bir çeşit temenni.
bir gün mutlaka
vokalinde deniz özbey olmayan tek vega şarkısı; pek sakindir, pek güzeldir, sözleri özenle seçilmiştir.
cem karaca şarkısıdır. biz görmedik, sen görürsün yavrum yavrum. daha mutlu bir türkiyeyi.
ataol behramoğlu şiiri. şöyle ki;
bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu
yaz
kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telaş
gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! ey kaz kafalılar! ey sadrazam!
sevgilim on sekizinde bir kız, yürüyoruz bulvarda, sandviç yiyoruz, dünyadan konuşuyoruz
çiçekler açıyor durmadan, savaşlar oluyor, her şey nasıl bitebilir bir bombayla, nasıl kazanabilir o kirli adamlar
uzun uzun düşünüyor, sularla yıkıyorum yüzümü, temiz bir gömlek giyiyorum
bitecek bir gün bu zulüm, bitecek bu hân-ı yağma
ama yorgunum şimdi, çok sigara içiyorum, sırtımda kirli bir pardesü
kalorifer dumanları çıkıyor göğe, cebimde vietnamca şiir kitapları
dünyanın öbür ucundaki dostları düşünüyorum, öbür ucundaki ırmakları
bir kız sessizce ölüyor, sessizce ölüyor orda
köprülerden geçiyorum, karanlık yağmurlu bir gün, yürüyorum istasyona
bu evler hüzünlendiriyor beni, bu derme çatma dünya
insanlar, motor sesleri, sis, akıp giden su
ne yapsam... ne yapsam... her yerde bir hüzün tortusu
alnımı soğuk bir demire dayıyorum, o eski günler geliyor aklıma
ben de çocuktum, sevgililerim olacaktı elbette
sinema dönüşlerini düşünüyorum, annemi, her şey nasıl ölebilir, nasıl unutulur insan
ey gök! senin altında sessizce yatardım, ey pırıl pırıl tarlalar
ne yapsam... ne yapsam... dekart okuyorum sonradan...
sakallarım uzuyor, ben bu kızı seviyorum, ufak bir yürüyüş çankayaya
bir pazar, güneşli bir pazar, nasıl coşuyor yüreğim, nasıl karışıyorum insanlara
bir çocuk bakıyor pencereden hülyalı kocaman gözlü nefis bir çocuk
lermontovun çocukluk fotoğraflarına benzeyen kardeşi bakıyor sonra
ben şiir yazıyorum daktiloda, gazeteleri merak ediyorum, kuş sesleri geliyor kulağıma
ben mütevazi bir şairim, sevgilim, her şey coşkulandırıyor beni
sanki ağlayacak ne var bakarken bir halk adamına
bakıyorum adamın kulaklarına, boynuna, gözlerine, kaşlarına, yüzünün oynamasına
ey halk diyorum, ey çocuk, derken bende bir ağlama
ilençliyorum bütün bireyci şairleri, hale gidiyorum portakal almaya
ilençliyorum o laf kalabaklıklarını, kurumuş yürekleri, bireyin kurtuluşunu filan
ilençliyorum o kitap kurtlarını, bağışlıyorum sonradan
uzun kış gecelerinden sonra kim bilir nasıl olur her şey
uzun kış gecelerinden sonra, masallarda anlatılan
durup durup bunları düşünüyorum, bir sevinci bir hüzün izliyor
arkadan
yüreğim ipe sapa gelmez bir bahar göğü, türkçe bir yürek kısaca
beklemek usandırıyor, telaşlı telaşlı bir şeyler anlatıyorum sağda solda
bir otobüse biniyorum, inceliyorum bir böceği tutarak kanatlarından merakla
yürürdüm eskiden baharda, o yıkıntıların ve çayırların olduğu alanlara
aklıma şiiri gelirdi o yaşlı amerikalının, sonbaharı anlatan şiiri
çayırlar vardı o şiirde, baharı anımsatan ne de olsa
böylece yeniden hazırlanıyorum bir coşkuya, yeniden sokaklara fırlamaya
kendimi atmak için bir uçurumdan balıklama
büyük ve mavi bir şey izlenimi var bende, gördüğüm filmlerden mi ne
bir şapka, telaşlı bir gök, sıcak yapay bir dünya
anlat anlat bitmiyor, bitmiyor bendeki daüssıla
bütün sevgilerimi harcayabilirim bir çırpıda, yağmurlu o yollar geliyor aklıma
benzin kokuları, ıslak direkler, babamın esmer bir somun gibi tombul ve sıcak elleri
uyurdum. bir de bakmışsın yeni bir film sinemada, şehirde yeni
bir kız, kahvede yeni bir garson
o üzgün ve sabahlıklı dururdu balkonda...
