hayal

gercekte olmayan,insan beyninin urettigi genelde mantik disi seyler..

(bkz: hayalperest)

(bkz: hayalet)

ispanya’nin kiyiya dik olan yamaclarindan denize girerken sen,ben az otede duran agacin altinda gozlerimi kapatmis dinleniyordum.cimen kokusu,toprak,karincalarin sesi senin kokun hepsi karismis havaya ucurur beni.dalgalar ilik ilik vururken yamaclara sen atlarsin,atlarsin,atlarsin...ve her atlamadan once kafani cevirip bana bakarsin.tekrar baktin islak saclarindan bir damla ucuruverdi,ruzgar yuzume vurdu irkilidim.ellerin bulutlara karismisti o an.az sonra yanima gelip kivrildin tuzlu dudaklarin yanaklarimi oksadi.optun optun...ziiiiiir!saat alarmi calar ve ben az once gordugum ruyanin buruklugla yatagimdan kalkar ve olmayana yanarim dedirttirendir hayal.

olmasını şiddetle istenen ama olmayacağı bilinen,insan beyninin ürettiği ve sadece üzülmek için var olan ancak bazı zamanlarda yaşam amacımız olan olgu.

uykusuz gecelerin yegane arkadaşı..

hayalperestin tek arkadaşı.
hem bendeniz farketti ki, hayallerin büyük olması hiçbirşeyi kötü yönde değiştirmiyor. hayallere de yüklenilmesi yanlış bu yüzden,hayalperestleri salak diye nitelendirmek de hata. oysa büyük olan isteklerdir bence.evet.büyük olan istekler yapılmadığı takdirde mazhar osmanlık bile eyler insanı.

necip fazıl’ın kendi reddettiği,"yakın bunları" dediği ilk dönem şiirlerinden..türk edebiyatında yazılmış en güzel mastürbasyon şiirlerindendir ayrıca da.."süfliyetten" çok, "yalnızlıktan usanç" duygusu yoğundur..usta reddetmese de olurmuş kanımca...

"bu akşam bir sızı duyup etimde
kadın, kadın diye içimi oydum
ruhuma bir serin yer istedim de
alnımı mermerin üstüne koydum

birden karanlıklar sökülüverdi
odama bir hayal dökülüverdi
karşımda kıvrıldı,bükülüverdi
onu gözlerimle çırçıplak soydum

artık ben ne günah olsa işlerim
yumuşak yastığa geçti dişlerim
bir an kadar sürdü can verişlerim
ey kadın bu akşam sana da doydum"

(bkz: düş)

bir bayan ismi

onunla yasayaninda yasamayaninda a.q.

(bkz: uzun yollarda cam kenarina oturup hayallere dalmak)

herkes istediği şeyi istediği zaman istediği kadar hayal edebilir çünkü bir bedel ödemezler, beleştir, saçmadır, boşuna olmayacak şeyler için ümitlenmektir.

uydurmacilar bu sefer de hayali olduruyorlar!masum hayali,izdiraplari dindiren insanlara essiz guzellikler gosteren, insanlara yasama ve yaratma gucu veren, ruhlarda teselliler uyandiran hayali olduruyorlar.
tek hayal denmesin diye, milli bir vicdanda nurdan bir guzelikle, narin bir ses, ruhdan bir sevgili gibi yasayan bu zarif kelimeyi de ’’gokten deha-yi nari calan’’ prometeyi oldurur gibi , her gun yeniden olduruyorlar!
onu butun butun oldurmek icin simdiye kadar neler yapmadilar?ona goruntu mu demediler?ona imge demek zuppeligine mi sapmadilar?onu, goruntu diye ve daha fenasi gorut diye mi yok etmek careleri aramadilar?
gerci o, butun bu kasitlara ve iftiralara ragmen onu seven bir milleti yuregine saklandi.akli basinda kalan turklerin hayalinde yine bir hayal guzelligiyle yasadi ve canli kaldi.fakat bu uydurukcular, onu bilhassa korpe cocuklarin ve genc dimaglarin dilinden, hayalinden caldilar, onu sondurup oldurmeye yoneldiler.
biz bu zulmun hicranini, tevfik fikretin hemsirem icin siirindeki feryada benzer bir sesle, defalarca soyledik:
sen olmedin, seni oldurduler zavalli kadin

(bkz: nihad sami banarli)
(bkz: turkce nin sirlari)

insanın içinde kendini en mutlu hissettiği kıyafetidir.iyi hissetmek istedikçe kullandığı.

en güzel hayalini seç dolaptan
üstüne giy
ne güzel yakıştı bak üstüne.
(bkz: zaman)

(bkz: hayal insanın kendine yakışanı giymesidir)

gerçekleşmesinin sırları vardır belki;
kendimizi tanısak
tutkulu olsak
olumlu tutkular sahibi olsak
daha işe başlarken herkesi memnun edemeyeceğimizi kabul etsek
her zaman olduğumuz gibi olsak
hata yapmaktan korkmasak
hiçbir şeyin kolay olmayacağını bilsek
başarıyda mütevaziliği kullanabilsek
kendi gücümüzü bilebilsek
tad almasını bilsek
yaşama isteği ile dolu olsak
başkalarına hizmet ve yardım isteği ile dolsak
fırsatların peşinde koşsak
başarı isteğini içimizde barındırsak
ve en son olark hayallerimizde vazgeçmesek; sizcede gerçekleşmezler mi?

buyudukce kuculendir.

evet ya kendı sırketımızı kuralım. adamlar bızı nasıl calıstırıyorsa oyle calısalım su kadar kar bu kadar mas mas masraf derken hayaller bır sıgara molasında suya duser...

nilufer’in 99 ciki$li albumunun ismi ve albume ismini veren $arkisi. sozleri $u $ekilde;

her bakımdan bir yolun
en başında durmuşuz
bir bakışta görünmez
yerlere merak salıp

üstümüzde eğreti, ödünç alınmış bir tedbir
hayalimiz zenginleşmiş de, gerçeğimiz fukara

bir çocuk unutulmuş şu dağlardan birinde
özlenen yolun başı, merakından düşmekte
bir ağaç kıvrılmakta şimdi kendi kendine
değer miymiş o dallar ikimize, birdenbire
birdenbire...

aranmazsa bulunmaz ki aşığın sensiz kalır
imkansız der yorulursan aşığın sensiz ölür
imkansızlarken bizim kadar sızlanmaz
hayalini gerçekleştir ki gerçeğe olma hayal

’dünyayı sana anlattıkları gibi kabul etmeni istemem, senin icat etmeni isterim. böyle bir yeteneğinin olmasını isterim, kendi gerçekliğini yaratabilmen için. kendi kanunlarını koyman... çünkü hiçbir şey hayallerindeki kadar güzel olamaz.’

(bkz: choke)