yanlış anlaşılmış,daha doğrusu doğru anlaşılmış..şöyle ki görmüş geçirmiş derken, iskoçya’da yaşamış ve tarih eğitimi almış kişilerin anlatımı demek istemişimdir...
edit:görmüş geçirmiş lafı yanlış anlaşılmış,daha doğrusu doğru anlaşılmış..şöyle ki görmüş geçirmiş derken, iskoçya’da yaşamış ve tarih eğitimi almış kişilerin anlatımı demek istemişimdir...
mükemmel savaş sahneleriyle çok büyük bir özgürlük mücadelesini,bruceun darbesiyle düşen william walleceın darbeden çok bruceun yüzünü görmesiyle yıkıldığı sahneyle çok büyük bir ihaneti,wallaceın bağırsakları yavaş yavaş çıkartılırken kalabalığın arasında herşeyin uğruna başladığı ölen karısını gördüğü sahneylede çok büyük bir aşkı anlatan müthiş bir film..
izledikten sonra insana en yakın dönerciden bir adet döner bıcagı hemen yanındaki butikten de etek alıp nara atmayı istegi uyandıran mel gibson filmi.
her izlenişte ağlatan ve ellerin istemsiz birer yumruğa dönüşmesine yol açan film. ayrıca film müziği her nerede duyulursa duyulsun kişinin ürpermesine ve gaza gelmesine neden olmaktadır.
"freedom!"
"freedom!"
enya tarafından yapılmış muhteşem soundtracklara sahip film..
i am william wallace! and i see a whole army of my country men, here, in defiance of tyranny. youve come to fight as free men, and free men you are. what will you do with that freedom? will you fight?
soldier: against that? no, well run, and well live.
aye, fight and you may die, run, and youll live... at least for a while. and dying in your beds, many years from now, would you be willin to trade all the days, from this day to that, for one chance, just one chance, to come back here and tell our enemies that they may take our lives, but theyll never take... our freedom!
nokta
soldier: against that? no, well run, and well live.
aye, fight and you may die, run, and youll live... at least for a while. and dying in your beds, many years from now, would you be willin to trade all the days, from this day to that, for one chance, just one chance, to come back here and tell our enemies that they may take our lives, but theyll never take... our freedom!
nokta
film için söylenebilinecek her şey söylenmiş.
soundtrack albümü için ise; dinlenirken önce yumuşak melodiler sizi iskandinav dağlarının eşsiz atmosferine taşır. sevgilinizde gizli bir göletin kenarında, tehlikenin göbeğinde görüşürmüş gibi hissedersiniz. sonra o sevinçle dağlara çıkıp, iskandinav soğuğunun alnında zirvelere koşmak istersiniz. sonrasında hızlanan ritmlerle beraber "hanım kılıcımı getir" william’a katılacağım denir. etkileyici bir albümdür. mutlaka dinlenmeli.
soundtrack albümü için ise; dinlenirken önce yumuşak melodiler sizi iskandinav dağlarının eşsiz atmosferine taşır. sevgilinizde gizli bir göletin kenarında, tehlikenin göbeğinde görüşürmüş gibi hissedersiniz. sonra o sevinçle dağlara çıkıp, iskandinav soğuğunun alnında zirvelere koşmak istersiniz. sonrasında hızlanan ritmlerle beraber "hanım kılıcımı getir" william’a katılacağım denir. etkileyici bir albümdür. mutlaka dinlenmeli.
william wallace:they can take our lives,
but they can not take our freedoommm...
ordu : yeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeea!!
filmin sonundaki insanı gaza getien replik.
william wallace:yaşamlarımızı alabilirler ama özgürlüğümüzü asla!!!!!
every man dies,not every man really lives..
her insan ölür,ama her insan gerçekten yaşamaz!..
but they can not take our freedoommm...
ordu : yeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeea!!
filmin sonundaki insanı gaza getien replik.
william wallace:yaşamlarımızı alabilirler ama özgürlüğümüzü asla!!!!!
every man dies,not every man really lives..
her insan ölür,ama her insan gerçekten yaşamaz!..
her insan ölür;ama her insan gerçekten yaşamaz!
etekli adam filmi.
filmin son sahnelerinde işkence gören william wallaceun özgürlük diye bağırdığında bütün dünya insanların duymasını istediğim yüreklere işleyen ses.ve bir umut ışıltısı olarak görülen çocuğun gözleri...
mel gibsonun fırtınalar estirdiği sinema filmi.
tür :
dram / savaş / romantik
yönetmen :
mel gibson
senaryo :
randall wallace
görüntü yönetmeni :
john toll
müzik :
james horner
yapım :
1995, abd , 177 dk.
tür :
dram / savaş / romantik
yönetmen :
mel gibson
senaryo :
randall wallace
görüntü yönetmeni :
john toll
müzik :
james horner
yapım :
1995, abd , 177 dk.
(bkz: william wallace)
sophie marceaunun oynamis oldugu ilk amerikan yapimi film.
insanda ne olursa olsun ozgurluk senin varliginin sebebidir dusuncelerini yaratan film
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?