şimdi ne var hüzünlenecek burda, nedir bu çatlatan yüreğimi bu
telaş
sanki yarın ölecek gibiyim, birazdan polisler gelecek ya da
gelip alacaklar kitaplarımı, daktilomu, bu şiiri, sevgilimin fotoğrafını
duvarda
soracaklar babanın adı ne, nerde doğdun, teşrif eder misiniz karakola
dünyanın öbür ucundaki dostları düşünüyorum, öbür ucundaki ırmakları
bir kız sessizce ölüyor, sessizce vietnam da
ağlayarak bir yürek resmi çiziyorum havaya
uyanıyorum ağlayarak, bir gün mutlaka yeneceğiz!
bir gün mutlaka yeneceğiz, ey ithalatçılar, ihracatçılar, ey
şeyhülislam!
bir gün mutlaka yeneceğiz! bir gün mutlaka yeneceğiz! bunu söyleyeceğiz bin defa!
sonra bin defa daha, sonra bin defa daha, çoğaltacağız marşlarla
ben ve sevgilim ve arkadaşlar yürüyeceğiz bulvarda
yürüyeceğiz yeniden yaratılmanın coşkusuyla
yürüyeceğiz çoğala çoğala...
bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu
yaz
kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telaş
gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! ey kaz kafalılar! ey sadrazam!
sevgilim on sekizinde bir kız, yürüyoruz bulvarda, sandviç yiyoruz, dünyadan konuşuyoruz
çiçekler açıyor durmadan, savaşlar oluyor, her şey nasıl bitebilir bir bombayla, nasıl kazanabilir o kirli adamlar
uzun uzun düşünüyor, sularla yıkıyorum yüzümü, temiz bir gömlek giyiyorum
bitecek bir gün bu zulüm, bitecek bu hân-ı yağma
ama yorgunum şimdi, çok sigara içiyorum, sırtımda kirli bir pardesü
kalorifer dumanları çıkıyor göğe, cebimde vietnamca şiir kitapları
dünyanın öbür ucundaki dostları düşünüyorum, öbür ucundaki ırmakları
bir kız sessizce ölüyor, sessizce ölüyor orda
köprülerden geçiyorum, karanlık yağmurlu bir gün, yürüyorum istasyona
bu evler hüzünlendiriyor beni, bu derme çatma dünya
insanlar, motor sesleri, sis, akıp giden su
ne yapsam... ne yapsam... her yerde bir hüzün tortusu
alnımı soğuk bir demire dayıyorum, o eski günler geliyor aklıma
ben de çocuktum, sevgililerim olacaktı elbette
sinema dönüşlerini düşünüyorum, annemi, her şey nasıl ölebilir, nasıl unutulur insan
ey gök! senin altında sessizce yatardım, ey pırıl pırıl tarlalar
ne yapsam... ne yapsam... dekart okuyorum sonradan...
sakallarım uzuyor, ben bu kızı seviyorum, ufak bir yürüyüş çankayaya
bir pazar, güneşli bir pazar, nasıl coşuyor yüreğim, nasıl karışıyorum insanlara
bir çocuk bakıyor pencereden hülyalı kocaman gözlü nefis bir çocuk
lermontovun çocukluk fotoğraflarına benzeyen kardeşi bakıyor sonra
ben şiir yazıyorum daktiloda, gazeteleri merak ediyorum, kuş sesleri geliyor kulağıma
ben mütevazi bir şairim, sevgilim, her şey coşkulandırıyor beni
sanki ağlayacak ne var bakarken bir halk adamına
bakıyorum adamın kulaklarına, boynuna, gözlerine, kaşlarına, yüzünün oynamasına
ey halk diyorum, ey çocuk, derken bende bir ağlama
ilençliyorum bütün bireyci şairleri, hale gidiyorum portakal almaya
ilençliyorum o laf kalabaklıklarını, kurumuş yürekleri, bireyin kurtuluşunu filan
ilençliyorum o kitap kurtlarını, bağışlıyorum sonradan
uzun kış gecelerinden sonra kim bilir nasıl olur her şey
uzun kış gecelerinden sonra, masallarda anlatılan
durup durup bunları düşünüyorum, bir sevinci bir hüzün izliyor
arkadan
yüreğim ipe sapa gelmez bir bahar göğü, türkçe bir yürek kısaca
