yaban

issiz yerde yasayan ya da yetisen canli.

yaban, yakup kadri karaosmanoğlu’nun milli mücadele sırasında orta anadolu’da bir köyde geçen romanıdır. aydın-halk çatışmasını irdeleyen bir tez-romandır.ilk defa 1932’de basılan kitap o tarihten bu yana 23 baskı yapmıştır. yaban, 1942’de cumhuriyet halk partisi’nin açtığı roman yarışmasında ikincilik ödülü almıştır.
savaş sırasında kolu kesilen aydın ahmet celal’in kendi himayesindeki er mehmet ali’nin porsuk civarındaki köyüne gitmek zorunda kalmasıyla başlar...fakat geldiği köyde yaban olarak kalır.bir aydın olarak ne o köylülerle iletişim kurabilir ne köylüler ona yaklaşır...kafasında yarattıklarıyla ,yaşanan gerçeklik o kadar farklıdır ki...romanın bir giriş kısmı vardır ki; bence kitabın en etkileyici yerlerinden birisidir.

evcil olmayan. doğada kendi kendine yaşayan, büyüyen ve üreyen . yabanıl.

yakup kadri’ nin okunabiliritesi en fazla olan kitabı.

(bkz: yaban tv)

aydın ve halk arasındaki kopukluktan bahseden bir roman. halkın cahilliğinden aydını sorumlu tutar.

turk aydinini fazlasiyla elestiren ama yine de elitist tandanslar tasiyan roman.

bir haneler tiplemesi. belki de programin en komik bolumu.

hanelerin yaran bölümü. o kadar çok tuttu ki programı bunun üzerine yapıyorlar nerdeyse.

ilk ba$larda cok eglenceliydi hemen her yeni $ey gibi. ama bu da tuketilir ve isminden dahi bahsedilmez hale gelir kisa zaman sonrasinda.

haneler’de yaban karakterini canlandiran tiyatrocunun ismi firat dogruloglu’dur.

hayallerimin erkeğidir.

bu geceki bölümünde ayrı bir yakışıklılığa bürünmüş olan şahıs.
bir insana vahşilik bu kadar mı yakışır kardeşim. bir insan pisken bu kadar nasıl çekici olabilir.

(bkz: yaban benim)

bahtsız bedevi ve kutup ayısı bağlantısını söylemesiyle beni koparmış tipleme.

(bkz: yaban ayısı)