aristokrat

onlar arkadaşlarını gammazlamazlar,muhbirlik etmezler,arkadan vurmazlar,korkuya yenilmeyi kabul etmezler,kimseye hayran olmazlar,kadınlar için ölmeyi göze alırlardı.

çalışıp,üretmeyi bilmedikleri için yok oldular.

daha doğuştan toplumun en tepesine oturdukları için yükselmek için mücadele etmeyi de hiç denemediler.

kendilerini ve kadınlarını sevdiler.

kendileri ve kadınları için ölümü göze aldılar.

aristokratlar,hiç çalışmadıkları ve üretmedikleri için çürümenin
eşiğine gelip,bencil,vahşi ve saldırgan oldular.

ama onlardan sonra gelenler de, insan onuruna aykırı bir çalışma biçiminin içinde,para ve iktidar için dövüşerek,politikaya bulaşarak kirlendiler.

aristokratlar tembeldiler ama asla seviyesiz değildiler.

onlardan sonra gelenler çalıştılar ama seviyesizleştiler de...

(bkz: aristo)
(bkz: serbest çağrışım)

mavi kanlılar olarak da bilinirlerdir eski çağlarda bu sınıfa ait insanlar.burada onları üst düzey yapan vasfın,köken olduğuna dair bir gönderme açıkça görülür.

(bkz: aristokrasi)

19. yy başlarına kadar sadece soylu aileden gelenler aristokrat olabiliyordu ancak daha sonradan bu değişmiş ailenin soylu olması önemini kaybetmiş ve kelime anlamı olarak kültürel zenginlik ön plana çıkmıştır.
dersini aldığım bir prof. şöyle demişti:
aristokrat olabilmek için 3 üniversite bitirmeniz gerekir.

soylu bir kan ! sahip, o soydan gelen kimse. feodal yasamin sonucudur.
(bkz: feodalizm)