beklemek usandırıyor, telaşlı telaşlı bir şeyler anlatıyorum sağda solda
bir otobüse biniyorum, inceliyorum bir böceği tutarak kanatlarından merakla
yürürdüm eskiden baharda, o yıkıntıların ve çayırların olduğu alanlara
aklıma şiiri gelirdi o yaşlı amerikalının, sonbaharı anlatan şiiri
çayırlar vardı o şiirde, baharı anımsatan ne de olsa
böylece yeniden hazırlanıyorum bir coşkuya, yeniden sokaklara fırlamaya
kendimi atmak için bir uçurumdan balıklama
büyük ve mavi bir şey izlenimi var bende, gördüğüm filmlerden mi ne
bir şapka, telaşlı bir gök, sıcak yapay bir dünya
anlat anlat bitmiyor, bitmiyor bendeki daüssıla
bütün sevgilerimi harcayabilirim bir çırpıda, yağmurlu o yollar geliyor aklıma
benzin kokuları, ıslak direkler, babamın esmer bir somun gibi tombul ve sıcak elleri
uyurdum. bir de bakmışsın yeni bir film sinemada, şehirde yeni
bir kız, kahvede yeni bir garson
o üzgün ve sabahlıklı dururdu balkonda...
şimdi ne var hüzünlenecek burda, nedir bu çatlatan yüreğimi bu
telaş
sanki yarın ölecek gibiyim, birazdan polisler gelecek ya da
gelip alacaklar kitaplarımı, daktilomu, bu şiiri, sevgilimin fotoğrafını
duvarda
soracaklar babanın adı ne, nerde doğdun, teşrif eder misiniz karakola
dünyanın öbür ucundaki dostları düşünüyorum, öbür ucundaki ırmakları
bir kız sessizce ölüyor, sessizce vietnam da
ağlayarak bir yürek resmi çiziyorum havaya
uyanıyorum ağlayarak, bir gün mutlaka yeneceğiz!
bir gün mutlaka yeneceğiz, ey ithalatçılar, ihracatçılar, ey
şeyhülislam!
bir gün mutlaka yeneceğiz! bir gün mutlaka yeneceğiz! bunu söyleyeceğiz bin defa!
sonra bin defa daha, sonra bin defa daha, çoğaltacağız marşlarla
ben ve sevgilim ve arkadaşlar yürüyeceğiz bulvarda
yürüyeceğiz yeniden yaratılmanın coşkusuyla
yürüyeceğiz çoğala çoğala...
muhte$em vega sarkisi.
cok kisa zaman gibi gelmis olsada...
...bedenim yeni dogmus bebek kadar susamis yine.
sanki uzaktan gelen derin bir soluk.
hersey bir yana,ben bir tarafa sen olmayinca.
gelecekte bir gun seninle mutlaka...
unutma beni.
hayellerimin ardinda yine bul beni.
biliyorum cok aci cektik.
ama gulmesini hep bildik.
hadi birdaha o sicak elini ver bana.
kucucuktuk,cok buyuduk.
hep beraber...
bir olduk.
icimizdeki cocuklar buyudu yanyana..
anladim sonunda sensizlik neye benzermis.
geliyorum yanina...
seninle sonsuza...
cok kisa zaman gibi gelmis olsada...
...bedenim yeni dogmus bebek kadar susamis yine.
sanki uzaktan gelen derin bir soluk.
hersey bir yana,ben bir tarafa sen olmayinca.
gelecekte bir gun seninle mutlaka...
unutma beni.
hayellerimin ardinda yine bul beni.
biliyorum cok aci cektik.
ama gulmesini hep bildik.
hadi birdaha o sicak elini ver bana.
kucucuktuk,cok buyuduk.
hep beraber...
bir olduk.
icimizdeki cocuklar buyudu yanyana..
anladim sonunda sensizlik neye benzermis.
geliyorum yanina...
seninle sonsuza...
robot süpürge
bebek maması
aptamil bebek maması
en ucuz klima fiyatları
klima fiyatları
dubai vize
sözlük scripti sütyenli atlet
şişli escort bursa escort bursa escort görükle escort türkçe seks hikayeleri izmir escort hatay escort izmir escort ankara escort
çankaya escort maltepe escort buca escort denizli escort denizli escort çiğli escort şirinevler escort çekmeköy escort
Anadolu Yakası Escort istanbul escort
şişli escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?